V-6

599 46 17
                                    

Gitmesine izin vermemeliydim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Gitmesine izin vermemeliydim. Onu yakalayacaklardı ve yine o hapishane odalarında lanet suratımı görecekti sürekli. Anlamadığım tek bir şey vardı, Jeon ne ara benim için bu kadar değerli olmuştu? Onu arayacak kadar içimde değerli hissettiren neydi?

Bilmiyorum, kafam karmakarışık.

--

Arabama bindim nereye sürdüğüm bilmeden saatlerce sürüyorum sadece.

Ve telsizimden çıkan ses ile irkildim.

Komiser Kim, Jeon Jungkook yakalandı. Görev başarılı.
***. caddedeyiz, dilerseniz buraya gelip icabına bakın.
Tamam!

Tam bir aptalsın Jeon.
Telsizi ağa bağlayıp konuştum.

Suçluyu kelepçeleyin ve olduğunuz yerde kalın, orada olacağım.

Verilen adrese doğru sürdüğüm arabayı hangi hızla sürdüğümü bilmiyordum. Tek düşündüğüm onun mahvettiğim hayatıydı. Babamın eline geçse onu gebertirdi. Ya onu hemen kurtaracaktım, ya da ömür boyu vicdan azabından kıvranacaktım.

Adrese geldiğimde arabamdan indim, suratı darmadağın olmuştu. Muhtemelen dövmüşlerdi.
Kan içinde kalmış haliyle, bulanık gözleri gözlerimi buldu.
Beni gördüğünde yaşlar süzülüverdi gözlerinden.
O an canım öyle bir yanmıştı ki...

"Size onu öldüresiye dövebilirsiniz emrini kim verdi ha?"

Yakasından tuttuğum polisi yere fırlattım. Ters kelepçe ile bağlanmış Jeon'un kolundan tutup kendime doğru çektim. Kafasını göğsüme yasladı ve hıçkırarak ağladı.

"K-komiser Kim, size oldukça acı çektirdiğin düşündük cezasını çekmeli!"

"Kes sesini. Baş komiser ben isem, cezayı da ben veririm. Topla arabanı ve ekibini, sonra da kaybolun. Bu durumdan işyerinden birinin haberi olursa seni öldürürüm."

"Emredersiniz efendim!"

Yine baş başa kalmıştık. Ne yaparsak yapalım birleşiyorduk bir şekilde.

"Bana bak Jeon. Biliyorum, bana kızgınsın ve benden uzaklaşmak istiyorsun. Pekala, uzaklaş dedim ve hâline bak. Ben bir polisim, seni istediğim yerde bulabilirim. Şimdi o bileğindeki kelepçeleri çözmeyeceğim çünkü laf dinlemeyen asi herifin tekisin. Ne diyorsam onu yapacaksın."

Konuşmadı.
Gerçi konuşacak çenesi kalmamıştı.
Kolundan tuttum ve arabama bindirdiğim gibi en yakın tarihli İtalya uçağı bileti aldırdım.
Daha sonra bildiğim bir doktora götürüp suratını temizlettim.

Yüzüme bir kere olsun bakmadı.

Onu evimize bıraktım, bileğindeki kelepçeleri çıkarıp yanına oturdum.

"Böylesi daha iyi olacak Jeon. Biz birlikte olamayız."

"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Higanbana. Where stories live. Discover now