15. BÖLÜM

32 3 0
                                    

İyi okumalar dilerim :)

Sabah erkenden uyanıp nikah günü almak için yola çıkmıştık ateşle beraber. Gereken belgeleri halledip nikah günümüzü almıştık.

Üç eylül de düğünümüz vardı.  İki hafta sonra ateşle karı koca olacaktık.

Şimdi ise liseden bir arkadaşım ile buluşmaya gelmiştik ateşle beraber.

Betülün çocuk esirgeme kurumunda çalıştığını öğrenmiştik, ve buluşmak istediğimi söylemiştim. Kırmayıp kabul etmişti.

"Güzelim sakin mi olsan" dedi ateş. Masadaki suyu içip

"Korkuyorum ateş" dedim. Elimi tutup

"Korkma perim, herşey çok güzel olacak" dedi. Kafamı sallayıp gülümsedim.

İnanmak istiyordum.

Bize doğru gelen Betülü görünce ayağa kalktım. Masaya gelip

"Merhaba" dedi gülümseyerek. Gülümsedim.

"Hoşgeldin" diyip sarıldım.

"Hoşbuldum canım" dedi Betül. Ateşle de selamaştıktan sonra masaya oturdu.

"Ay larin çok güzelleşmişsin" dedi Betül. Gülüp

"Atma ziya" dedim. Gülerek kafasını sallayıp

"Deli" dedi. Gözü parmağıma kayınca kaşlarını kaldırıp

"Evlendim deme bana" dedi şaşkınlıkla. Ateşin elini tutup havaya kaldırdım

"Evlenmedim ama evleneceğim" dedim gülümseyerek. Gülümseyip

"Yaa çok sevindim, hayırlı olsun" dedi.

"Teşekkür ederiz" dedi ateş. Kolunu omzuma atıp beni kendine çekti.

"Ne içersin" diye sordu ateş.

"sade kahve alabilirim" dedi Betül. Ateş kafasını sallayıp garsonu çağırıp siparişi verdi.

"Betül aslında seninle birşey konuşmak istiyoruz" dedim. Betül dikkatle bana bakmaya başladı.

"Dinliyorum" dedi.

"Bir çocuk var şuan çocuk esirgeme kurumda, o çocuğu ben buldum. Güneş yani ismini bile ben koydum. Onu sokakta buldum, aldım yanıma. Sonra bir ihbar geldi, sokak çocuğunu dinlendiriyorum diye. Yalan ihbardı, güneşi benden aldılar. Ben onu evlatlık olarak almak istiyorum ama bu ihbardan dolayı almam biraz zor. Bana yol göstermen gerek. "dedim. Betül anladım der gibi kafasını salladı.

" neden çocuğu bulduğun zaman götürmedin çocuk esirgeme kurumuna "diye sordu.

" götürecektim ama yapamadım, vakti değildi "dedim. Betül kafasını iki yana sallayıp

" Bu bir sebep değil larin, belki de güneşi almakta bu kadar zorlanmazdınız "dedi ve devam etti" Ama bu demek değil ki, güneşi alamazsınız, alıcaksınız. Sadece bazı yapmanız gereken şeyler var. "dedi gülümseyerek.

İçim rahatlamıştı.

Garson Betülün kahvesini getirip gitmişti.

" Neler peki "diye sordu ateş.

" Öncelikle güneşe sağlayabileceğiniz imkanların olması lazım, bu da siz de var ama tek o değil. Onu dışlamadığınızı göstermeniz gerek. Gözlemciler gelecek, bakıcak eve, aile durumuna, tek size değil. Senin ailene, ateşin ailesine güneşe olan davranışlarına bakıcaklar. Güneşin mutlu olduğuna karar verdiklerinde güneş sonsuza kadar sizinle demektir "dedi Betül. Bazı unsurlar hariç herşey olucak gibiydi.

UMUDUMSUN Donde viven las historias. Descúbrelo ahora