Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
-
Jungkook
Kulağıma gelen telefon sesiyle gözlerimi araladım. Henüz kendime gelemeden göğsümde yatan bedenin uyanmasına izin vermeden telefonuma uzanıp sessize aldım.
Arayan isme baktığımda oflayarak kapattım aramayı. Belime sarılı kolları nazikçe bedenimden ayırıp yataktan kalktım. Benim kalkmamla yattığım yastığı alıp sarılmıştı. Düğünden sonra otelde kalmıştık hepimiz. Taehyung ne zaman uyumuştu hatırlamıyordum ama tahminlerime göre yanımda kalmasını istemiştim o da kırmamıştı. Zaten bir yere gidemezdi? Sonuçta evlenmiştik artık.
Odanın balkonuna çıkıp filmli camlardan yalnızca birini açıp oturdum. Üzerimde bir şey yoktu,serin olan hava da üşütmek istemiyordum.
Az önce arayan yedek asistanımı tekrardan ararken açar açmaz motora bağlamış gibi konuşmaması için dua ediyordum.
Öyle olmuştu.
"Bay Jeon günaydın. Lütfen kızmayın. Evet yeni evlendiniz biliyorum ama çok üzgünüm. Ruslar toplantıyı bir anda erkene çekmek istediler,ısrar ettim ama dinlemediler eğer iptal dersem beni öldüreceğinizi hatırladığım için bir şey diyemedim. Lütfen kızmayın."
"Hyerin... Ne diyorsun sen?"
"Özür dilerim lütfen hızlı konuştuğum için kızmayın,isteyerek yapmıyorum ki."
Burun kemerimi sıkıp sabır diledim birkaç saniye boyunca. Hyerin,Jimin olmadığı zamanlar sık çalışan biriydi. Çenesi asla durmadığı için genel olarak Jimin'in bir yere gitmesine izin vermiyordum.
"Tane tane anlatırsan anlayacağım."
"Rus müşteriler haftaya olan toplantı için arayıp acilen bugüne çekmemi söylediler. Ben onlara evlendiğinizi ve birkaç gün olmayacağınızı söyledim ancak umursamadılar. Bu projenin çok önemli olduğunu bildiğim için bir şey diyemedim. Saat 3 gibi gelecekler."
Bıkkınlıkla soluyup oturduğum koltukta geriye yaslandım. Evliliğinizin ilk gününde bile lanet işleriniz peşinizi bırakmıyordu.
"Tanrım... Toplantıdan hemen önce geleceğim,eğer benden erken gelirlerse onları iyi ağırla. Tamam mı?"
Telefonu kapatıp yanıma bıraktım. Dün yarınlar yokmuşçasına içmemin tohumlarını şimdi alıyordum. Başım feci şekilde ağrıyordu. Tekrardan odaya girip uyumaya devam eden 'eşime' kısaca bakmış,odanın köşesinde duran valizden eşyalarımı alıp duşa geçmiştim. Jimin 1 saat içinde kahvaltı yapacağımıza dair mesaj atmıştı. Tek temennim uyku aşığı Taehyung'un kalkmasıydı. Onu uyandırmayı hiç sevmiyordum ama sabahları erkenden yemek yemese kan şekeri düşüyordu,bu da kısa süreli baş dönmelerine ve bilinç kayıplarına yol açıyordu.
