final

381 50 64
                                    

Ben fyodor dostoyevski
Belki şu an bu yazılan şeyler yüzünden benim deli olduğumu bile düşünebilirsiniz. Hayatım boyunca temizleyeceğim o günah ve acıyı tüm ömrüm boyunca taşıyacağım.

Sadece bilmenizi isterim ki benimde bir zamanlar sevdiğim bir adam vardı. Çok değil sadece yirmi bir yaşındaydım. Bundan 9 yıl önce.

Beyaz saçları beline kadar uzanırdı. Bazen benimle konuştuğunda heyecanlanıyordu ve yanaklarının kızardığını görüyordum.
Beyaz kimono giydiği zaman ise tamamen bir kar tanesine dönüşüyordu. Hayatımda gördüğüm en güzel varlık olabilirdi. Affet beni  beni lanetlesen bile ben bunu hak edecek bir adamım. Aptalım ve bencilim. O gece bana sarıldığında hayatımda çekmediğim kadar huzurlu bir uyku çektim. Kokunu çektiğimde aynı bir gül tarlasında gibi hissediyordum. Şimdi ise japonyadayım. Artık o köyden kurtuldum nikolai, ama bilki seni asla unutmadım. Tanrıya senin için dua etmediğim bir gün bile kalmadı. Keşke gerçekleri önceden öğrenebilseydim. Beni affetmeyecek olsan bile bir kere olsa dahi son bir kez seni görmek isterdim nikolai.

Son yazısını da yazıp tüy kalemi kenara bıraktı fyodor dostoyevski. Sanırım biraz nefes almaya ihtiyacı vardı. Ev yine üstüne gelmeye başlamış gibi hissediyordu. Çalışma odasından çıkıp yavaşça üzerine paltosunu geçirdi ve kapıdan çıkacağı sırada odasının içindeki büfede duran iki takıya baktı.

Birisi kırmızı diğeri ise pembemsi bir renkti. Neden pembe olduğu ise...

Fyodor iç çekip evden ayrıldı ve bir kafeye gidebileceğini düşündü. Artık 30 yaşında bir adamdı ve herkes ona 9 yıl öncesine takılmaması gerektiğini hatta psikologa gidebileceğini söylese de hiçbirini takmamayi seciyordu.

Kafeye geldiğinde kahve sipariş etmek için kasada sıraya girdi. İlerleyeceği sırada yanlışlıkla birine çarpmasıyla özür dilemek için dikkatini topladığında tüm zihni sanki felç geçirmiş gibiydi.

Önündeki kişi beyaz uzun bir örgüye sahipti ve mavi gözlere sahipti. Örgüsünün ucunu ise kırmızı bir tokayla bağlamıştı.
Fyodorun tüm vücudu sanki onu bir karadelige çekiyormuş gibi hissetmeye başlamıştı.

"Ö-özür dilerim."

Çocuk iç çekti ve tekrar önüne döndü.

O olamazdı değil mi? Hayır o sadece bir çocuktu ve zihni fyodora sürekli oyunlar oynardı. Buna alışık olması gerekiyordu.

"Bayım sizi daha önceden tanıyor muyum? Neden bana öyle bakıyorsunuz?"

Fyodor küçük çocuğa sanki yiyecek gibi baktığının farkında değildi. Bunun içinde ondan özür dilemeliydi.

"Üzgünüm sadece birine benzettim."

Çocuk ikinci defa sabırla önüne döndü ve ilerledi.

"Kaç yaşındasınız?"

"..."

Çocuk tekrar arkasını döndü ve onu izleyen adama baktı.

"9"

"Oldukça küçükmüşsünüz."

Çocuk birkaç saniye duraksadıktan sonra gözleri heyecanla genişledi.

"Sizi tanıyorum!"

O anda fyodorun kalbi sanki ağızında atıyor gibiydi.

"Ünlü yazar fyodor dostoyevski değil misiniz?"

Fyodorun bir tarafı hayal kırıklığına uğramıştı. Tekrar kendi içinden olanlar için özür diledi.

"Daha 9 yaşında bir çocuk için benim kitaplarım.."

Fyodor devamında gülümsedi.

"Ben seviyorum. Çok başarılı bir yazarsınız. Sizinle sohbet etme imkanim var mı? Kahveyi sizinle içebilir miyim acaba..?"

"Ah, tabi küçük bey."

Çocuk heyecanla ellerini çırptı ve sevinçle gülümseyerek yazara baktı.

"Siz benim ismimi biliyorsunuz madem.. ben sizin isminizi öğrenebilir miyim?"

Fyodor elini çocuğa doğru uzattı.
Çocuk ise elini hemen sıkıp cevap verdi.

"Tanıştığıma memnun oldum bay dostoyevski bende nikolai Gogol."

EVET BİTTİ
çok çerezlik bir fic olmasını istiyordum zaten canım arkadaşım 🥰 sayesinde yazmaya başladım. Kısa olması planımdaydı umarım şarkıyla okumuşsunuzdurrddrr goruzmek uzere.

Fallendown | FyolaiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora