BEN MÜSLÜMANIM 2 ; DE Kİ ALLAH BİRDİR !!!

AF DİLEMEK

Yazardan not : Arkadaşlar bugünkü konum papazların hristiyanlık dininde günah çıkarma yetkisi olmasıyla ilgili. Buyrun okuyun :)) Baştan söyliyim oy ve yorum olmadan bedavaya okumak olmaz :D

Haftasonu ne çabuk geçti öyle. Zaman gerçektende hiç farkında bile olmadan geçip gidiyor. İşte yine okul yine yine ve yineee. Annemin çağırışları uykumun kaçmasını sebep oldu. Harikasın annecim yaa. Aman Tanrım bir günde annem böyle bağırıp uyandırmasa rahibe olacağım ama. Formamı ite kaka sinirli sinirli giydim. Okula gidenler beni iyi anlarlar. Gerçektende tüm hayatı istila ediyor bu okul. Mecburen gitmek gerekir. Ve işte gidiyorum.

" Yaa anne nie bu kadar bağırıyorsun uyanmıştım zaten " dedim öfkemi annemden çıkararak.

" Seni biliyorum Buğlem bıraksam uyuyacaktın " dedi annem öfkeme karşılık olarak.

Ben " Beni bilseydin sabah kalktığımda bağırılmasını sevmediğimi iyi bilirdin. Şimdi hiç zahmet etme kahvaltı için okulda yaparım " dedim ve kapıyı yüksek sesle kapatıp çıktım.

Bu kadarda sinir edilmezki bir insan ama. Neyse okula vardım sonunda. İlk ders matematikti , şimdi hiç çekilmez bu ders. Kafayı vurdum sıraya ve yattım 1 ders boyunca. Zaten çok sıkıcı anlatıyor İsmail Hoca. Teneffüs oldu ve henüz kahvaltı yapmadığım için karnım gurulduyordu. Kantine indim ve tost ile ayran aldım. Kantinimiz genişti ve içinde oturmak için yerler vardı. Biryere oturup tostumdan bir ısırık aldım. Biryerdede karşıma çıkma bee çocuk , müslümanları sevmediğimi bile bile pişkin pişkin beni mi takip ediyor yani. Evet bu gelen Burakdı.

Ben " yaa sen ne pişkin şey çıktın öyle , niye sürekli ben nereye gelirsem sende oraya geliyorsun ? " dedim anneme olan öfkemi onada birazcık kusarak. Birazcık mı dedim ben az önce yok canım siz yanlış anlamışsınızdır. Çünkü şuan onu dövebilirim.

Burak " ne diyosun sen kızım sen kendini çok önemsiyorsun galiba , sen kimsin ki ben seni takip edicem. " dedi.

Bende hazır cevapım tabi yapıştırdım cevabı " evet canım kendimi çokk önemsiyorum çok oldun ama sen "

Burak " ayy napıcaksın sanki dövücekmisin kız başına ahahah ".

Gerizekalı embesil çocuk bilmiyorduki benim tekwandoda şampiyonalığımın olduğunu.

" ben senden kaç tane erkeği gömdüm yerlere haberin var mı ? "

Burak " kızsın diye birşey yapmıyorum ama üste çıkma "

Ben " bakk ne dicem bu ders beden dersi. Spor salonunda tekwandoya ne dersin. Ama kazanan eli boş çıkmaz "

Burak " sen kaşındın Buğlem. Tamam ben hocayla konuşurum. Kazanana gelince kaybeden kazanana hımm.. "derken sözünü kestim ve :

Ben " dur ben söyliyim kaybeden kazananla birlikte o kişinin inancı için kutsal biryere gitsin nasıl ? "

Burak " tamam o zaman ben kazanırsam sen benimle camiye , sen kazanırsan bende seninle kiliseye geliyim "

Ben " süperr zaten çıkışta kilisede işim vardı. İşime gelir " dedim ve soyunma odasına üzerime değiştirmek için gittim. Böyle bir maç yapıcağımızı bilseydim tekwando kıyafetlerimi getirirdim. Ne yazıkki şort ve sporcu atletimle idare edicem. Üzerimi giydim , suyumu ve havlumuda alıp aşağıya spor salonuna indim. Bizim sınıfla beraber izlemeye gelen toplam 3 sınıf vardı. Heyecanlı değilim desem Tanrı çarpardı sanırım.

Izlemeye gelenlerden birisi adımı nerden duydu bilmiyorum ama " buğlemm bence çok geç olmadan vazgeç yoksa Burak kız filan demeden gömer seni buraya " dedi.

Bende ona cevaben " kimsin bilmiyorum ama biraz sonra Buraktan sonra senide bu salona gömebilirim " dedim dememle birlikte sınıflardan tezahüratlar çıkmaya başladı " Gömm gömm " diye.

Ömer hoca " tamam arkadaşlar ben 3 'e kadar saymaya başlayınca oyun başlıcak. Fakat kuralları söylemem gerek ilk önce... " demeye kalmadan sözünü kestim ve " hocamm eğer izin verirseniz tekwando kurallarını ben söylemek istiyorum " dedim

Ömer Hoca " tamm buğlem söyle bakalım " dedi.

Başladım kuralları saymaya " Bel aşağıya vurmak,Yüze ve kafaya yumruk atmak,Rakibin arkasına ya da sırtına vurmak,Rakibi tutmak, itmek ya da çekmek,Çizginin dışına çıkmak,Rakibe çelme takmak,Kasıtlı olarak yere düşmek ya da yaralanmış gibi yapmak yasaktır ve bu hareketleri yapan sporcu uyarı cezası alır.Kural dışı harekler yapmakta ısrar eden, kafa atan, yere düşen sporcuya vuran ya da ayrıl komutuna rağmen rakibine vurmaya çalışan sporcu eksi puan alır.3 eksi puan alan sporcu hükmen yenik sayılır. " dedim ve hocanın düdüğü çalmasıyla oyun başladı.

İlk hamle Buraktan geldi. Rakibine ilk başta fırsat vermek daha mantıklıdır. Çünkü onun ne yapacağını önceden kestirip savunmanı öyle alırsan kazanmana daha çok yardımcı olur. Onun ardından bir diğer hamlede benden geldi. Yaptığım tekme hareketiyle Burak yere düştü. Ardından bacağımı tutup çekmesiyle benide yere savurdu. Burak benden önce davranıp yerden kalktı ve kalkamasıyla yerde olmama rağmen aniden yerden kalkıp uçan bir tekmeyle onu aşağıya çektim tekrardan. Pislik şey her defasında benide beraberinde yere savuruyordu fakat bu savurma öyle bir savurma olduki üzerine düştüm ve bir süre kalkamadım çünkü bileklerimi tutmuştu. Bir süre gözlerimiz sebepsizce birbirine kilitlendi. Hocanın düdüğüyle ve çocukların bağırışlarıyla ayağa kalktık.

Ömer hoca " burak kaybettin çünkü buğlemin bileklerini tutup kalkmasına müsahede etmedin. Bu yüzden kazanan Buğlem ".

Böyle olacağı zaten belliydi. Burak daha fazla çatlasın diye salonda büyük bir sevinçle ters ve düz takla attım. Soyunma odasına çıkıcakken Burağın kulağına eğildim ve şöyle fısıldadım " Tekvandoda birinci bir kızı çok hafife aldın. Çıkışa hazırlan kilise seni ve beni bekler ".

Burak çok pis sinir oldu belliydi yüzündeki öfkeden. Soyunma odasına çıkarken bizi izlemeye gelen çocuklardan biri yanıma geldi. Sarışın , mavi gözlü , uzun boylu ve zayıftı. Tıpkı playboy bir çocuk gibiydi.

Çocuk " Buğlem maçta süperdin. Acaba çıkışta birşeyler içmeye gelirmisin benimle ? " dedi. Nedir bu müslümanlardan çektiğim yaa heryerdeler resmen.

Ben " müslüman olmasan iyiydi ama hayır malum burak kaybetti ve çıkışta benimle biryere gelicek . Kendine göre kızlar bul maviş ;) " dedim.

Çocuk fena bozuldu. Yakışıklı diye her kızı tavlayabilceğini sandı heralde. Dersler falan derken okul bitti. Burakla çıkışta buluştuk.

Ben " 10 dk lık bir yürümeden sonra kiliseye varıcaz " dedim. Burak hala çatır çatır çatırdıyordu.

Kiliseye vardığımızda ona "sen burda bekle benim günah çıkarmam lazım. Bugün anneme çok ters davrandımda" dedim.

Burak " ne yani günahını papazamı söylüyorsun ve oda afmı ediyo. O kimki ne Tanrı ne birşey bizim gibi bir insan sadece " dedi.

Ben " kes sesini seni böyle safsata şeyler söyle diye getirmedim. " dedim. Her ne kadar gitmek istesede mecburdu burda kalmaya.

Kabinlerden birine girdim ve papaza anneme karşı yaptuğım günahı anlattım.

" Sayın papaz. Sabah anneme çok ters davrandım ve çok pişmanım. Bi anlık sinirle onun kalbini kırdım ve bu yüzden sizin yanınıza geldim. Lütfen affedin beni " dedim.

Papaz " Seni affettim " dedi. Üzerimden büyük bir yük kalktı diyebilirim. Kafesten çıktım ve Burağın yanına gittim. Ne yaptığımı sordu. Bende ona günah çıkarma işleminş birebir anlattım. Oda bana

" Biz müslümanlar günahlarımızı Allah'a anlatır ve yalnızca Ondan tövbe , af dileriz. Çünkü bizim yaratıcımız O. " dedi.

Ben onu çok sallamamış gibi yapsamda aslında söyledikleri çok mantıklıydı. Offf Buğlem yine aklını kaybetmiş gibi yapıyorsun....

Müslümanların hiçbişeyi mantıklı o - la - mazzz !!!!!