ANİME ONE-SHOT VE TEPKİ

TEPKI 11 (MHA)

Ne demek diğer kitapları siktir edip şuanlık sadece buraya bölüm atamıyorum!? Ben buraya yazmayı cok sevdim ulan angst tepkiler gene beni benden alıyor. Eh, bu tepki pek angst değil.

Anime: My Hero Academia

Tür: Angst to fluff

Tepki: Ayrılma şakası yapıyoruz.

İzuku Midoriya

Normalde bunu yapmaya kıyamazsın. Ama bu aralar yaptığı antrenmanlar yüzünden sana ilgi göstermiyor ve tanrı aşkına! Günlerdir onunla doğru düzgün konuşamıyorsunuz bile. Ona biraz ders vermek için internette gördüğünüz bu şakayı denemeye karar veriyorsunuz. Son günlerde sürekli olduğu gibi yurda akşam yemeği saatinde geliyor. Tabakları masaya dizerken şakanın inandırıcı olması için ona soğuk davranıp, selam vermeden görmezden geliyorsunuz. Kapıdan girdiğinde yanına gelmemenize şaşırıyor ama mutfakta işiniz olduğunu düşünüp o an buna pek takılmıyor. Yemekler konulduğunda yanındaki koltuğu sana ayırmış gelmeni bekliyor ama tabağınızı doldurup başka yere oturuyorsunuz.

Sizin yanınıza gidip bir sorun olup olmadığını sormak istiyor ama kızlarla eğlenceli bir sohbetin içinde görünüyorsunuz ve bunu bozmak istemiyor. Yemek bittikten sonra bile onun yanına gelmiyorsunuz ve onu düşüncelerle başbaşa bırakıyorsunuz. Saat geç olmaya başladığında herkes yavaş yavaş odalarına ayrılıyor ve siz normalden farklı olarak onunla uyumak için odasına gelmiyor, kendi odanıza geçiyorsunuz. Siz gittiktan kısa bir süre sonra odanızın kapısı çalıyor ve planın işe yaradığı düşüncesiyle anlık gülümseyip ciddi yüz ifadenize geri dönüyorsunuz. Kapıyı açıp ona "ne var" dercesine bakıyorsunuz.

Daha dün normal bir şekilde olduğunuzu düşünüp bugün ne yapmış olabileceğini düşünüyor ama aklına bir şey gelmiyor.

"Y/N-chan bir sorun mu var?"

korkak bir şekilde sorduğu soruyla gülmemeye çalışıyorsunuz ve ciddi ifadenizi koruyarak "Konuşmamız gerek." diyorsunuz sadece. O an yaptığı yüz ifadesi size o kadar komik geliyor ki kameraya çekmediğiniz için pişman oluyorsunuz. Elinizi tutmaya çalıştığında bilerek geriye bir adım atarak ondan uzaklaşıyorsunuz. Kalbi kırılıyor, artık konuşmak istediğiniz şey kafasında kurulmaya başlıyor. "Midoriya bak," ona soyadıyla sesleniyorsunuz.

"Birlikte çok iyi zaman geçirdik." öyle bir role giriyorsunuz ki gözleriniz doluyor. "Ama son zamanlarda bir numara olmak istemenin ilişkinin önüne geçtiği belli, seni bu konuda destekliyorum ve bir numara olma azmin gerçekten çok güzel. Gene de eğer ikimizde kahraman olmaya odaklanacaksak şimdilik ilişkiyi bir kenara bırakmamız gerekiyor." gözlerinin dolduğunu görüyorsunuz. "Ayrılmak istiyorum."

Kafasını iki yana sallıyor. Son zamanlarda size zaman ayıramamasına rağmen bunu düzelteceğini biliyor. Size doğru bir adım atıyor ama artık dokunuşundan rahatsız olacağınız düşüncesiyle size dokunmuyor. Gözlerinde olan akmakla tehdit eden yaşları koluyla siliyor ve sizin gözlerinize bakıp titremesini durdurmaya çalışarak, "Sen nasıl istersen." demeye hazırlanıyor. O an şakayı durdurup sahte gözyaşlarınızı silip kıkırdıyorsunuz. Size şaşkınca bakıp ne olduğunu anlamaya çalışıyor ve ona bir anda sıkıca sarılmanıza daha da şaşırıyor. Gene de o da sizi sıkıca sarıyor ve kulağına bunun şaka olduğunu fısıldadığınızda rahatlıyor.

Şimdi gözyaşlarını silmeden belinizdeki elini sıkılaştırarak ağlıyor. Şakayı bu kadar ilerlettiğiniz için kendinize kızıyorsunuz. Eliniz onun kabarık yeşil saçlarına gidiyor ve onunla oynarken sadece bir şaka olduğunu tekrar tekarar söyleyerek, onu asla bırakmayacağınızı fısıldıyorsunuz. "Özür dilerim, sana daha fazla vakit ayırmalıydım." diyor size sarılmayı bırakmadan. Gözyaşları durduğunda ondan biraz ayrılıp yüzünü elleriniz arasına alıyorsunuz ve gözyaşlarını silip, çilli yanaklarına birkaç öpücük konduruyorsunuz. "Sorun değil İzuku, her zaman seni desteklemek için orada olacağım."