Kayıp

372 55 1
                                    

Multimedyada şirzat

Keyifli okumalar:)

______________________________________

Kağan'dan

Yeni kızlarla sohbet ediyorduk oldukça neşeli kızlardılar ama aralarından sohbete katılmayan bir tek ruferdi. Güzel kızdı ama hareketlerinde bir tuhaflık vardı. Yemektede konuşurken oldukça tedirgince konuşuyordu , belki çekiniyordur diye fazla üstelememiştim. Aslında kızlarla yakınlaşmamız gerekiyordu. Çünkü daha avlamamız gereken bir çakal vardı,gerçi birden fazla vardı ve bu durumda yeniliklere açık olmamalıydık, gecelik ilişkilerimiz haricinde. Simayla yeterince hareketlenme olmuştu.

Şirzat bizim için mücadele ederken,bizi korumaya çalışırken, bizimde ona göre hareket etmemiz gerekiyordu. En ufak bir hatamızda tren raydan kayar ve yine kaybeden biz olurduk. Her ne kadar sakin dursakta bizim işimiz gündüz değil gece başlıyordu. Şirzatın talimatıyla olaylar başlamıştı ve şirzat yüksektekileri yıkarken bizde onları destekleyeni yıkıyorduk.

"Abi simay nerde?" Poyrazın sorusuyla düşüncelerimden sıyrılıp etrafıma bakındım ama yoktu. En son şirzatın yaptığına sinirlendiği için bizden uzaklaşmıştı . Rahatlaması için onu biraz yanlız bırakmaya karar vermiştim.

"Bilmiyorum Belki damlanın yanındadır." Sinirlenince inatçılığı ve dik başlılığı tutuyordu. Kafasını onaylarcasına saladı. Etrafıma tekrar bakındım şirzatın arabası burdaydı. Ne zaman gelmişti ki, bu defa işini çabuk haletmiş sanırım.

Yüzümde istemsizce bir sırıtış oluştu , bu adam elini çabuk tutmasını seviyor. Bu yaptığı tek sevdiği şey olsa gerek.

Büyük ihtimale gölgeyle tuananın yanına gitmiştir. Simayla karşılaşmalarını istemiyorum açıkçası ,ufaklığın canını yakınca engel olamamak zoruma gidiyordu. Henüz boynuna yaptırdığı dövmeyi unutmuş değilim , şirzatın böyle bir şeyi yapacağını asla tahmin etmezdik . Öfkesine hakim olamadığı biliyordum ama bu kadar ileri gitmesi ağırıma gitmişti. İlk defa o gün şirzata karşı gelmiş hesap sormuştum ve aldığım cevapta benim daha çok öfkelendirmişti.' Her koşulda benim olduğunu bilmeli bilmiyorsa öğretirim' bu elinde sonunda onu bırakacağını biliyordum ama aşırı sahiplenmesi simaya oldukça umut vericiydi. Onu tanıyordum ve asla bir kadına bağlanmaz sevgi sözcüğünüde anlamınıda unutmuş bir insandı.Çünkü onu tanıdığımdan beri kaybetiği kızdan başkasına karşı sevgi dair bir kelime kullandığını duymamıştım ve sadece ona kavuşacağı günü beklediğini biliyorduk. Gözü kara olmasının ,ölüme meydan okumasının nedenide buydu sevdiği kıza kavuşmak . Şirzatın simaya karşı şuan ki davranışı bize göre oldukça sakin iyi haliydi, ama ufaklık bu kadarında bile yıkılıyorsa asıl kişiliğiyle karşılaşırsa ne halde olur düşünmek bile istemiyorum.

Atların kişneme sesi duyulunca o tarafa döndüm. Şirzat gölgenin üstündeyken aynı zamanda tuananında ipinden tutuyordu ama bir tuhaflık vardı. Tuhaf olan şirzatın bu bilindik hali dışında oldukça öfkeli olmasaydı. Normalde geldiği yerden oldukça sakin bütün stresini atmış olarak dönmesi gerekiyordu.Bize doğru gelince yerimden kalktım. Ters giden bişeyler vardı. Benim baktığım yöne poyraz ve denizde bakınca onlarda bu duruma şaşırak yerinden kalktılar. Tam önümüzde durup

"Tuana neden dışarda?" Dişlerinin arasından tıslayarak Sorduğu şeyi anlamamıştım. Bütün kasları gerilmiş boynundaki damarlar şişmişti.

"Anlamadım abi" diğerlerinin bu sinirli hali karşısında konuşacaklarını zanetmiyordum.

"Ulan bu at neden dışarda" birden kükreyince kızlar bir çığlık atılar ama onları umursamadı.

Karanlık Sevdam(Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin