Sevmek Haram

1.3K 101 87
                                    

Hatalarım varsa kusura bakmayın.

İyi okumalar.

*

Beklentilerim, belki içimdeki en ufak umut kırıntısı hepsinden vazgeçmiştim.

Ben dün gece babamdan vazgeçmiştim.

Aslında en zor olanı da buydu. Bana yaşattıkları normal şeyler değildi. Ciddi psikolojik sorunları vardı. Ve tedavi olması lazımdı. Fakat o bunu kabullenmez, tedavi olmayı itiraz ederdi.

Yaşadığım acılar bir kılıç gibi yüreğime saplanırken, sanki her şey yalanmış gibi geliyordu. Sanki kötü bir kabustaydım, uyanmak istiyordum, uyandığımda her şey sonlanacaktı. Evet, kötü bir kabustaydım ve Tanrı canımı aldığında sonlanacaktı.

Aslında küçükken hep ölmekten korkardım. Düşüncesi bile korkunç gelirdi. Konusunun açıldığı yerde tüylerim diken diken olurdu. Zaman geçti, mevsimler değişti, insanlar da değişti.

Ruh hali çok âni bir şekilde değişen biriyim. Dünyanın en mutlu insanıyken, en mutsuzu olabilirdim. En öfkelisi iken aniden en mutlu olanı da olabilirdim. Bu hayatı yaşamak için hevesim kalmamıştı. Ve bu konulara girdikçe sinirleniyordum, böyle bir hayat yaşamak zoruma gidiyordu bu yüzden de bağıra bağıra ağlamak istiyordum.

Yattığım yataktan sıçrayarak uyandığımda ellerim boğazıma gitti. Gördüğüm kabusun etkisi ile titrerken gözlerim koltukta yatan bedene kaydı. Ayaklarımı yataktan sarkıtarak parkeye değmesini sağladım. Ellerim komidinde ki telefonuma ulaştı.

Fakat telefonum kapanmıştı sıkıntıyla oflarken rahatsızca yerimde kıpırdandım. İğrenç bir kabus görmüştüm. Eğer şu an odamda olsaydım korkudan titreyerek sabahlardım, fakat onun varlığını bilmek beni güvende hissettiriyordu.

Yataktan kalktığım gibi koltukta uyuyan bedenin yanına ilerlemeye başladım. Küçük adımlarla ilerlediğim bedenin önünde durdum. Taehyung gece korkarım diye etrafı aydınlatması için ilk başta üç tane mum yakmıştı. Fakat ateş görmem ile söndürmesini söylemiştim, dolaptan çıkardığı küçük gece lambasını yakarak başucuma koymuştu. Lambadan yansıyan cılız ışık sayesinde yüzünü seçebiliyordum.

Ben yatakta yatarken, Taehyung rahatsız olacağım düşüncesi ile koltukta yatmıştı. Aslında rahatsız olmazdım fakat bunu dile getirecek kadar da cesaretli değildim.

Şimdi ise gördüğüm kabusun etkisi ile onun yanına gelmiş, ona sığınmıştım. Göz kapakları kapalıyken ayrı bir çekiciliği vardı. Dalgalı saçları alnına dökülmüştü. Yumuşacık görünüyorlardı. Parmak ucumu saçına değdirdiğimde yasaklı bir maddeye dokunmuş gibi hızlıca geri çektim.

Bizim, dünyadan birini sevmemiz yasak.

Yoongi'nin sesi beynimin içinde yankılanırken, kaşlarımı çattım.

Sevmek günah mıydı?

Sevmek günahtı.

Taehyung huzurla uyumaya devam ederken, bu sefer avuç içimi dokunmaya korkarmışçasına saçlarına değdirdim. Yumuşacık saçlarını okşamak istesemde uyanır diye korkmuştum. Avucumu geri çekerek eğildiğim yerden doğruldum. Yatağa adımlarken duyduğum ses ile duraksadım.

"Neden çektin ellerini? Güzeldi yerinde."

Taehyung'un sesi ile, bedenim kaskatı kesilmişti. Tüm kanın yanaklarımı toplandığına emindim. Gözlerimi yumarken, kendi kendime küfür etmeye başladım. 

Yavaşça arkamı dönerken, Taehyung koltukta oturur pozisyondaydı. Alttan bana attığı bakışlar ile bir insana kafayı yedirebilirdi.

Hoş, Kim Taehyung varlığıyla bir insana kafayı yedirtebilirdi.

UNIVERSE / TAEKOOK (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now