⚜️ 𝟐 ⚜️

162 1 0
                                    

Kalbimde bir fırtına olacak

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kalbimde bir fırtına olacak.
Ve asla huzuru bulamayacağım.

🌑

Pelus o geceden sonra yaralarını kendisi temizledi ve Ebril'i bu konuda susması için tembihledi. Konuşmasından endişeleniyordu çünkü Ebril de dahil kimseye güvenemezdi.

Diğer çalışanların bu konudan haberdar olması kendi kısıtlanmasına olanak sağlayabilirdi. Ki şu anda bir meydan okuma sergiliyormuş gibi bakışlarını, geçtiği her yerde üzerinde tutuyorlardı. Neyseki bu ilk günler ki kadar değildi.

Şimdiyse sadece bakıyorlar ve sonra önlerine dönüyorlardı. En başından aslında onlar için bir rakip değil sadece onlardan biri gibi işini yaptığının idrakine varmalarını beklemişti. Ama Pelus bunun boşa bir bekleyiş olduğunu öğrenmişti.

Sanki yargılanmaya müsaitmiş gibi onun üzerine yürümekten korkmazlardı. Ta ki Amâr onun için özel muhafızlar ayarlayana kadar. Bu set onu tamamen diğer çalışanlardan daha ulaşılmaz bir konuma çekti ve artık düşmanca eylemlere maruz kalmıyordu.

Ama aşağılayıcı bakışlar atmaya hevesli birkaç kişi hala vazgeçmiyordu. Tek bir boşlukta üzerine yürüyecekleri kesindi.

Bazı bilindik simalara denk gelirken içlerinden birini gördü. Silamun dilek odalarının birinin kırmızı perdesini aralamış ve üstü neredeyse çıplak, yüzü içeride verdiği efordan kızarıp bozarmış bir halde kendisiyle karşılaştı.

Sanki yarım kalan işini koridor ile oda arasında tamamlayacak gibiydi. Silamun tanıdık isimlerin neredeyse başında gelirdi ve en çok beğenilen diğer gözdelerden biriydi.

Mor, altın sırmayla işlenmiş saten ve uzun kıyafeti karnına kadar v şeklinde açılmıştı. Siyah tüylerle kaplı göğsünde ufak ter damlaları parlıyordu.

Esmer ve yapılıydı. Yanaklarına ulaşmayan sakalı şerit şeklindeydi ve ince bıyıklarıyla birleşiyordu. Çenesindekiler biraz daha uzundu ve bir altın halka ile tokalanmıştı.

Sürmeli gri gözleriyle tehlikeli ve kaba bir mizaç sergiliyordu. Ta ki ince dudakları gülümsemek için kıvrılana kadar. İşte o zaman kurnaz ve haylaz ruh hali rahatsız edici bir temas gibi karşısındakini sararak küçümser bir hale dönüşürdü.

Pelus şu an Silamun'un kendi huzursuz ruh halini eğlence olarak görmesini istemiyordu. Ama perdeyi aralamış ve iki kolu açık, oryantal girişin kenarlarına yaslı bir halde dikkatini ona vermesi Pelus'un geç kaldığını kanıtlıyordu.

"Nasılsın Ziba?" Pelus duraksadı. Silamun bu lakabı kullanan birkaç kişiden biriydi ve duyduğundan beri bunu söylemekten ayrı bir keyif alıyordu.

Bu isim Amâr'ın ona taktığı lakaptı ve pek kimse onu tanımadığı için aralarında Pelus, gizli, yabancı ve bilinmeyen olarak tanınırdı, çünkü konumu buydu. Bazense halk tarafından o bir azizdi.

MAHFAS ⚜️ Kalpte Yuva (+18)Where stories live. Discover now