Karşımdaki adamdan bir türlü gözlerimi çekemiyordum. O da aynı şekilde beni izliyordu.
Yaşanan heyecan dolu anların üzerinden 15-20 dakika falan geçmişti. Büyük olan adam, büyük abi Alpaslan'mış diğer genç olanda korumalardan birisiymiş adı da sanırım Barlas. O da aileden gibiymiş.
Bakışlarımı Alparslandan asla çekemiyordum. Sert dursada bana güven veriyordu. Acaba sarılsak ne hissederdim.
Onun olanlardan haberi yokmuş az önce anlattılar. Benden daha yeni haberi oluyor yani.
Tepki falan vermiyordu. Yoksa beni istemiyor mu?
Kimseye bir şey demeden oturduğu yerden kalktı. Merdivenlere ilerledi.
Neden bir şey söylemeden gitmeyi tercih etti. Gerçekten istemiyor mu beni?
Beni istemediği için kızamam ona ama istemsiz kırıldım. Kırılmaya da hakkım yok bunun farkındayım ama kendimi bundan alıkoyamıyorum.
Yüzüm ciddi derecede asılmıştı bunu diğerleri de fark etti. Leyla hanım oturduğu koltuktan kalkıp benim oturduğum tekli koltuğun kol kısmına oturdu. Kollarını vücuduma sardı.
"Üzülme. Abin duygularını pek yansıtan biri değil. Sadece olanlardan haberi yoktu ve bir anda seni öğrendi. Kafasını topladıktan sonra aranız mükemmel olacak bundan eminim."
Emin değilim, beni kabulleneceğini sanmıyorum. Bende kalbullenemedim daha.
Başıma konulan öpücük düşüncelerimden sıyrılmamı sağladı.
Kafamı kaldırıp Leyla hanıma gülümsedim. Etrafta gözlerimi gezdirince Barlas'ın üzerimde olan bakışlarını fark ettim. Ona bakınca biraz daha bana bakıp ayağa kalktı. Kemal beye dönüp konuştu.
"Ben gideyim artık."
"Tamam oğlum. Yarın kesin yanıma uğra."
Başını sallayıp kapıya gitti. Çıkarken son kez bana tekrar baktı.
Neden o kadar fazla baktı.
"O kim?"
"Neden sordun abim?"
"Merak ettim."
Arat ile olan konuşmaya Atakan atladı bir anda.
"Boşver etme merak. Hem yakışıklı da değil zaten."
Kaşlarımı çattım. Ne alaka yakışıklı olup olmaması. Bu arada fena bir tipi yoktu.
"Ne alaka?"
Leyla hanım küçük bir kahkaha atınca ona döndüm.
"Ne olacak evin diğer oğlundan seni kıskandılar."
Cidden mi?
Bu güzelmiş o zaman. İlk defa birisi beni kıskanıyordu, onlarda çok tatlıydı.
Yüzümde tebessüm oldu.
"Kıskanacak bir şey yok ki. Saf merak ile sormuştum sadece hem o tarz şeylerle ilgilenmem."
Kemal bey konuşmaya dahil oldu.
"Ne tarz şeylerle ilgilenmezsin?"
"Yani bir çocuğu beğenmek ya da sevgili olmak falan bu tarz şeylerle ilgilenmem."
"iyi iyi aferin kardeşime benim."
Atakan'ın söyledikleri ister istemez güldürdü beni.
Leyla hanımın ellerini saçlarımda hissedince ona döndüm.
"Uyumak ister misin? Yarın okula gideceksin diye biliyorum?"
Başımı salladım.
"Gideyim o zaman ben. İyi geceler hepinize."
.
.
.Barlas Arslan
22 yaşında
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akşın
ChickLitİnsan kendine yetebilir mi? Eğer yalnız olmaya alışıksa gayet yetebilir ama değilse zaman alır. İmkansız değil, yapılabilir şeyler. Zor olan kalabalığın içinde yalnız kalmaya zorlanmak, kendine yetebilmeye zorlanmak. Ben Akşın, sadece Akşın. Kalaba...