Satoru Gojo

2.1K 78 92
                                    

Bir bolum yaziyorum suan var yaa bu bolumu cok sevdim.

Konu: Ex! Husband Satoru Gojo

Tür: Fluff to smut

"Anne, çantama yaptığın tatlıdan da koy, Lütfeen." Babasına benzeyen gözlerine bakarken özellikle gözlerini kocaman açmasına kıyamıyorsunuz. Bu kadar tatlı yemesinin iyi olup olmadığını bilmiyorsunuz ama babası ona her seferinde poşetler dolu tatlı almaktan çekinmiyor.

Siz onun çantasını hazırlarken kahvaltı ediyor. "Anne, beni bugün babam mı okula götürecek?" siz cevap vermek için ağzınızı açtığınızda kapı zili sizi susturuyor. "Galiba cevabın kapıda." kızınıza gülümsüyorsunuz ve o heyecanla kapıya koşuyor. Birkaç günün ardından babasını göreceği için mutlu. Kapıyı açar açmaz babasının kucağına atlıyor.

Satoru sevmediğini bilmesine rağmen kucağındaki kızın yanağına sulu bir öpücük konduruyor. Kızınız yüzünü buruşturup yanağını onun omzuna silerken kıkırdıyor. Hoş bir manzara ama onun burada olmasından mutlu olduğunuz söylenemez. İçeride kısa bir süre geçirip kızınızı anaokulana götürmek için evden ayrılıyor.

Kızınız geri dönene kadar ona yemek yapıyor ve ev işleriyle uğraşıyorsunuz. Geri dönmesi gereken saatin geçtiğini fark ediyor ve endişeleniyorsunuz. Felaket senaryoları kafanızda dönüyor, kaza yapmış olabilirler mi? Gelmesi gereken saatten yarım saat geçtiğini fark ediyorsunuz. Hemen eliniz telefona gidiyor, Satoru'yu aramak için.

Telefon sesi kapının önünden geldiğinde rahat bir nefes alıyorsunuz. Aramayı kapatıp kapıyı açıyorsunuz. Elinde poşetlerle Satoru ve elindeki dondurmayla kızınız ortaya çıkıyor. Kızınız içeri giriyor, onun arkasından eve girecek olan Satoru'yu durduruyorsunuz. Kızınız salona girdiğinde ona dönüyorsunuz. "Git." kısık bir sesle söylüyorsunuz, kızınızın duymaması için.

Kırgın bir yüz ifadesi yakalıyorsunuz ama gene de başka bir şey söylemeden gitmesini bekliyorsunuz. Satoru derin nefes alıp kapıdan geri çekilirken sizde kapıyı kapatmaya hazırlanıyorsunuz. Ama kızınız salondan çıkıp ikinize bakıyor "Anne, babam bizimle kalmayacak mı?" üzgün görünüyor, babasını özlediğini ve ona bağlı olduğunu biliyorsunuz. Gene de boşandığınız adamla aynı çatı altında kalmak çok yorucu, özellikle o kişi Satoru Gojo ise.

Kızınızla daha çok vakit geçirmesini istiyorsunuz ama eve alıp almamak arasında hala çelişkidesiniz. Kızınızın somurtkan yüzüne bakıp derin bir nefes alıyor ve kapının önünden çekiliyorsunuz. Satoru bir zafer sırıtmasıyla içeri giriyor ve siz arkasından kapıyı kapatıyorsunuz.

Kızınızın babasıyla ne kadar mutlu göründüğünü gördükçe suçluluk hissediyorsunuz. Sanki çocuğunuzu babasından alıkoymuş gibi. Onlarla birlikte sofraya oturup yemek yediniz, Satoru'nun kızınızın basit ödevlerine yardım ettiğini, onunla oyunlar oynadığını, hatta en sonunda onunla birlikte prenses filmleri izlediğine tanık oldunuz.

"Babaa,"

"Hm?" bakışları kucağında oturmuş kızına kaydı.

"Bende büyüyünce prenses olabilir miyim?" kızınızın uzun beyaz saçlarını okşuyor. "Sen zaten benim prensesimsin." kızının heyecanla koltukta zıplıyor. "Waaaa gerçekten mi?"
daha fazla izlerseniz ağlayacağınızı biliyorsunuz, en iyisi kızınızı babasının yanına göndereceğiniz birkaç gün ayarlamak.

Saatler birbirini kovalıyor ve hava kararıyor. Koltukta yorgunluktan uyuyakalan kızınızı yatağa taşıyorsunuz. Ve odadan ayrılmadan önce yanağına bir öpücük bırakıyorsunuz. Satoru'nun evden çoktan ayrılmış olacağını düşünüyordunuz ama öyle değildi. Su içmek için mutfağa girdiğinde peşinden girdi.

ANİME ONE-SHOT VE TEPKİWhere stories live. Discover now