*altmış altı

3.2K 351 173
                                    

Araz, girdiği kafede direkt cam kenarındaki masalardan birine adımladı.

Merter'le birlikte evde takılmaktansa dışarıda sosyalleşmenin daha iyi olduğuna ikna etmişti sonunda. henüz sevgilisi gelmediği için sipariş vermedi ve dışarıdaki insanlara bakmaya başladı. geleli beş dakika olmuşken, sıkıntıyla oflayıp durdu ve çalan telefonu ile dikkatini oraya çevirdi. sevgilisinin aramasını, "efendim?" diyerek yanıtladı.

"güzelim," diyen Merter ile kendi kendine sırıttı Araz. "nerede kaldın, Merter?" dediğinde karşı taraftan hışırtı sesleri geldi.

"biraz trafik var ama fazla geç kalmam, onu haber vermek için aradım." Merter'in konuşmasından sonra çalan korna sesi ile dudağını büzdü Araz. refleks olarak kafasını sallayıp, "peki, dikkatli gel. öptüm seni," dediğinde Merter de aynı şekilde karşılık verdi ve telefonu aynı anda kapattılar.

Araz omuzlarını düşürerek fazla kalabalık olmayan kafeyi incelemeye koyuldu. etrafa mavi rengin hakim olduğu, duvarlarda bulut figürleri olan tatlı bir kafeydi.

kafenin kapısındaki çanın çalması ile bakışlarını hemen oraya çevirdi. bir umut sevgilisinin geldiğini düşünmüştü ancak bu büyük bir yanılgıydı. kapıdan giren kişi ile gözlerini kocaman açtı ve olduğu yerde sabitlendi adeta.

son hatırladığında bu yana uzun siyah saçlarını kestiren, mavi lens yerine artık şeffaf lenslerini takan genç kızı görmesi ile yutkundu. onunla burada karşılaşmak yeterince berbatken, bir de Petek'in de Araz'ı görmesi daha kötü olmuştu.

kırmızı rujlu dudakları iki yana doğru kıvrılırken adımlarını hemen Araz'a çevirdi Petek.

"bundan daha kötüsü olamaz," dedi kendi kendine genç oğlan. tam karşısına geçen genç kız, "selam Araz," dedi. Araz yüzüne yapmacık bir gülümseme yerleştirdi ve "selam," diye karşılık verdi. "yalnız mı oturuyordun?" dedi Petek merakla.

Araz kafasını sallayıp, "Merter'i bekliyordum," dedi çekinmeden.

Petek'in bakışları birkaç saniyede değişirken aydınlanma yaşamış gibi şaşırdı. "ah, doğru ya. sevgili olmuştunuz, değil mi?" Araz bir şey demeden kafasını sallayarak onayladı Petek'i. genç kız hımlayıp kırmızı dudaklarını birbirine bastırdı ve Araz'ın tam karşısına oturdu.

genç oğlanın kaşları çatılırken ne yaptığını da anlamaya çalışıyordu bir yandan.

"nasıl aranız?" Petek'in sorusu ile kendi kendine güldü Araz ve "sana ne, Petek?" dedi. Petek de aynı şekilde gülerken kollarını masaya dayadı ve öne doğru eğildi. "eski sevgililerimin durumlarını merak etmem normal değil mi?" dedi kendini savunurcasına. Araz göz devirip belki istediğini verirse gideceğini düşündü ve "çok iyi aramız. tahmin edemezsin," dedi.

bu söylediğine Petek güldü keyifle. Araz buna bozularak, "neye güldün?" dedi ve kollarını önünde birleştirdi.

Petek dudak büküp, "çok iyi olduğuna eminim. ben de Merter'le başta çok mutluydum ama sonra..." dediğinde Araz'ın içindeki merak duygusu filizlendi. "sonra ne?" deyip ateşlere yürümeye başladı.

"sonra kıskançlık krizlerine girmeye başladı. başta her şey iyiyken birden değişti; beni uçak sinekten bile kıskanmaya başladı, her şeyime müdahale etti."

genç kızın konuşması ile Araz gülmekle yetindi. sevgilisinin öyle biri olmadığını biliyordu. "ve buna inanmamı bekliyorsun?" dedi sorarcasına. Petek omuz silkip, "beklemiyorum çünkü inanacaksın zamanla. Merter'le çok uzun bir süre çıktık ve ne yaşadığımızı sadece ikimiz biliyoruz," dedi ve arkasına yaslandı.

eski sevgililerim [bxb]Where stories live. Discover now