"Bana büyü mü yaptınız!"
.
Hayatını kurtardığı adam tarafından kaçırılan Lale.
Hayatını kurtaran genç kıza takıntılı aşık olan Demir.
.
"Cehennemin dibine de gitsen gelir seni bulurum!"
.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
O konuşmamızın üzerinde bir iki dakika sonra Demir tekrar arabayı çalıştırmıştı. Şimdi de çok İşlek ve kalabalık caddede durduk. Demir inerken,
"İniyoruz." dedi beraber indiğimizde hemen elimi tuttu
"Buna gerek yok." desem de umursamadı. Saat şu an akşamın onuydu. Kapıdan geçeceğimiz zaman Lodos yazısını yine fark etmiştim.
Kapıda 4-5 tane bodyguard vardı. Onların yanından geçip club'a girdik. Şık parıltılı siyah ve kırmızı tonlarının ağır olduğu bir koridordan geçtik, müzik sesi o kadar yüksekti ki neredeyse kulağımı kapatacaktım. Koridorda geçtikten sonra hemen pistten 5 adım uzaktaydık, etrafıma baktığımda buranın Ankara'daki club dan daha güzel olduğunu fark ettim.
Burada da kırmızı ve siyah tonları ağırdı ve 2 katlıydı. Eger yanılmıyorsam yukarı katta Vip bölümleri vardı. Çünkü orası daha rahat ve kabinli duruyordu.
Aşağıda uzun bir bar ve büyük bir pist vardı. Bu sefer İçerisi tıklım tıklım dı sanırım Ankara'daki erken saatte gittiğimiz için kalabalık değildi. Demir elimi tutarak yukarıya doğru yürüyünce onu takip ettim, yukarıya çıktığımızda geniş bir masanın etrafında rahat koltukları çerçeveleyen bir bölüm vardı.
Dört adam iki de kadın oturuyordu. Adamların üçü Demir'in yaşındaydı biri ise Demirden bayağı büyüktü en az 50 yaşındaydı.
Kadınlardan birini tanıyordum bu Buseydi. Bu Sabah gördüğün kızdı. Diğerini ilkkez görüyordum. Hepsinin gözleri bize döndüğünde ayağa kalkmışlardı.
Gözleri bir anda birleşen elimize kaymıştı. Elimi bu sefer çektiğimde Demir İzin verdi ve onlarla samimiyetsiz bir şekilde selamlaştı.
Daha sonra koltuğun en baş köşesine oturdu o oturunca herkeste oturmuştu gözleri bana dönünce başıyla beni yanına çağırdı yanına gidip sessizce oturdum.
Buse O yaşlı adamın yanında oturuyordu ve gözü sürekli benim üzerimdeydi yalnız kalsak beni kesecek gibiydi.
"Uzun zaman oldu Demir hiç görüşemedik yüz yüze. Ankara'ya gittiğini bile yeni öğrendim. İstanbul'dan çıkar mıydın sen." dedi O yaşlı olan adam
"Öyle gerekti Ankara'dayım bundan sonra."
"Bize uzak oldun ama olsun sık sık gelir gideriz." Demir cevap vermedi
"Yanındaki güzel kızı bizimle tanıştırmayacak mısın Demir?" dedi köşede oturan adam hemen hemen Demir'in yaşında kumral olan kişi.
Demirin eli belimi sararken rahatsızlıkla kıpırdandım. Gözleri o adamın üzerindeyken tıpkı bir katil gibi bakıyordu.
"Benim." dedi sadece ağzımı açardım ama yarın ablam ve abimi görecektim yüzden sessiz kaldım.
"İsmi yok mu seninin?" dedi sanki damarına basmak ister gibi. Demirin bakışları gitgide daha korkutucu hal almaya başlayınca
