Yakamoz | Yarı Texting

yirmi beş

Medya: Yakamoz Güzeli•Yaşlı Amca

"Sıcak bir aralık gecesi..."

24. Bölümüde dün attım bölümü görmeyip atlayanlar olmasın diye minik bir uyarı💅

•••

Merdivenlerden dikkatlice inerken su kolilerini taşıyordum, kaptanlık neydi biliyor musunuz? HAMMALLIIKTI!

Evet 24'lü su şişelerini altlı üstlü taşıyordum, tamam kollarım kuvvetli olmalı ama ikisini nasıl taşıyayım değil mi? Bari biri yardıma gelseydi de acı çekmeseydim.

Merdivenlerden dikkatlice inmeye çalışırken diğer basamağa inerken bileğimi burkmamla son dört basamağı uçarak inmem bir olmuştu. Sularla birlikte yere çakıldığımda düşündüğüm tek şey bileğimin acısı ve sızlamasıydı.

"Ananı ya!" Diye söylenirken yukarı merdivenlerden koşarak gelen kişilere baktım.

Utku? Egemen?

Utku telaşlı bir şekilde yanıma geldi ve tuttuğum bileğime baktı. "İyi misin?"

Olumsuz anlamda kafamı salladım. "Tamam revire gidiyoruz."

"Ama Sula-." Dediğimde Egemen "Ben bırakırım suları." Dediğinde minnetle gülümsedim.

Utku beni yan bir şekilde kucağına aldığında revire doğru yürümeye başladı. Kollarımı boynuna sardım.

"Acıyor." Dedim, bileğimi sabit tutamıyordum, yürürken de sallandığı için acıyordu.

Utku başımı öptü. "Tamam güzelim, geldik revire." Dediğinde kapıyı açıp beni sedyeye oturttu.

Röntgen çekilmişti her ihtimale karşılık, ama kırık olacağını düşünmüyordum, olmamalıydı.

Doktor bileğimi sardığında ve düştüğümde moraran dizlerime krem sürmeyi bitirdiğinde tam karşıma oturdu ve gülümsedi.

"Sare, biliyorum şimdi söyleyeceklerim canını sıkacak, ama bu maça çıkmayıp en az iki gün ayağının üstüne basmayıp dinlenmen lazım." Dediğinde elimi sıkacaktım ama Utku elimi tutmuş baş parmağı ile avuç içime yavaşça masaj yapıyordu ve bu bana iyi geliyordu.

"Biliyorum ama." Dediğimde doktor gülümsedi.

"Eğer şimdi dinlenmeyip bileğini zorlarsan diğer maçlara çıkacağın bir bileğin kalmaz, davul gibi şişer, en azından hakkını bu küçük eleme maçında harca büyük maçta oynamamak mı? Küçük maçta oynamamak mı?"

"Haklısınız, en azından bu maç dinleneyim." Dediğimde doktor gülümsedi.

"Siz gençleri ikna etmek çok zor, özellikle sakatlık geçiren kaptanları, bileğini gerçekten kötü burkmuşsun röntgende kırık var mı diye baktık ama sorun yok baya incitmişsin, üstüne basmak zor olacağı için sana değnek vereceğiz maçları da izlemeye gidebilirsin böylece."

"Teşekkür ederim her şey için." Diyip gülümsemiştim.

Doktor yanımızdan ayrılıp yeni gelen öğrencilere gidince Utku beni tekrar kucağına aldı.