-KR- Giriş Bölümü

153 25 8
                                    

O olaydan sonra hayatım değişmişti. Artık yaşama isteğim kalmamıştı sanki. Sadece iç sesim ve ben vardık. Adeta konuşamıyordum. Dilim tutulmuştu şaşkınlıktan.

Ne mi olmuştu?

Babam denilicek o adi herifin benim tanıdığım o güler yüzlü ve bana güven duygusunu tattıran adam olmadığını anladığımda artık çok geçti.

Babamın beni yatağımdan kaldırıp salona götürmesi ve beni koltuğa fırlatıp annemi almaya gitmesi bir olmuştu sanki.

Olaylara anlam veremeden izliyordum her şeyi. Ne bekliyordunuz ki daha küçücük bi çocuktum oysaki. Aklım erseydi olucakları hemen durdururdum ya da durdurmaya çalışırdım en azından. Babama gücüm yetmezdi ama denemiş olurdum. Yapabileceğim bir şey yoktu ve sadece keşkeler vardı artık.

Babam annemi kolundan tuttuğu gibi salona getirip karşıma dikmişti ve benim yaptığım tek şey anneme ve babama attığım anlamsız bakışlardı.

"Anneciğim? Neler oluyor? Babam neden böyle davranıyor? Korkuyorum anneciğim."

"Şşşş korkma bitanem her şey güzel olacak."

Babamın gür sesiyle sarsıldım sonrasında;

"Yalan söyleme çocuğa! Hiç bir şey artık eskisi gibi olmayacak beni duydun mu küçük sürtük! Sende tıpkı annen olacak bu aşağılık kadın kadar değersizsin gözümde!"

Duyduklarım kalbimi kırmış hayal kırıklığına uğramıştım. Babam bana beni değersiz biri olarak gördüğünü söylemişti ve anneme de ne demişti öyle?? Sürtük de ne demekti??? Umarım kötü bir şey demek değildir çünkü benim annem kötü biri değil diye düşünmüştüm ama meğersem çok yanılıyormuşum.

O gece annemin sürekli babamı aldatan bir hayat kadını olduğunu öğrenmiş üstüne gözlerimin önünde babam tarafından bıçaklanışını izlemiştim.

Babam sanki bilerek bana bunları izletmişti. Her şeyi yüzüme vurmak için. Gerçeklerin bana kocaman ve sert bir tokat atması için. Belki de babama teşekkür etmeliydim. Onun sayesinde artık hayatın nasıl olduğunu biliyordum. İnsanlara güvenemeyeceğimi ve AŞK denen o duygunun hiç bir halta yaramadığını anlamıştım. Babam annemi sevdi ve annemi öldürdü, annem babamı sevdi onu aldattı. İşte AŞK bu!

Bunlar benim yaşımda bir çocuk için çok ağırdı belki de ama ben sadece izlemiş ve ağlamıştım. 6 yaşımdaydım belki de daha azdı tam hatırlamasam da anılar hafızamda silik silik canlanıyordu.

Konuşamıyor ve bağıramıyordum, çığlık atamıyordum 'DURUN ARTIK YETER!!!' diye bağıramıyordum. Sadece salondaki rahat koltukta oturmuş dizlerimi kendime çekmiş ve ağlamıştım.

Babam annemi bıçakladıktan ve annem gözlerimin önünde yere yığılmadan önce annemin dedikleri geldi aklıma. Hiç gitmiyordu ki gelsin dedim sonra.

"Özür dilerim bebeğim."demişti bana son kez.

Annemi öldürdükten sonra üzerime doğru gelen babama baktım.Beni de mi öldürecekti yoksa? Gerçekten korkuyordum.

Polis arabalarından gelen siren sesiyle babamın beni bırakıp kaçıp gitmesi bir olmuştu. Zaten onunla gitmek isteyeceğimi de pek zannetmiyordum ya neyse.

Polisler gelip annemi ambulansa yerleştirdikten sonra beni kontrol edip iyi olduğuma kanaat getirince de karakola götürmüşlerdi. İfademi almaya çalıştıklarında ise benim geçirmiş olduğum durumdan dolayı şoka girdiğimi anlamaları uzun sürmemişti.

Yaklaşık 2,5 yıl konuşamamıştım ve kaldığım yetimhanede pek sevilen biri değildim. Daima içime kapanıktım. Yetimhane odamda ise yaptığım tek şey resimdi.

Benim için bu hayatta önemli olan şeylerin sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Ne de olsa sadece ben ve renklerim vardı. Tuvalimin ve fırçalarımın yeri benim için kalbimdeki tahttı belki de. Belki de sadece bir hevesti ama bunun gelip geçici bir heves olmadığını biliyordum. Bu benim yaşam tarzım, kendimi ifade edebilme şeklim ve daha fazlasıydı.

Kalbimin RengiWhere stories live. Discover now