Daryl Dixion

693 60 26
                                    


Arkadaşlar okuyorsunuz niye oy vermiyorsunuz😔

Bir de kitabımda başka kitapların reklamını yapmasanız çok iyi olur (kiskaniyorum)

Çok özlediğim tek kitabımdan devam...

Diğer bölüm için karakter isteği alabilirim, çok kararsız bir insanım iyi olur.

(⁠ ⁠◜⁠‿⁠◝⁠ ⁠)⁠♡

Onun mahrem alanına pat çat girmek istememiştin. Duşların boş olduğunu sanıyordun ama sırtındaki yara izlerini gördün ve içini bir hüzün kapladı.

Hızla gözlerini kapattın ve yere düşürdüğün temiz kıyafetleri aldın.

"B-ben özür dilerim Daryl! Zaten gittiğini sanıyordum!" Hâlâ gözlerini kapattığını söyledin.

"Neyse, çık dışarı." Sana bakmadan kabaca cevap verdi.

Hızla hücrene koştun, neredeyse kayıyordun.

Elbette ertesi gün Rick seni Daryl'le birlikte etrafı keşfetmeye gönderdi. Motosikletinin arkasında, beline sıkıca tutunarak binerken, kendini çok rahatsız hissettin. Ama sen kafanı salladın ve başka bir şey düşündün.

Küçük bir bakkalın birkaç metre önünde durdu, motordan inmenr yardım etti.

Gözlerini ondan kaçırdın ve sanki dünyadaki en ilginç şeymiş gibi yere baktın.

"Hadi gidelim." diye mırıldandı.

Aylaklara karşı silahını hazırlarken onu takip ettin. Gözleriniz her buluştuğunda, bakışlarını hızla ondan uzaklaştırdın. Sinirli görünüyordu ama hiçbir şey söylemedin.

"Sırtımı gördün." Daryl'in sesi sertti ve konuştuğunda çatlıyordu.

Sonunda ona baktın ve onun durduğunu, yüzünde ciddi ama acı dolu bir ifadeyle sana baktığını gördün.

"Evet. Ve.. Ne hissettiğini biliyorum.. Ben-" Devam edemeden sözünü kesti, "Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun. Nasıl hissettiğimi bilmiyorsun. Sadece çeneni kapat! "

Onun bağırmasıyla irkildin ve diğer yöne doğru yürümeye başladın. İtirazlarını görmezden geldin ve dışarı çıktın. Motosiklete oturdun, yüzünü diğer tarafa çevirerek onun binmesini ve sürmeye başlamasını bekledin.

"Bisikletimden in." Dediğini duydun. "Eve yürü, buradan çok uzakta değil."

Öfkeyle ona döndün. "Beni oraya tek başıma mı göndereceksin?! Biliyor musun Daryl, nasıl hissettiğini biliyorum, nasıl iyi hissettiğini? Nasıl hissettiğime sen karar veremezsin. Benim de yara izlerim var biliyorsun. Bunu yapan tek kişi sen değilsin." Artık yüzünden birkaç damla yaş akıyordu. Gömleğini çıkardın ve yere attın.

Sen sutyen klipsinle uğraşırken sana şok içinde baktı ve sonunda onu çekip gömleğinle birlikte yere attı.

Göğüslerinin etrafında koyu morluklar vardı ve karnının her yerinde sırtına kadar uzanan büyük, soluk kesikler vardı. Az önce ne yaptığını anladıktan sonra hem üzerini örtmeye hem de gözyaşlarını silmeye çalıştın.

Bir çift nasırlı elin yüzünüzü kavradığını hissettin. "Üzgünüm." Tek söylediği buydu.

Yine de onu affettin çünkü özür dilemesine bile minnettar olman gerektiğini biliyordun. Ama gömleğini alıp tekrar giymene yardım ederken yaptığın tek şey başını sallamaktı.

Deri yeleğini çıkarmaya başladığını görünce şaşırdın. Ama hiçbir şey söylemedin, ne diyeceğini bilmiyordun.

Sonunda onu çıkardığında sana deri yeleğini uzattı onu giydib ve seni kaldırıp motosiklete bindirdi. "Hadi şimdi gidelim."

"Bir şey bulabildiniz mi?" Daryl elindeki çantaları Rick'e uzattı. "Kavga mı ettiniz?" Rick'in sorusu ile umursamazca omuzunu silktin.

"Bir şey daha demeyeceksen gidiyorum, dün yapmam gereken bir şey vardı." Rick'in cevabını beklemeden kendi kaldığın odaya vardın.

(Hapishanedeki yere koğuş mu deniyordu adını unuttuğum için oda yazdım, mazur görün.)

Dünden beri ranzanın üzerinde duran temiz havluları alıp duş almaya gittin. Bu sefer temkinli bir şekilde içeri girdin ve boştu.

İç çamaşırlarını çıkarırken göğüs kısmındaki morluklar hafifçe sızlamaya başladı. Vücuduna baktığında gözlerin doluyordu, iğrenç dayak izleri.

Suyu açtın ve vücudunu yeni görmüş gibi incelemeye devam ettin, bir anda bellinde kalın ve nasırlı bir el hissettiğinde neredeyse çığlık atacaktın.

"Üzgünüm Y/n."

Sesinden Daryl olduğunu anlamıştın ama şoktan ne tepki vereceğini bilmiyordun. Çıplak sırtın onun da ıslanmış kıyafetlerine değiyordu.

"Daryl .. sen-"

Seni tutup yüzünü kendi yüzüne çevirdi, gözlerinde sadece saf bir merhamet vardı.

"Yaralarını sarmak istiyorum, biliyorsun bu konularda berbatım ama ... her neyse işte."

Onun sözünü bir öpücükle kestin.

"Ben de küçükken her gece ağlayarak annemin yaralarımı iyileştirmesini beklerdim."

Yanağından dökülen yaşlar suya karışıp gidiyordu. Daryl alnını senin alınına dayadı, bir eliyle de saçlarını okşayıp alnına öpücük bırakıyordu.

TWD/ IMAGINE Where stories live. Discover now