Alera Renya cennetten çalınmış bebekti. İlk karışım androjen ve ilk doğandı. Kendisi homerosun dünyaya inmesini engelleyen bir mühürdü aslında. Kilit doğru anahtarla açılmalıydı yoksa kilit kırılır ve tutulmak istenen herşey dışarı kaçardı. Homeros...
Sevgili okuyucum. seni biraz merakta bırakıp heyecanlanmanı istedim ama bendeki heyecanı işin içine katmamışım. Bir sürü anlatacaklarımın olması beni erkenden yazmaya yöneltti. iyi okumalar.
《☆》
Haketanın bana verdiği siyah elbiseyi giyindim. Haketayla birlikte dün getirildiğim ve dışarıdan görmediğim evi sonunda görmüştüm. Küçük bir şatoyu andıran eski ama görkemli bir binaydı. Havanın kapalı olmasından mı kaynaklı bilemiyorum ama İhtişamlı görünüyordu. Başka bir zamanda burda bulunsaydım santim santim gezmekten zevk alacağım bir yapıydı. İleride bulunan yine siyah üstü kapalı bir at arabası bulunuyordu. Ona doğru ilerledik. Önce haketa ardından ben arabaya bindik. Dışarıda bulunan insanlar galiba evin görevlileri olmalıydılar. Merak ediyordum ama içimden sormak öğrenmek gelmiyordu. Yalnızca susmak geliyordu. Ilvermorny diye bir yere gideceğimizi biliyordum. Gidince herşeyi görecektik zaten.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Araba kamçı seslerinin ardından hareket etti. Biraz ilerledikten sonra bir sarsıntı hissettim. Arabanın camına ve koltuğa tutundum. Birazdan geçer diye bekledim. Sarsıntı geçince camdan dışarı uzandım ve gözlerime inanamadım. Bağırmaya başladım. Alera: neler oluyor. Nasıl Haketa: sakin ol alera alt tarafı uçuyoruz. Alera: gözlerime inanamıyorum doğruymuş büyü sihir ya da her neyse gerçekten de var. Haketa: evet var ve daha şaşıracağın çok şey olacak o halde Camdan dışarı uzattım kafamı ve cidden uçuyorduk. Ağaçların akan suların üstündeydik. Çok güzel. Uçmak hep hayalimdi. Hep beni çeken bir şeydi. İşte uçuyordum. Hem de bir at arabasıyla. Yol devam etti. Uçsuz bucaksız düz ovaların üstünde uçuyorduk. Haketa kendi kendine birşeyler fısıldamaya başladı. Sağ elini önüne açmıştı. Elinin birkaç santim üzerinde beyaz bir küre oluştu. Söyleyecekleri bitince haketa küreyi öne doğru itledi ve köre yok oldu. Şaşkınlığım ve birazda korku bedenimi resmen esir almıştı. Kafanı tekrar camdan çıkardım ve karşımda kocaman bir dağ ve dağın tepesinde bir şato gördüm. Alera: Ama o dağ az önce yoktu Haketa: Ilvermorny büyüyle korunuyor. Bir illüzyon büyüsüyle bir dağın tepesindeki şatoyu meraklı insanlardan ve tehlikelerden korumuş oluyoruz. Misafir gelenler de bu büyüyen haberdardır. Bu bizim okulumuzu daha müstehcen ve korunaklı yapıyor. Araba tekrar sallandı ve tekerleklerin yere değip hareket ettiklerini hissettik. Ve biraz ilerleyip durduk. Birbiri ardına yükselen kuleleriyle koca bir kayanın üzerinde simsiyah bir kale tüm ihtişamıyla karşımdaydı yere ayak bastığımda.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
