3.

12.1K 643 149
                                    

Multimedya: Yakup

Topluca Kaan'a söve söve birbirimizin yaralarını pansuman ettikten sonra evlere dağıldık. Yılmaz sevgilisi geliyor arada sırada diye ayrı evde yaşıyordu zaten. Kaan ise hangi karının evine gittiyse onun evinde sabahlamayı becerecek kadar tatlı dilli bir yavşaktı. Erdinç ve Aytaç beraber kalıyorlardı ama Aytaç ortadan kaybolunca Erdinç evde tek kaldı. Ne kadar gel bende kal desem de ikna olmadı. Kavgada olanları ve onun yanındakinin kim olduğunu sorgulayasım vardı ama şimdilik kendimi toparlasam daha iyi olacak. Çok ağzım yüzüm dağıldı diyemem ama dudağım ciddi anlamda patlamıştı. Şerefsiz evladı diycem Asım Amca'ya ayıp olarak o yüzden direkt şerefsiz mahalle abisi diyeyim. Ağzımın ortasına nasıl vurduysa alt dudağım patlamıştı. Neyse ki bende onun burnunu kırıp kaşını patlatmıştım. Kısasa kısas abisi yapacak bir şey yok.

Sabah yine kotları çekip dükkana gittiğimde Asım Amca geldiğime şaşırarak baktı. Korkup gelmeyeceğimi sanmıştı sanırım. Ben ölümden bile korkmuyordum ki bir kıçı kırık mahalle abisinden korkayım. Kaybedecek hiçbir şeyi olmayan birini ölümle bile tehdit edemezsiniz.

"Günaydın Asım Amca."

Gülümseyerek "Günaydın oğlum" dedi.

Hiç beni kandıramazsın Asım Amca artık, senin zebaniye dönüşen halini gördükten sonra çift kişilikli olduğunu düşünüyorum zaten. Baba tokadı nedir dün birebir şahit olmuştum, her derde deva mübarek.

Dünkü kavga meselesini ne o açtı ne de ben. Aslında açmaya da gerek yoktu. Onlara göre her gencin yaptığı yerini işaretlemeye çalışan itler gibi boğuşmuştuk. Ben de konuyu açıp üstelemedim. Zaten kavga hayatımızdan eksik olmuyordu. Bar kavgaları, sarhoş kavgaları, karı kız kavgaları. Eh bir de yenisi eklenmiş oldu. Mahalle kavgaları. Biz de süt dökmüş kedi değildik sonuçta. Hele yanımızda azgın boğa kardeşimiz varken.

Onun yerine Asım Amca'yla sohbet ede ede işimizi yaptık. İnsanlara hayatımı anlatmaktan nefret ederdim her zaman ama Asım Amca ciddi anlamda samimi ve güvenilir biriydi. O yüzden sorduğunda üstün körü benim ve kardeşlerimin ortak hayatlarını anlattım. İnsanların bana acıyıp bende bir baban sayılırım demesinden de nefret ederdim ve Asım Amca asla böyle bir şey söylemedi. Ne bende baban sayılırım dedi ne de başın sıkışırsa yanıma gel. Onun yerine bu hayatta asla savaşmaktan vazgeçme, güçlü olan sensin bağlandıkların değil dedi. İşte o zaman bir kez daha neden Asım Amca'yı sevdiğimi anladım.

Artık dükkanın işlerine tamamen alışmıştım. Bir haftanın sonunda bende yavaş yavaş arabanın tamirine dahil oluyordum. Bu sayede Asım Amca'da keyifle taburesinde oturup yanına gelen sanayi esnafıyla sohbet ediyordu. Herkese de yeni çırağım bu eli bayağı yatkın hızlı da kerata diyerek beni gösteriyordu.

Yılmaz ortalık durulduğu için başka bir mekanda garsonluğa dönmüştü. Ama bardan çok meyhane vardı bu şehirde. O da çabuk adapte olmuştu. Erdinç'te butik bir barda garsonluğa başladı. Kaan ise ondan beklenildiği gibi konstromatrislerin güvenliği için işe başlamıştı. Çocuk cenabet geldi cenabet gidecek bu dünyadan.

Bense burada kalmaya karar vermiştim. Evet şansımı yeni mekanlarda deneyebilirdim ama burayı ve Asım Amca'yı sevmiştim. Yarı yolda bırakmak istemiyordum.

Akşam çıkışında Asım Amca cam bölmede hesap kitap yaparken dükkanın önüne altı yere yakın siyah bir BMW durdu. İçinden de bizim mahalle abisi çıktı. Üstünde yine deri bir ceket altında siyah kot pantolon siyah tişört. Çocuğun içi kararmış resmen her yanı siyah. İstanbul'da görseler satanist damgası yerdi garibim. Lannn.

Göz ucuyla bana bakıp

"Babam nerde?" diye sordu.

O günkü kavgadan sonra bir daha iletişime geçmemiştik ve olay kapanmıştı.

Mahalle Abisi - GAYOnde histórias criam vida. Descubra agora