-

330 59 38
                                    

Nikolai ay ışığının altında uzanmış temiz havayı içine çekiyordu. Bir eliyle fyodorun ona verdiği yumuşak topu okşuyor, diğer elini ise çimenlere sürüyordu. Yine her zamanki gibi düşüncelere dalmıştı. Acaba fyodor gibi bir insan olsaydı ne olurdu diye düşünmeden edemiyordu genç tilki. Onun çok nazik bir sesi vardı ve nikolai hem seslere hemde kokulara aşırı derecede bir hassasiyet gösteriyordu.

"Keşke birlikte izleyebilseydik."

"O zaman izleyelim."

Bir anda duyduğu sesle neredeyse havaya zıplayacak olan tilki, korkuyla gözlerini açtı ve kendini geriye itti.

"F-fedya"

"Korkuttuğum için üzgünüm."

Saatin kaç olduğunu bilmese de oldukça geç olduğunu biliyordu. Onun neden burda olduğunu sormadan edemedi.

"Gece ormanda ne yapıyorsun fedya? Ya başına bir şey gelseydi.."

"Sen benim için endişeleniyor musun?"

"Yani şey tabi arkadaş değil miyiz sonuçta.."

Fyodor gülümseyip çimenlere uzandı ve ayı izlemeye başladı.

"Bugün ay çok güzel."

"Evet öyle"

"Ve ayrıca bugün verdiğin hediye için teşekkür ederim fedya. Daha önceden kimse bana hediye vermemişti."

Fyodor hafifce gülümseyip kafasını nikolaiye çevirdi. Gözleri ay ışığında parlıyordu. Nikolainin gözleri de öyleydi.

"Bende sana bir tane bundan vermek isterdim."

Fyodor zekiydi ve bunun olacağını biliyordu. Kimonosunun koluna uzandı ve içinden ona verdiği toptan bir tane daha çıkardı. Bu seferki beyazdi ve bunu da nikolaiye uzattı.

"Şimdi ben bunu sana veriyorum. Yani bu artık senin ve sonra sende bana ver böylelikle ikimizinde birbirimize hediyesi ayni olur."

Nikolainin biraz kafası karışsa da fyodorun verdiğini eline aldı.

"Kuyruğunun rengini fark ettim. Bu yüzden bilerek kırmızı seçtim ve kırmızı benim en sevdiğim renktir. Şimdi sana verdiğim takının renginin beyaz olmasının nedeni de senin bir kar topu olman."

Nikolai bunun üzerine kıkırdadı ve takıyı geri fyodora verdi. Fyodor ilk defa görüyormuş gibi şaşırma taklidi yaptı ve sevindi.

"Hediye için çok teşekkür ederim kolya."

Hava gece olduğu için daha da soğuktu. Nikolai esen rüzgarın yönüne baktı ve kuyruğu ile fyodoru sarmaladı.

"Hasta olmanı istemiyorum eğer bu olursa seni göremem ve yine yalnız kalırım."

Fyodorun tek yapabileceği şey ise kafa sallayıp nikolainin yanına daha çok yaklaşmaktı.

"Teşekkürler"

O gece ay ışığı ikisinin de olduğu yeri aydınlattı. Hiçbir hayvan yanlarına gelmedi. Soğuk onlara işlemedi. Fyodor ise nikolainin kuyruğuna yaslanarak uykuya dalmıştı. Nikolainin kuyruğu dünyada kafasını koyabileceği en iyi yastık olabilirdi.

Nikolai biraz onu izledi. Uyumak ve uyanık kalmak arasında çok düşünse de uyku daha baskın geldi. Göz kapakları kapanmak için diretiyordu ve en sonunda savaşı kazanmışlardı.

Uyuyan fyodorun omzuna yavaşça yaslandı ve gözlerini kapattı.
Belkide onu gördüğü günden beri kurduğu hayali gerçekleşmişti kim bilir?

Fallendown | FyolaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin