BÖLÜM 63: "FİLİZLENEN ÇİÇEKLER"

18.3K 614 402
                                    

Sevdanın hissinde boğulan bedenler.

İnanmak gelmiyordu içimden, düşlerimde kalan bir an gibi hissediyor sanki bunların gerçekliğini kavrayamıyordum. Soluklarıma eşlik eden göğsümdeki varoluşun sebeplerini bilmezden gelmek ve öylece rüyalarımda kalmak istiyordum. Göz bebeklerimi aralasam tüm olanların, söylenilenlerin gerçekliğini kavramaya çalışırdım. Sanırım bunda bir hayli geç kaldım.

Geçmiyordu o sarınmışlık hissiyatı. Geçmiyordu yüreğimdeki kelebeğin kanat çırpışından doğan yeni umutların vadettikleri. Geçsin istemiyordum, eğer bir rüyaysa uyanmak istemiyordum. Çünkü ben bu defa bunun ile mutluydum, rüyalarımda ağlamıyordum, sevildiğimi hissediyordum. Gözlerimi açsam bunun yalan olduğuna inanır, omuzlarım düşer ve ben en dipten yeniden başlamaya çalışırdım. Yapamazdım. Bu, bu çok güzel bir duyguydu. Seviliyor olmak çok güzeldi, sanırım bu sevgiydi. Bilemiyordum. Ben daha önce bir başkası tarafından sevilmedim ki, sanırım sevgi diye adlandırılan şey bu olmalıydı. Şimdi olanlar bunun ile adlandırılabilir miydi? Kollarını etrafıma sarmış beni göğsüne yaslamışken sıcacık dudakları hafif aralıklar ile saç diplerimi öpüyor, belimdeki parmakları bir uyum sağlarcasına tenimi okşuyordu. Sadece bunlar ile uçuyormuş gibi, sanki ilk kez soluk alıyormuş gibi, muhtaç olduklarım avuçlarıma bırakılmış, yeniden yaşıyormuş gibiydim. Vardım ama yok olmak için bir an kollardım. Güzeldi ama bitmesinden korkuyordum. Göğsümde bir filiz vardı, kendi ellerimle büyütüyordum, çiçekler açmasını bekliyordum. Bunlar onun bana bahşettikleriydi. Bunlar, onun bana ilk kez bu kadar güzel hissettirdiği an içindi. 

Dudaklarımda günlerimi vereceği kırgın bir tebessüme ev sahipliği yapıyordum. Gülmek ama ağlamakta istiyordum. Ona sarılmak ama ondan gitmek de istiyordum. Ben ne yapacağımı bilemiyordum. Zaman dursa burada yok olmayı dilerdim, varlığı için dudaklarımda dua belirir ama bu sefer ben ondan giderdim. Akrep yelkovanı takip etmesin istedim, burada ömrümü tüketmek istedim. Başım göğsüne yaslanmışken ben sadece onun kokusu ile bilincimi kaybetmeyi bekledim. Sıcacık dudakları saçlarımı öpüyordu, tenimi okşuyordu. Güzel hissettiriyordu. Cesur, beni seviyordu. Ben seviliyordum.

Ağlama isteği bahşedildi göz bebeklerime, burnumun ucunda bariz bir sızlama oluştu, dudaklarım titreyecek hale geldi. Titrek bir soluğu dışarıya nüfus ettirdiğimde göğsünden ayrılmak gelmedi içimden. O da anladı, daha sıkı sardı. Saatlerce gözünü kırpmadan beni izlemişti, bunu biliyordum. Ben kucağında sızmıştım o ise uyanmamı beklemişti. Güneşin yüzüme çarptığı vakitte açtım gözlerimi, bu sefer rüya değildi. Buradaydı, benimleydi. Benim için gelmişti. Her şeye rağmen, tüm karanlığın kaybedişlerine rağmen bana gelmişti. Ama ben, ben nasıl giderdim ona? Yollar kapalı, dikenle, sarmaşıklar ile dolu, tehlikesi can yakacak kıvamdaydı. Ben nasıl kanardım ona, ben nasıl koşa koşa sarardım kollarımı boynuna?

"İnanası gelmiyor insanın." mırıltılıydı söylemi, sanki o da uyuklarmış gibi, ama dinçti hissedebiliyordum. "Senin kollarımda olduğuna inanasım gelmiyor." gözlerim kapandı usulca, bir elim ikimizin arasında sıkışmışken diğeri beline dolanmıştı. Onu tek elimle sarmaya çalışıyordum ama pek başarılı değildim, üstelik saatlerdir üzerinde yatıyordum sesini dahi çıkarmıyordu. "Nasıl da güzelsin göğsümde uyurken." dudaklarımda kırgın bir tebessüm belirdi, uyuduğumu mu sanıyordu? "Nasıl da güzel geldin bana kardelen çiçeği." sözleri, canımı ilk kez yakmıyordu. "Nasıl da güzel olduk seninle, sanki hep sana aitmişim gibi, sanki hep seni beklemişim gibi." ağlamamalıydım, lütfen, bu sefer mutluluktan da olsa ağlamamalıydım. Yakıyordu, ama sözleri değil, sevgisi. En derinimde, mabedimde dahi hissediyorken cayır cayır yanıyordum. Bu, bu çok özeldi. Hak ediyor muydum ki? "Nasıl da bahar getirdin gönlüme, nasıl da yaktın beni sevgin ile." kollarını sıkılaştırdı, artık tamamı ile ona hapsoldum. "Sanki bizim için bunca zorluğa değmiş gibi, sanki bu kadar engel bizim kavuşmamıza yetmiş gibi." 

DİLRUBÂTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang