28. Bölüm

677 103 63
                                    

Aradan geçen uzun zaman gibi, uzun bir bölümle karşınızdayım. Hepinize iyi okumalar <3

.

.

.

≿━━━━༺❀༻━━━━≾

Hep beraber salonda oturup sohbet ediyorduk. Sohbetimizi, çalan zil böldü. Ceylan abla kapıyı açtığında gülüşme sesleri gelmeye başladı. Görünürde kimse yoktu ve merakla kalkıp kapıya ilerledik. Kapıda; bir kadın, bir adam ve adamın kucağında duran küçük bir bebek vardı. Yiğit ağabey ve diğerleri mutlulukla kapıya ilerlediler. Esra abla ve Melis, bebeği adamın kucağından alırken Hakan, adamla heyecanlı bir şekilde tokalaşmakla meşguldü. Volkan ve Yiğit ağabey de adamla tokalaştılar. Bu gelen kişileri tanımadığım için tek yaptığım şey, bana gülücük atan bebeğe öpücük atmaktı. Hakan heyecanla konuştu.

''Çok özledim ulan seni. Görüşmeyeli 1 yıl oldu değil mi?'' Adam yerine kadın cevap verdi.

''2 seneden fazla oldu. Baksana, Ege bugün 8 aylık oldu.'' Herkes bebeğe odaklanırken beni fark eden, kapıda duran adam oldu.

''Ezgi, değil mi?'' Sonunda boş boş bakmaktan kurtulduğum için mutlulukla kafa salladım.

''Evet. Ezgi ben.'' Adam mutlulukla yanıma geldi ve elini uzattı. 

''Ben de Mehmet. Hakan'ın kuzeniyim. Yurt dışında yaşadığımız için seninle tanışamadık.'' Elimi uzattım ve tokalaştık. Sonunda kim olduğunu öğrenmiştim.

''Ya, öyle mi? Tanıştığımıza memnun oldum.'' 

''Düğününüze gelmeyi çok isterdim ama sadece videolarla geçiştirmek zorunda kaldık. Anca şimdi gelebildik.'' Yiğit ağabey içeriyi işaret etti.

''Kapıda kaldınız oğlum siz. Geçsenize içeri.'' Gülümseyerek içeri girdiler. Kadın samimi bir şekilde bana sarıldı.

''Ben Eylem. Memnun oldum Ezgi.'' Sarılmasına karşılık verdim ve ''Ben de memnun oldum.'' dedikten sonra birlikte salona gittik. Esra ablanın kucağındaki bebek çok tatlıydı. Adına az önce ne demişlerdi? Hı, Egeydi değil mi? O kadar tatlı bir şekilde gülücük atıyordu ki... Kucağıma almamak için zor duruyordum. Konuşanları dinlemiyordum. Sadece bebeğe odaklanmıştım. Gel, gel işareti yaparken Esra abla bunu fark etti ve bebeği kucağıma verdi. Bebeklerle oynamayı çok seviyordum. Bebeklerde hemen bana ısınıyorlardı zaten.

''Merhaba Ege. Ben Ezgi.'' Masmavi gözleriyle yüzüme bakıyordu.

''Gözlerin ne kadar güzel Ege. Benim olsun mu?'' Çığlık attı ve evdeki herkes gülmeye başladı. Eylem gülümseyerek konuştu.

''Gördü ya güzel kızı, hemen gülücük atıyor.'' Sırıttım ve Egeyle konuşmaya devam ettim. Arada bir hoplatıyor, arada bir kucağımda sallıyordum. Hoşuna gitmiş olacak ki sürekli gülücük atıyordu. Mehmet bana seslendi.

''Ezgi, istersen yere bırak. Benim oğluşum artık emekliyor. Bırak bakalım kime gidecek.'' Gülümseyerek yere bıraktım. Bıraktığım gibi birazcık önüne doğru ve emekledi. Durdu ve arkasına dönüp beni gördü. Beni görünce gülücük atarak bana doğru geldi. Mutlulukla kucağıma aldım ve sıkı sıkı sarıldım. Eylem konuştu.

''Ege seni çok sevdi Ezgi.'' Melis gülümseyerek cevap verdi.

''Ezgi sevilmeyecek bir kız değil ki. Ege de haklı.'' Melis'in söylediğine hepimiz güldük. Daha sonrasında Volkan heyecanla sordu.

''Mehmet ağabey, kalıyorsunuz bugün değil mi?'' 

''Bilmiyorum. Duruma göre bakarız.'' Hakan omuz silkti ve cevap verdi. 

Ummadık Bir Anda  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin