4

1.9K 144 146
                                    

Sabah yine kurduğu alarmın sesi ile uyandı delikanlı, dün akşam İtalyan adamla birlikte geçirdikleri vakitten beridir çok mutluydu ve bu mutluluğu hâlâ devam ediyordu ,suratında ki gülümsemeden anlamak zor değildi.

İtalyan adama bugün şık görünmek istiyordu bu yüzden dolabında ki en güzel gömleğini çıkardı ilk üç düğmesini ilikledi, köprücük kemiklerinin belli olması onu daha yakışıklı olduğuna inandırıyodu-kessinlikle haklıydı-altına dizlerini sıkı saran bir jeans giydi,elleri ile saçlarını geriye atıp bir kaç hareket yaptıktan sonra güzel kokan parfümünü sıktı,hoş zaten başka parfümü yoktu,artık hazırdı motoruna atlayıp hızla evden uzaklaştı.

İş yerine vardı,mutfağa çocuklara selam vermek için gittiğinde herkesi yan yana dizilmiş ağzı kulaklarına varmış halde bulduğunda o da istemsizce gülmeye başlamıştı "Hayırdır neye gülüyoruz?" dediğinde ortadan ayrılmış tezgahın yolunu açmışlardı,onlar çekildiğinde gencin dikkatini tezgahın üstünde ki beyaz kumaş parçası çekti gözlerini kısıp ne olduğunu anlamaya çalıştığı sırada,Barbaros lafa başlamıştı"Eline alıp ne olduğuna baksana Alican" dediğinde genç çocuk yaklaşıp kumaşı eline aldığında,büyük harfler ile adının kumaş'a işlendiği gördüğünde gözleri iyice aralanmıştı,önlüğü eline alıp diğerlerine döndüğünde anlamsız bakışlar atmıştı çocuklara Kıvanç sabırsız bir şekilde"Ee hadisene Alican biz mi tahmin edicez üstünde nasıl durduğunu giysene",dediğinde Alican heyecanla titreyen elleri ile önlüğü giymeye başladı,giyip bir kaç kez elleri ile silkeledikten sonra gülümseyip diğerlerinin tepkisini merak ettiği için onlara bakmıştı.

Hepsi tek tek tebrik edince sıra Sefa'ya gelmişti"Tebrikler kardeşim,üstünde paralansın"diye şaka yaptınca herkes gülmeye başladıyınca kumaştan "cart" sesi yükselmişti herkes susup Sefa'ya döndüğünde Barış tükürmek için dudaklarını büzdüğünde Alican, işaret parmağı ile işaret yaparak Barış'ı susturup kendisi cümleye başladığında"Bir dakika Barış bu sefer ben de"diyerek tükürüğünü ağzında toplayıp Sefa'ya doğru tükürmüştü,Sefa "Bu sefer hakketim."

Dediğinde herkes tekrardan gülmeye başladığında Danilo, içeriye onların gülüşüne gülerek girmişti"Hayırdır abijim neye gülüyorsunuz böyle"dediğinde Alican, önlük süprizinin verdiği mutluluk ile koşarak İtalyan adamın kollarına atlamış gözlerini yumarak sıkıca sarılmıştı.

İtalyan adam neye uğradığını şaşırdığında ilk saniyelerde affalayıp karşılık vermemişti,bir süre sonra oda kollarını gence doladığında gözlerini kapatıp sıkıca sardı ona nazaran ufak duran bedeni.

Yaklaşık yirmi saniye kadar sarılı halde durduklarında Danilo,gözlerini aralayıp onları izleyen aşçılara baktığında,sert bir bakış fırlattığında hepsinin işlerine dönmelerini sağlamıştı.

Kısık bir sesle gence fısıldadığında"Alican"demişti,karşılığında genç çocuktan"efendim" anlamında "hmm" sesi aldığında konuşmaya devam etmişti"Ayrılsak mı artık?"dediğinde genç anın büyüsü ile kendinden geçmiş olduğu için saçma bir cevap vermişti"İyide biz çıkmıyoruz ki",İtalyan adam sırıtıp konuştuğunda"Çıkmamızı ister miyidin?"dediğinde genç gözlerini nihayet açıp kendine gelip adamın kolları arasından çekmişti kendini,kafasını öne eğerek kızaran suratını saklayıp önlüğünün etekleri ile oynamaya başladığında "P-pardon Şefim, teşekkür etmek için heyecandan sarıldım bir anda" dediğinde İtalyan adam bu halleri karşısında sesli bir şekilde gülmüştü.

Genç,karşısında ki adamın neden güldüğüne anlam veremediği için merakla gözlerinin içine bakmıştı İtalyan adam gülmeyi bırakıp gence baktığında genç lafına başladı"Neden güldünüz Şef'im?"dediğinde İtalyan adam,"Sana"diye cevap verdiğinde gencin kaşları çatılmışı"Bana mı?"diye soruyu tekrarlattığında "Evet,bu tatlı hallerin beni güldürdü"diyerek cevap verdiğinde genç çocuğun vücudunda ki tüm fonksiyonları çalışmayı bırakmıştı.

Capo dell'Amore | AlDanWhere stories live. Discover now