AVCILAR (KİTAP OLDU)

TUFANDAN KURTULUŞ

Bölüm 5

TUFANDAN KURTULUŞ

O günden sonra yaşadıkları her bir gün için içmiş oldukları yemin uğruna hep daha iyisi olmaya çalıştılar. Meslekleri ne olursa olsun en iyisi onlardı.

Eski formlarını alanlar birer ikişer üçer çift halinde kıtanın her yerine dağılır , Nuh'un gemisi uzun bir aradan sonra karaya oturmasınin ardından şimdi yeryüzü dağılma vakti. Gidin ve harap olmuş dünyayı sadece kurtarın. Hepsi bu.

Kurtaracaklar mıydı yok mu edeceklerdi bunu hep beraber görecektik.

Tanrı onları yok ettiğini sanıyordu bu sebeple bir daha nefilimlerle kendisi uğraşmadi ama yeryüzünden aldığı haberler sayesinde kurtulan bir kısim nefilim olduğunu öğrenmişti. O da bu işi avcılara bıraktı. Yeryüzünde ki kötü olan siyah olan karanlık olan her şeyle ve herkesle uğraşmaları için.

Avcıların yaratılış hikayesine şimdilik girmeyeceğim ama bilin ki avcılar olmasaydı dünya çoktan yok olmuştu. Onlar sayesinde dünya dönüyor.

Evet bir avciydim taki kader beni değiştirene kadar. Tufandan sonraki ilk günlerde nefilimler başta Türkiye sınırları olmak üzere her gün güçleniyor ve gelisiyorlardi. Eski nadir görülen hastalıklar ortalıktan kalkmıştı. Nefilim bebeğin doğum zamanı ortalama 10 yıldan gün geçtikçe kısalıyordu. Bu güzel gelişmeler 21 yy da daha da hızlanıyor ve 3 ayda bir nefilim bebeği dünyaya gelebiliyordu.

Tufandan sonra hayatta kalan nefilimlerin tek bir amacı vardı. Güçlü olmak istiyorlardı ve bunun için kime veya neye hizmet ettiklerininde bir önemi yoktu. Yasaklı bir ırk olup kabul görmemekten o kadar bunalmişlardi ki bazıları cesitti rituellerle babalarını dünyaya çağırdılar ve onlardan bilgi ve akıl istediler. Çağrıya ilk cevap veren Melek raziel oldu. Evlatlarına çeşitli büyüler : düşmanlarını dağıtan , hastalandiran , metali altına çeviren simya ilmini , ömür uzatan ve genç gösteren ve çeşitli bitkiler sağlıklı bir hayat sürüp uzun yaşamaları için. Öğretti kadim bir kitap bıraktıktan sonra dünyayı terkeder. Tanrının rızası olmadan yeryüzüne gelip gidebilen tek melektir o. Ademoglunun yaratıldığı ilk zamanlar ortaya birbirinden güzel ve alımlı kızlar ve yakışıklı erkekler çıkar. Bunlar Tanrı katindaki meleklerin dikkatini çeker. Aralarından bazıları yasak olduğu halde yeryüzüne iner ve zaten kalan hikayeyi biliyorsunuzdur. Bunlar bir daha yukarı kabul edilmez. Kanatları kesilir ve Türkiye'de ki derinlerde ki bir magaraya hapsedilirler. Oysa düşmüşlerin insanlardan doğan çocukları tüm dünyaya dağılır. Her yıl sadece bir gün bu mağaranın kapıları açılır. Lasrael dahil olmak üzere tüm nefilimler atalarını ziyaret edebilirler , düşmüşlerin başında da cehennem bekçileri bekliyordur. Çünkü düşmüşlerin hak ettikleri kat cehennemdir ama cezalarini dünyada çekerler. Düşmüşler , onların insanlardan olma çocukları , kanatsızlar ve avcılar arasında geçen bu çekişmeli yolculuk. Bizi amansız bir hikayeye götürüyor. Lasrael , Karla , Fink ve Arya ve onların etrafında gelişen olaylar bütünü bizi epey bir sarsacak. Fink ve Arya gözlerden uzakta kanatsizlarin lideri olurlar. Karla , Lasrael'in zorlamasıyla daha doğrusu baskısıyla yeni doğan bir nefilim olur ki bir Avcı'dan nefilime dönüşen ilk kişi kendisidir.

Büyünün sihrin doğası karmaşıktır ve sonuçları tahmin edilemez. Bir şey aldığın zaman başka bir şey vermelisin. Buna etin , bedeninden yayılan kan dahil. Fink ve Arya kanatsız doğmak istemezdi ama geçirdikleri bu dönüşüm karşısında binlerce kanatsızi kaybettiler ve denemeler sona erdirildi. Karla DÜŞMANİ Lasrael'in yanına sızdı ama sonunda ona bir şekilde aşık oldu , sadece bunu kendine itiraf edemiyor. Gerçi fark etmez sonuçta kendisi de artık bir nefilim oldu. Ve dünyanın yeni dengesinde çok kritik bir role sahip.