Final

64 9 7
                                    

Hocanın verdiği ödevi yapmak için kütüpanaeye gidecektim. Bugün. Jim ve j hope yi zar zor ikana edip gönderdim. Tek kalmak istiyordum. Ödev falan yoktu aslın da sadece kütüphanden bir iki kitap almam gerek neden mi yalan söyledim. Çünkü iki saat ne Alacağımı niye alacağımı soracaklardı.

Raflardan psikoloji ile ilgili kitapları arıyordum. Bunca olaydan sonra artık kendime gelme vaktim gelmişti. Her şeyi düzeltecektim. Artık içindeki uyayan o kişiyi uyandaracaktım. Bir kitabı elimde taşırken diğerini almak zor oluyordu. Birinin kitabı alması ile arkama dönüp baktım. 

Bilin bakalım kim. Yüzsüz piç.

Namjoon.

Onu boş verip yürümeye başldım. Aldığım kitabı bile almıştı. Pislik işte. Kitabı yazdırıp kütüpaneden çıkmış yürüyordum hava biraz soguktu ama güzeldi.

Kırtasiyede gördüğüm şey ile durmuştum. O kar küresi çok güzeldi. Kırtasiyeye girip baktım. İçinde olan kelebek ışık her şey çok güzeldi. Kelebeği severdim hem de çok. Hayatları kısayken onlar çok güzledi. Biraz baktıktan sonra kıtasiyeden çıktım. Arakamdan gelen namjoon'u gördüm.
Beni mi takip ediyor diye düşünsemde hemen vazgeçtim.

Çiçekler en güzelide kaktüslerdi. Bir ikitanesine bakıp. Geri bıraktım ve taksiye bindim. Yanımda olan kişi ile azımdan yuh kelimesi çıkmıştı.

"Ne işin var burda.?"

Sesim sert çıksada umursamadım.

"Sadece komuşmak istemiyorum ben. Senin gibi seviyesiz biri benimle konuşmayı hak etmiyor." Taksiden hızla inip ara sokaklara girerek kaybolmak için dua ediyordum.

Ve evet iki dakka sonunda kaybolmuştum.
Her şey onun yüzünden di. Birde kaybolmuştum şimdi. Çok iyi çok iyi. Etrafa bakıyordum ama yok ne birileri var ne de buraları biliyordum. Karşıdan gelen üç kişiye yer sorabilirdim. Ama hiçte tekin insanlar değildi. Bana ters ters baktıkları an anlamıştım. Kaçmam gerektiğini.  Ama nereye. Geldiğim tarafa doğru döndüm koşmak için ama sert bir öküze çarpmıştım. Kim di o?

Nomjoon...

Namjoon elini jin'e atıp onu kendine çekmiş ve adamlara doğru yürümeye başlamıştı. Jin ne kadar namjoon'dan uzak durmak istesede admalar ona çok sert bakıyordu. Ve ilerde bundan daha fazlası vardı.

"Jin yaptığım şeyler kötüydü. Ama ben senin piskolojini etkileyip intar edecegini hiç tahmin etmedim. Beni affetmeyeceksin biliyorum. Hak da veriyorum."

Jin" Sus be ne diyon ne anlatıyorsun sen ya çık önümden"

Namjoon'dan kurtulup ana yola çıktım.

"Canını kurtardım."

"Aldığın diğer cana sayarsın."

Namjoon hızla koşup kolumdan tuttu.

"Ne yapayım. Ne istersen yapacağım sen ne istersen yapacağım. Yeter ki affet ben hayatım boyunca böyle yaşayamam ki."

"Ne yaparsan seni affederim biliyor musun?"

"Evet"

"Benden ve arkadaşlarımdak uzak dur!!! Uzak durun"

Namjoon göz devirmişti bana mal.

"Affet nolur ya nolur."

Yemin ederim şimdi delirecegim.

"Neden ? Neden şimdi hiç bir şey olmamış gibi geliyorsun? Namjoon neden? Arrtık yeter ama ya yaptığınız yetmedi mi? Daha ne istiyorsunuz? Nee!!! Canımı verirdim. Ama olmadı. Daha bir haftaya kadar benden bizden nefret ediyorsunuz. Bu anlık duyguların? Ne hiç sordun mu kendine he? Hiç sordun mu? Bana söylesene? Neden birden böyle bir u dönüşü yaptın? Yaptınız? Bırak ta ben de kötü biri olayım. Ge
Km şimdi özür dileme. Nefesim daralıyor, kara bulutlar çöküyor. Çok geç umudunu kes hepten. "

Dediklerim belki biraz ağırdı. Sadece iyi olan kişilere karşı kötüydü. Karşımada duran şahıs iyi deggildi. Daha kötü sözleri hak ediyor. Ama benim ona kötü söz söyleyecek halim yok.

"Defol git defol!!!"

Sinirle yanından uzaklaştım. Birden olan bunca şey artık daha iyi bir hayata sahip olamam gerek. Kötü kişileri hayatımdan uzak tutarak. Bunu başaracağım.
Bugün jimin ve j hope ile gezeceğim. Hemde çok güzel bir şekilde. Mutlu olacağız.
Uzaklarda....

🍁🥀🥀🥀🍁
Yan yana duran üç mezar...

Jimin

J hope

Jin

Üç arkadaşın mezarı yan yana duruyordu. Orda yatıyorlardı. Başlarında duran v gözleri göremiyecek kadar çok aglamıştı. Anneleri babaları. Nasılda ağlıyorlardı. Her şey jin yüzünden olmuştu. O vazgeçmemişti.

Ölmekten.

Tek gitmedi. Arakdaşlarınıda yanına aldı.
Ve şimdi belki de yeni dünyada mutlulardı.

Mezara gelen uç kişi ile v delirmişti. Bağırarak yanlarına gidip hepsine bağırmıştı.

"Sizin yüzünüzden. Hepsi sizin suçunuz. Hayatınız boyunca vicdan azabı çekin... Kimseyi sevmeyin. Siz igrenç insanlarsınız. Ne günahları vardı? Ne yaptılar size neeee? Sadece okul degiştirdiler. Daha güzel bir hayat için. Size hiç bir şey yapmayan bu uç kişi ne yaptı da böyle iğrenç bir şey yapıp bizi ayırdınız. Siz psiliksiniz. Geber. Geber geber? Ahhhhh"

V yere düşmüş ağlıyordu toprağı sıktı. İçi içine sıgmıyordu. Onlar melek olmuştu. Ama burda da meleklerdi. Ama her dünyada iyi ve kötü vardır. Bu dünayda kötüler kazanmıştı. Belki vaşka Dünya'da onlar kazanacaktı.

Suga j hopenin mezarına doğru yürümeye başladı.
V ayağa kalkıp onu itirdi.

"Uzak dur seni şerefsiz. Onlar öldükten sonra gelip yanlarına özür dileme in bir anlamı yok yok!!! Şu gördügün mezarda buz gibi vücudu var. Isınmıyor. Sarılamıyorum."

V nefes alamayacak kadar çok aglamıştı.

"Ben onları her özledigimde gelip bu buz gibi toprağa sarılacağım. Sizin yüzünüzden. Şimdi buraya hangi yüzle geliyorsunuz. He sizin yüzünüzden- her sey- her şey-  Onlar orda nefes alamıyor nefes alamıyor. Buz gibi toprakta. Yatıyorlar."

En son sakin bir şekilde konuşmuştu v.

"Neden ki? Neden ? Mutlu oldunuz mu? "

Jungkook"Ne diyorsun?"

V jungkook'a bakmış ve konuşmuştu.

"Neden dalga geçerken onların canı acırken murluydunuz. Neden şimdi de mutlu değilsiniz.?"

Boş bir sessizlik.

"Çünkü canlarını artık yalamayacaksınız. Ayrılık ölüm. Geçmiyor kalbim yanıyor yüreğim yanoyoorrr."

"Bakın iyi bakın onlar kendi hayatından vazgeçti. Siz ve sizin gibiler yüzünden aklınızı başına alın yoksa size yapacağım şeyleri siz düşünün."

V ne kadar ağlasasa zamanı geri alamazdı. Her için çok geçti. Bazen pişman olmak işe yaramıyor. Boşluktaydı.
Seslerini artık kimse duymayacaktı. Gülüşlerini kimse görmeyecekti.

"Uyan uyan"

V toprağı sıkıyordu. Kalbine vuruyordu. Kimse engel olmamıştı. Tek kalmıştı mezarda ama yinede gitmiyordu. Gidemiyordu. Onlar yağmurda ıslamacaktı. Üşüyecekler diye düşünüyordu. Ama ölü oldukları aklından çıkıyordu. Gece gündüz bir iki gün bir iki hafta hep burda yatacaklardı. Bu buz gibi toprakta...

Belki de böyle olması daha iyiydi.

Sadece üç kişi oylamisti.

Angst yapmak gibi bir fikir yoktu ama. Ama kimse okumuyor oylamıyor yorum yapmıyrda.Kimse bunları yapmıyorken benim yeni bölüm yazmam saçma olur du.

Her şey için teşekkür ederim 🙂🥺😔🥺😔

Geç kalan aşk "JİKOOK NAMJİN, SOPE"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin