*otuz dört

6.4K 616 186
                                    

bora&eray

güneş yavaş yavaş batarken genç oğlan manzaranın güzelliğine doyamıyordu bir türlü.

Eray, Bora ile konuşmak için onun evine gelmişti. Bora kendini ve onu direkt balkona götürdüğünde, "hemen geleceğim," deyip Eray'ı balkonda yalnız bırakmıştı. Eray her ne kadar hemen konuya girmek istese de karşısındaki deniz manzaralı gün batımına kendini kaptırmıştı.

"kahve yaptım bize," diyerek nihayet sevdiği çocuğun yanına geldi Bora. Eray'ın dudakları kıvrılırken, "teşekkür ederim," deyip Bora'nın elindeki kupayı aldı.

sıcak içeceği masaya bıraktığında Bora da kendini Eray'ın yanına attı. bir kolunu genç oğlanın omzuna atarken bir eliyle de kupayı tutuyordu. "kahve kokusu bile senin kokunu bastırmıyor," dedi Bora ve burnunu Eray'ın saçlarına sürttü. Eray kalbinin eridiğini hissederken boğazını temizledi ve gözünü manzaradan çekti.

gözleri asıl manzaraya, Bora'ya, döndüğünde nereden başlayacağını düşündü birkaç saniye.

"senden çok hoşlanıyorum, Bora. rüyalarımdan bile çıkmıyorsun ama içimde anlamsız bir huzursuzluk da var. nasıl desem..." Eray konuşurken Bora onu dikkatle dinliyordu, bir yandan da baş parmağı ile omzunu okşuyordu.

"bana güvenmiyor musun o zaman?" dedi Bora, Eray'ın devamı gelmeyen cümlesine karşılık. Eray anında kafasını salladı ve "aksine çok güveniyorum. beni mutlu edeceğine de eminim; ama aklımdaki ya olmazsa? sorusu beni geriyor," dedi. Bora hımlayıp kısık gözlerle baktı gence. "haklı olabilirsin ama daha bir şeye başlamadık bile, bunları sonra düşünmek varken kendini yıpratıyorsun şu an."

Eray Bora'nın haklı olması ile kafasını salladı ve önündeki kahveden bir yudum aldı. arkasını hafifçe Bora'ya dönüp sırtını ona yasladığında içini anında huzur kapladı.

Bora'nın hızlanan kalbini hissetmesiyle sesli bir gülüş bıraktı Eray. "kalbin çok hızlı atıyor lan, sakin olsana biraz." Bora bir iç geçirip, "bu nasıl mümkün olsun? liseli ergenler gibiyim senin yanında. her hareketin kalbimi hızlandırıyor anasını satayım," dedi ve o da kahvesinden bir yudum aldı.

Eray gözlerini turuncu gökyüzünden çekip yukarıda kalan gözlere dikti. "ne ara benden hoşlanmaya başladın sen?" dedi birden. Bora bu soruyu beklememiş olacak ki birkaç saniyeliğine afalladı.

"beni kavga etmeye çağırdığında olabilir," dediğinde Bora, Eray kahkaha attı. "sen ciddi misin ya?"

Bora omuz silkip,  "sen o gün gelmeyince fark ettim, seni görmeye ne kadar istekli olduğumu. grupta evimdeyim dediğinde gerçekten üzülmüştüm," dedi ve devam etti: "bilmiyorum belki de iyi ki gelmemişsin o gün. birbirimize düşman olup bu şekilde olamayabilirdik."

Eray kafasını sallayıp dudaklarına götürdü kahvesini. "ilk kez korkaklığım işe yaramış," dedi ve aynı anda güldüler. Bora genç oğlanın yanağını sıkıp, "seni tam şu an yiyesim var," dedi.

"ah, yanağım acıdı hayvan herif!"

Bora keyifle gülerken sıktığı yanağa kocaman bir öpücük kondurdu bu sefer. "geçti mi şimdi?"

Eray kafasını olumsuz anlamda salladığımda bir kez daha öptü Bora. "şimdi?" merakla Eray'a baktığında genç oğlan doğruldu olduğu yerde. yüz yüze geldiklerinde ikisinin de bakışlarını birbirlerinin dudaklarına kaydı.

aralarındaki mesafe gittikçe azalırken son hamleyi Bora yaptı ve Eray'ın dudaklarına kapandı.

Eray'ın dudaklarından anında keyifli bir mırıltı çıktığında gülümsedi Bora. karşısındaki dudakları nazikçe öperken ikisinin de acelesi yok gibiydi, sanki günlerce öpüşebilirlermiş gibi hissediyorlardı.

Bora'nın bir eli Eray'ın ensesine çıktığında Eray da iki elini Bora'nın boynuna doladı.

birbirleri arasında kayıp giden dudakların hiç ayrılmaması için elinden geleni yapmaya hazırdı Bora.

Eray, Bora'nın üst dudağını emerken bir kez daha mırıldanmamak için kendini tuttu. karşısındaki yumuşak dudaklar başını döndürmek üzereydi. Bora ise Eray'ın alt dudağını çekiştirip öperken hiç olmadığı kadar huzurlu ve mutluydu.

aralarındaki sakin ve nazik öpüşme, birkaç saniye sonra Baran'ın ayrılması ile son buldu.

Eray gözlerini yavaşça açarken az önceki öpücüğün ona yetmediğini fark etti. merakla Bora'ya baktığında karşısındaki gencin göz bebeklerinin büyüdüğünü gördü. dudaklarının yukarı doğru kıvrılmasına engel olamadı.

"sevgilim olur musun Eray?"

Eray'ın gülüşü gittikçe genişlerken kafasını salladı hızlıca. Bora'nın dudağına ufak bir öpücük bıraktı. "olurum."

****

ins begenmissinizdirr cunku ben cekimserim

aksama da merterle arazinkini atarim, umarim az yorum gelmez hicbirine 🥺💖

eski sevgililerim [bxb]Onde histórias criam vida. Descubra agora