Bölüm 3

5.5K 168 54
                                    

Zümrüt Hüsrev

Hiçbir şey yapmaksızın, söz hakkı bana doğunca, el mecbur kalktım ayağa. Kendimi savunacak bir yerim kalmamıştı avukatım sayesinde ama elbet birkaç cümle etmem gerekiyordu. Burada olmayı ben tercih etmiştim. Ellerim titriyordu. Anında şuraya yığılabilirdim ve gram güçlü hissetmiyordum.

"Kendini zorlama istersen." dedi sessizce solumda duran Tuncay abi. Ona bakmadan başımı olumsuz anlamda salladım. Konuşmalıydım. Boğazımı temizledikten sonra dudaklarımı birkaç kez araladım ama cümleye nasıl başlamam gerektiğini bir türlü bulamadım.

"Bakın Sayın Hakim, olayların seyri ortada. Karşı davacı bile tek bir söz edemiyor. Her şey kurmaca ve müvekkilim Miran Deniz ve Cemal Hüsrev boşuna suçlanı-"

"Kes!" diye bağırdı hakim elindeki tokmağı yerine vurarak. İrkildim. "Haddini bil ve sıranı bekle avukat!"

"Nasıl emredersiniz Hakim Bey.."

Karşımda ağzı yüzü kaymış şekilde duruyordu. Hırpalandığı belliydi ve sebebi tam da sağımda duruyordu. Harun Evan Ahdar.. Hiç üzülmemiştim onu öyle görünce, aksine bana yaptıkları aklıma gelince keyif bile almıştım. İlahi adalet her daim tecelli ediyordu. Devran gerçekten de dönüyordu. Daha da dönecekti.

Yaklaşık bir saat önce, öyle konuşmalar olmuştu ki kulaklarım acıyordu. Bu kadar kabahatin içinde beni suçlu çıkartmak için ne yalanlar söylemişlerdi.. Anlatılan her şey canımı yakarken ben sadece sağ tarafa doğru bakmaya devam etmiştim. Hiç gücüm yoktu çünkü.. Güç arıyordum.

"Avukatımın ve şahitlerimin, deliller ile beraber söyledikleri, size sundukları her şey doğru Hakim Bey.. Ben 17 yaşında, yaşım büyütülerek, saçma bir işbirliği yüzünden babamın,"

Gözlerim Miran'ın yanında oturan bedene kaydı. Neden oradasın? Neden yanımda değilsin de karşımdasın baba? Baba.. Babacığım.. Neden bana böyle yapıyorsun? Ben bunları hak edecek ne yaptım? Ben senim kızınım, kanınım.. Neden düşmanınmışım gibi davranıyorsun?

"Babamın ortağının oğlu, yani Miran Deniz ile evlendirildim. Evlilik konusunda rızam pek tabii vardı, bunu inkar edemem ama babamın beni iş karşılığı sattığını çok sonra öğrendim.."

Hakim dikkatle dinliyordu beni. Birisi de tıkır tıkır ne söylersem yazıyordu. Tuncay abi ise nihayet kendimi anlatabildiğim için kızına gururla bakan bir baba edasıyla gülümsüyordu. Sağ tarafıma bakamıyordum. Ama emindim ki onlarla gülümsüyordu..

"Ben baba sevgisi görmedim hakim bey." Ellerim önümde birleşirken başım direkt yere eğilmişti. Ben kabahatli değildim evet, ama bu başımın hemen eğilmesi yüklerin ağırlığındandı, sevgisizliktendi.. Kaldıramıyordum. "Bu yüzden de bana iki sevgi gösteren, şuan karşımda duran ve bana gerçekten de tecavüz eden Miran Deniz'e inanmıştım. Babam inanmadı ama bana, kapı dışarı etti bir güzel.. Bana," bakışlarım şimdi sağa kaydı. "Harun Ahdar yardım etti.. O beni buldu ve Alparslan Türkay ile tedavi olmam için canla başla mücadele ettiler. Keza, Alparslan abinin eşi Gülşah Türkay'da.. Size hastane raporlarım verildi, ameliyatlarımı bizzat Alparslan abi yaptı zaten, ifade dosyalarında var her şey.. Kısacası ben onların.. Ceza almasını istiyorum hakim bey."

Harun verdiği nefesini ile dikleşirken ağzımdan çıkan cümleler ile mutlu olmuş gibiydi. Kara gözleri bana bakarken mutlulukla parlıyordu.. Alparslan abi ve eşi de gülümsüyordu.

"Tamam kızım, oturabilirsin.."

Başımı saygıyla salladım ve titremekten düşmemeye özen gösterip yerime oturdum. Şimdi sıra beklemeye geçmişti. Kararı bekleyecektik.

KADER TILSIMI / DADDY İSSUES +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin