Selam balım. Birlikte biraz nefes alalım.
Bir süredir yoktum. Belki bir yerden duymuşsundur ama eğer duymadıysan ameliyat oldum. Üç gün sonra bir ayım doluyor ama hala tam olarak iyileşebilmiş değilim ama günden güne iyi oluyorum.
Var olan instagram hesabımın yanına bir tane daha açtım. @ kahininevi
Orada gündelik şeyler paylaşıyorum. Benimle aktif iletişim kurmak istiyor lakin yazar hesabımdan bunu sağlayamıyorsan oraya girebilirsin. Sade bir hesap. Şimdi ATEŞLİ KANATLAR SERİMİN CEP BOY SETİNİN ÇEKİLİŞİ var. Dilersen ona da katılabilirsin.
Oy ve yorumlarını bekliyor olacağım, fikirlerin her zaman ışık olmuştur bana.
Keyifle oku <3
Şarkı:Therion- Raven Of Dispersion
Ablama sarıldım.
Bu cümle, son birkaç senedir sadece rüyalarımdan bahsederken kullanabileceğim bir cümleydi oysa şimdi gözlerim ardına kadar açıktı. Gerçekliğin kanlı kokusunu alabiliyordum, gerçekliğin terinin kokusu irileşen burun deliklerimden içeri kaçıyordu. Tuzun harmanladığı ter ve gözyaşı benim tenime değerken parmaklarım ablamın yumuşacık teninin üzerinde geziniyordu.
"Abla?"
Ablam, zayıf kollarını büsbütün bedenime sararken göğsü titredi. "Gece," dedi saçlarım kulaklarımın önünde siper olmuşken. "Neden buradasın?" Kanın kirli perdesiyle sarılmış olsa da ezbere bildiğim güzel kokusunu içime çekerek ablamın varlığına sıkı sıkıya sarıldım.
Neden mi buradayım?
Bence bu sana sorulmalı abla.
"Gece annemler burada olduğunu biliyor mu?" Başımı, ablamın çıplak köprücük kemiğinden uzaklaştırıp güzel yüzüne baktım. Dudakları oynuyordu, bir şeyler diyordu ama tam olarak ne söylüyordu beynime ulaşamıyordu.
"Gece?"
Kirpiklerimi art arda kırptım.
"Abla?"
"Annemler," dedi ablam eliyle yanaklarıma yapışan ıslak saçlarımı yüzümün yanlarına iterken. "Ailemiz burada olduğunu biliyor mu?"
"Hayır." Ardından gözlerim onu bırakıp arkasında dikilen vampirlere kaydı. Arden ve Mete sessizdi. Kapının eşiğinde durmuşlardı, bir süredir sessiz olduklarını ise daha yeni fark edebiliyordum.
"Arden ablamın burada ne işi var?" Gözlerim yeniden ablamın çıplak bedenine kayarken ekledim. "Bir kan torbası olarak hem de." Ablam yanıt vermek için dudaklarını araladığında hızlıca devam ettim. "Abla üzerine bir şey geçirir misin? Lütfen." Elimle bakmadan yatakların olduğu tarafı işaret ettim. "Arden'in dolabı orada. Tişörtleri var. Birkaçı uzun lütfen giy."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VAMPAYA
General FictionArden Akağaç, yüzünü yeniden bana yaklaştırınca burnunun ucu benimkine değdi. Buz gibi nefesi dudaklarıma çarparken gözlerimi açık tutmakta zorlandığımı fark ettim. "Sen," dedi nefesi hala dudaklarıma çarpıp tenimi yavaşça kuruturken. "Görmen gereke...