53. Kıyamet

81 8 0
                                    

Oy ve yorumları unutmayın ballarım, o en sevdiğim bölüme geldik.

🌑

Bir şeyler planlarım dışı gelişmişti, gerçekten. Bana bir şey olmadı, çünkü direkt masanın altına doğru saklandım, Batuhan'ı da kendimle beraber aşağı çektim, o şaşkındı çünkü böyle bir saldırı bekleniyordu. Rahmet Çakırbey haberi olduğu için rahatlıkla masanın altına saklanmıştı, ona söylemek durumunda kalmıştım çünkü malum yaşlıydı, vurulurdu hemen falan. Rahman Çakırbey ise Batuhan gibi şaşkındı, Rahmet bilerek iki kişilik alanı kaplayarak Rahman'ın saklanmasına izin vermedi, bunu yemin ederim ben söylememiştim. Masanın altında Rahmet'le göz göze gelince gülümsedim.

"Çekilsene lan oradan!" Rahman'ın öfkeli sesine karşılık Rahmet götünü daha da yaydı, Rahman ise sadece yere çöküp Rahmet'in arkasına saklandı.

"Ben rahatım böyle abicim, sağ ol," dedi Rahmet abisine şirinlik yaparak.

Yaren Ateş, her zamanki hızı ve çevikliğine sahipti, direkt masanın altına girip saklanmıştı, korkmamıştı, benden bunu bekliyordu ve bana öfkeyle bakıyordu masanın altından. Abim hemen Yaren'in yanındaki koltuktaydı, yeri yıllardır orasıydı ama şimdi ikisinin de birbirlerinden çok çok fazla nefret etmesi de ayrı bir ironiydi. Abim götüyle Yaren'i ittirerek alanı Rahmet gibi kaplamaya çalışıyordu.

"Sen ölmezsin zaten dişi şeytan, çık şuradan!" diyordu abim. Yemin ederim güzelim aksiyon sahnesinin içine ediyorlardı.

Zeyno Eren ve Berk Koza hâlâ beraberlerdi anladığım kadarıyla, tıpkı aylar önceki Tuba operasyonunda Berk'in vurulduğu gibi, bu kez de Zeyno vurulmuştu. Üzülemedim, çünkü Berk'in benim öldürülmeme onay verdiğini biliyordum. Zeyno onay vermemişti ama önemli değildi, zaten burada mevzu Berk'in ölüm korkusunu anlamasıydı, çünkü benim orada kızım ölebilirdi. Zeyno oturduğu koltuğa yığılmıştı ve Berk acı içinde bağırarak Zeyno'yu koltuktan alıp yere çökmüş ve Zeyno'yu kucağına yatırmıştı. Gözyaşları içinde yardım dileniyordu.

"Yardım edin!" diye bağırdı Berk acı içinde, "Yardım edin lütfen!" Acısını sanki Batuhan da hissetti ve elimi tuttu, onun gözlerine baktım, empati kuruyordu, benim vurulma ihtimalimi düşünüyordu. "Hamile! Karnından vuruldu! Lütfen yardım edin! Yalvarırım yardım edin!" Batuhan o an gözlerime baktı, ben öldüm, o da ölüşümü izledi.

Ben kendi kızımın geleceği için girdiğim bu yolda onlarca bebeğin ölümüne mi sebep olacaktım gerçekten?

"Hamile mi?!" dedi Dila şaşkınlıkla, o an anladım, bunu Berk ile Zeyno gizli tutuyordu, kimse bilmiyordu.

"Yaren!" diye seslendim hızla, "Hemşiresin sen! Bir şey yap!"

"Ne yapayım çıplak elle kurşun mu çıkarayım?!" dedi Yaren çıkışarak, kurşun sesleri arttı, "Ayrıca bebeği de öldürebilirdim, kolay değil o işler öyle!"

O an, kurşunlar hızlandı ve acı dolu inleyişler koptu. Sağ göğsünden vurulan Yasin Ekim acıyla yere düştü, Yaren'in gözleri tam o tarafa döndü, Yasin ile bir geçmişleri elbette vardı, cinsel anlamda beraber olduklarını biliyorum ama duygusal olarak aklı benim sevgilim de olduğu için aşık oldu mu bilmiyorum, ama korktu, üzüldü ve yerinde duramayarak hızla doğrulup Yasin'in yanına koşturdu, yere çöktü ve üstündeki tişörtü çıkartıp braletle kaldı, hızla Yasin'in göğsüne bastırdı kıyafetini.

Cihan Meriç, tam alnından vurularak öldü. Bu iyi haberdi, herkesin ölmesini istemiyordum, birkaçı yaşayacaktı, çok azı ölecekti, anlaşma böyleydi.

GECE MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin