İçimdeki Evren (Kitap Oldu)

BÖLÜM 8 (Prox'tan Vega'ya Geçiş)

"Buda tamamdır. Ekstradan şunu tekrar okusam daha iyi olur. Biraz karışık ama baş edebileceğimi düşünüyorum. Prox gezegeni bize benzeyen bir gezegen. Tabi bizimkisi kadar karanlık değil. Ekstradan bizim gezegenimiz hakkında bilmediğim güçlerimizin ve birazda karanlık şeyler görmem beni korkutmadı değil. Başımın ağrısı ne zaman geçecek? Artık zorlamaya başlıyorum ve keşke biraz olsun uyuyabilsem. İki kere okumam yeterliydi ama en az beş defa okudum bu kadar okumak beni daha iyi yapmayacak aksine kafamı da karıştırabilir. Kendi kendimi düşünmekten kafayı yicem. Evet Hannah artık uyuma vakti"

Bu kadar düşüncenin arasında artık uyumam gerektiğini düşündüm. Yatağın içine doğru kıvrılırken dışarıya baktım. Hava aydınlanıyordu. Kahretsin bütün gece uyumadın mı? Ben bittim. Duvardaki saate baktım ve birkaç saate sabah toplantısı olacağını gördüm.

Gerçekten kendime lanet okuyorum şu anda . Çok önemli bir göreve gideceğim ve sıfır uyku ileyim. Gerçekten başarabilecek miyim? Derin bir nefes aldım ve tekrar duşa girdim. Hiç uyumamama rağmen uykum yoktu bunun tek sebebi stresti tabii ki de.

Duştan çıkar çıkmaz saçlarımı taradım kuruttum sıkı bir at kuyruğu yaptım. Eşyalarımı tekrardan kontrol ettim. Lenslerimi taktım ve yatağın üstüne oturdum. Elimde kağıtlar yanımda çanta o şekilde yatağın üstünde oturarak cama bakıyorum.

Dondum kaldım . İçimdeki korku artmaya başlamıştı. Gerçekten kafamda dönen asıl iki soru şuydu başarabilecek miydim ve nasıl olacaktı? Sürekli bunları tekrar ettiğimin farkındayım ama inanın bana bu korkuyu tarif bile edemem.

Balkona çıktım hava biraz soğuktu . Ama çok temizdi. Derin bir nefes aldım ve sandalyeme oturdum. Şu anda tek duam abimin olmasaydı.

Kapının sesini duyunca içeriye girdim. Kapıyı açtım ve tabii ki de içeriye Angel girdi. Yanında bu sefer Ryder'da vardı. Angel önde Ryder arkasındaydı.

Angel;
-Hazır mısın?

Sakince evet dedim. Ryder öne çıkıp çantamı aldı. Angel ile birlikte ilerlemeye başladık. Ryder arkamızdaydı. Kağıtlar yatağın üstünde kalmıştı. Son kez okusa mıydım diye düşünmedim değil.

Angel;
-Gece uyudun mu?

-Yalan söylemeyeceğim hiç uyumadım.

-Tahmin ettim.

Ryder;
-Keşke biraz uyusaydın.

Ryder'a döndüm.
-Denedim ama olmadı.

Sessizce ilerlemeye devam ettik . Saraydan çıkıp arka kısma yöneldik. Sarayın arka kısmında özel gemilerimizin kalktığı bir alan vardı. Ufak bir gemi ve başında dikilen bir adam vardı.

Angel adama bakarak;
-Prox'a gideceksiniz. Hannah'yı bırakıp döneceksin. Onu orada karşılayacaklar.

Adam tamam anlamında başını salladı ve gemiye bindi. Ben de Ryder'ın elinden çantamı alıp içine bindim. Hiçbir şey demediler. Suskunlukları tuhafıma gidiyordu. Yavaşça gemi kalktı. Kısa bir süre yavaş hareket etti. Birkaç saniye sonra hızla atmosferden çıktı.

Uzaya çıkmayalı uzun zaman olmuştu. Kafamı dağıtmak için sadece etrafı izledim. Kristal gezegenin yanından geçtik. Onun yanından geçerken gözlerimi kapattım ve bana şans getirmesi için dua ettim.

Yaklaşık 20 dakikalık bir yolculuğun ardından Prox'a geldik. İniş yaptık. Sürücü hiç inmedi sadece kapıyı açtı. Çantamı alıp aşağıya indim. Beni iki kişi karşıladı. Bir erkek bir kadın. Kadın elini uzattı.

-Ben Exy, yanındaki adamı göstererek devam etti ;
-Buda Daswn Prox'a hoş geldin. Kralınız Tyrone ile görüştük. Bize kaydınız olacak ardından kimliğinize gezegenimiz hakkında bilgiler yüklenecek ve sonrasında ve Vega'ya geçiş yapacaksınız. Sorunuz var mı?