5. Bölüm

26 5 7
                                    

"Yarın hatırımı sorsan ne olur"                                                        


Sabah uyandıktan sonra hazırlanmaya başladım, okulda birkaç işim vardı

"Mavi"

"Efendim"

"Ben çıkıyorum, okula gitmem lazım"

"Tamam canım görüşürüz"

Kapıdan çıktım, hava çok güzeldi bahar havalarını hep sevmişimdir. Arabayı çalıştırıp yola çıktım her zamanki gibi trafik vardı, radyoyu çalıştırdım radyoda "çatı katı" şarkısı çalıyordu.

"Yarın hatırımı sorsan ne olur bugün hevesimi kırdın bir kere" aslında ne kadar anlamıydı değil mi.

Ben şarkıyı dinlerken yol biraz açılmaya başlamıştı. Okulun bahçesine girmek üzereyken telefonumun çaldığını duydum Poyraz arıyordu. Telefonu açıp boynum ve omzumun arasına sıkıştırdım

"Efendim"

"Selam Güneş nasılsın ?"

"İyiyim Poyraz, sen nasılsın ?"

"İyiyim ben de, kahve içmek ister misin diye soracaktım"

"İsterdim ama okula işlerimi halletmeye geldim bahçedeyim şimdi"

"Anladım önemli değil başka sefere artık"

"Tamamdır görüşürüz"

Telefonu kapattıktan sonra arabayı park edip okula doğru yürümeye başladım. Bahçe oldukça büyüktü o yüzden işim biraz uzun sürecek gibiydi, önce fakülteye girip dekanı bulmam gerekiyordu. Neyse ki odasında olduğu için belgelerimi ona teslim edip öğrenci işlerine doğru yürümeye başladım. oradan da öğrenci belgemi aldıktan sonra son durak olarak felsefe hocamın yanına gidip geçen senden bende kalan flaşını ve notlarını teslim etmem gerekiyordu. Bu işlemi de hallettikten sonra işim bitmişti. Tüm bunlar nerdeyse 2 saatimi almıştı saatte 4'e gelmişti bahçeye çıktım arabanın önüne gelince Maviyi aradım. Aslında Poyrazı arayacaktım ama yoğun çalıştığı için aramak istememiştim.

"Efendim Güneş"

"Benim işlerim bitti sen ne yaptın bitti mi işin ?"

Onun da AVM de birkaç işi vardı

"Evet, bitti sayılır. Sahilde buluşalım istersen"

"Olur çıkıyorum şimdi"

"Tamamdır görüşürüz"

...

Sahile gelmiş Maviyi bekliyordum. Kafam hala çok yoğundu bir türlü bir şeyleri oturtturamıyor daha fazla dağılıyordum, aslında olay teoride basitti Emreyi tamamen unutup önüne bakmak ama pratikte asla başaramıyordum. Yine işin içinden çıkamayınca düşünmeyi bıraktım artık derslerim de başlıyordu son senemi hiç ders bırakmadan bitirip bir an önce mezun olmak istiyordum.

Ben yine düşüncelerin içinde kaybolmuşken arkamdan Mavinin coşkulu sesini duydum

"Ben geldim ve çok açım kalk hemen bir şeyler yiyelim"

Ben de sabahtan beri doğru düzgün bir şey yiyememiştim

"Tamam ne yiyoruz ?"

"Hamburger tabi ki"

...

3 gün sonra

Sabah yedide uyanmıştım ama hala uyuyor gibiydim. Mavi de benimle aynı durumdaydı, hızlı bir kahvaltıdan sonra hazırlanmaya başlamıştık. Mavinin dersi saat 09.45'teydi benim ise 10.10 du ama beraber gidecektik o yüzden ben de onunla berber erken kalkmıştım. Üzerime siyah bir t-shirt ve beyaz bir gömlek altıma ise açık mavi bol bir kot pantolon giymiştim, çantamı alıp aşağıya indiğimde Mavinin de yeşil bir bluzla kumaş pantolon giydiğini gördüm.

YENİDENWhere stories live. Discover now