-13-

14.6K 585 233
                                    

Mağazadan çıktıktan sonra büyük bir markete gelmiştik

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.


Mağazadan çıktıktan sonra büyük bir markete gelmiştik. Demir sanki aylarca burada kalacakmış gibi üç tane market arabası doldurmuştu.

Hiçbir şeye karışmamış ve ağzımı da açmamıştım arada bana bunu sever misin şunu sever misin diye soruyordu. Ben de gerekmedikçe konuşmuyordum. Çünkü burada kalmayacaktım.

Aldığı her şeyi de kendisi yesin!

Tekrar eve gelirken telefonu ısrarla çalınca açmıştı sanki telefonda karşıdaki kişi adımı söylemişti. Yada yanlış duymuştum bilmiyorum.

Demir de sonra konuşuruz deyip kapatmıştı. Emin olmadığım için ben de ona sormamıştım.

Demir kapıdaki adamlardan birini çağırıp arabadaki eşyaları eve taşımasını söylemişti kıyafet poşetlerini de benim elime tutuşturup bunları odana götür dolabına yerleştirirsin demişti.

Sinirle yukarıya çıkıp aldığı poşetleri içinden çıkarmadan dolabın içine atıp kapağını kapatmıştım sanki normal bir hayat yaşıyormuşuz gibi davranması sinirlerime dokunsa da ona baş kaldırma cesaretim yoktu.

Okuldaki kızlar ona çetenin lideri demişti... korkuyordum. Şimdiye kadar fiziksel olarak bana bir zarar vermemişti ama bu vermeyeceği anlamına gelmezdi.

Demir kaldığım odanın kapısını çalmadan pat diye girince oturduğum yataktan hemen kalktım ve endişe ile ona baktım, böyle birden odaya girecek ne olmuştu. Demir cebinden gri son model bir telefon çıkarıp uzattı

"Bu telefon artık senin, yarın okula başladığın zaman buradan iletişime geçeceğiz." şaşkınlıkla eline baktım elimi uzatıp telefonu alacağım sırada telefonla elimi elinin içine aldı

"Bu arada telefonun dinleniyor en ufak bir şekilde polis ya da ablanla abinle o yarım akıllı arkadaşınla iletişime geçtiğini anladığım ve bildiğim anda ablanı ve abini öldürmekten beter ederim...." gözlerime acımasızca baktı

"Seni de."sertçe yutkunup başımı salladım

"Tamam aramayacaktım zaten, ama böyle söyleme." diye mırıldandım gözlerimi yere indirirken

"Beni ailemle tehdit etme." elimi bıraktı

"Başka türlü anlamıyorsun çünkü." kaşlarımı çatıp tekrar yüzüne baktığımda o saatine bakıyordu

"Acıkmışsındır inşallah yemek yapmasını biliyorsundur." bir an ağzım açık kalsa da hemen toparlanıp 

"Şey.... makarna yapabilirim."  başını salladı

"Olur. Yarın halledeceğim ev ve yemek işi yapacak birini alacağım. Bugün idare edelim."  Sonra bakışları gardıroba kaydı

"Yerleştirdin mi?" yalan söyleyecektim bir de onlarla uğraşamazdım, sadece başımı salladım

O KIZ BENİM +18Donde viven las historias. Descúbrelo ahora