13. BÖLÜM:ÇIKMA TEKLİFİ

309 22 12
                                    

Bu bölüm ilham perilerimi siktikleri  için asla aklıma gelmedi zar zor yazmaya çalışıyorum olmadı ama oldu deyin kdmcısomcıemfo

Ege'den

Yaklaşık bir hafta oldu Bu bir hafta içinde dahada yakınlaştık ama ikimizde bir çıkma teklifinde bulunmadık. Açıkçası gerekte yoktu. Şu an flört gibiydik ikimizde birbirimiz seviyorduk ama adını koymuyorduk.

"Ege'mm" koşarak yanıma gelen Araf'a kocaman gülümsedim. Çantayı sıraya koyup kendini üstüme attıp yüzümün her yerini öpmeye başladı. Yanaklarımı, gözlerimi, alnımı, burnumu -ki bu çok huylandırıcı- o bunları yaparken ben sadece kahkaha atıyordum. Şu an sınıf boştu, rahattım. Ama birazdan insanlar doluşmaya başlardı sınıfa. "Ye-yeter, b-birazdan g-gelirler." Son kez yanağımdan kocaman öpüp -tabi öpmek denirse, vakumladı resmen- kocaman bi gülümsemeyle bana baktı. Bende uzanıp yanağını öptüm. Şu an şaşırıyordu. Onu ilk defa öpüyordum.

Sınıfa insanlar doluşmaya başladığında biraz daha uzaklaştık. "Annem seni çağırıyor. 'Ben çok seviyorum onu' diyor. Ablamda ablanı çağırıyor. Yani ikiniz bizdesiniz." Adamla onayladım onu. Her ne kadar yargılamayacağını bilsemde sürekli konuşurken kekelemekten nefret ediyordum. Gülümseyip kolunu omzuma attığında bende gülümsedim.




"A-ablama y-yazayım." Ablama yazmak için aldığım telefon bi anda elimden uçup gitmesiyle gözlerimi Araf'a çevirdim. "Onun haberi var." Ağzım şaşkınlıkla aralandı. "A-ablamın n-n-nu-numarası ni-niye S-se-sende var?" Sorduğum soruyla omzumdaki eliyle beni daha çok yakınlaştırdı kendine. "Şey lazım olur diye vermişti. Senin canın sıkıldığında telefonların kapalı oluyormuş!" Daha çok kızar gibi söylemişti.

***

Araf ile bu kısıtlı zaman diliminde çok güzel zaman geçirmiştik. Aslında bir şey yapmamıştık ama brn çok güzel hissetmiştim. Tamam kabul belki ben onu sevdiğim için öyle geldi ama sonuç olarak güzel geçti.

Ablam Araf'lara geçtiğini söyleyince bizde eve gitmek için yürümeye başladık. "Eve gitmesek?" Sesi çocuk gibi çıkmıştı ve bu onu çok tatlı yapıyor.. "o-olmaz, be-benim A-A-Aysel a-annemi g-g-görmem l-lazım." Dedim onunda yüzünde kocaman bi gülümseme oluştu. 

Yüzünüzdeki kocaman gülümsemelerle yürümeye devam ettik.

Geldiğimiz apartman bu sefer daha hoş gözükmüşdü gözüme. İlk başta her ne kadar habersiz gelmiş olsamda o burada gerçekten o aile sıcaklığını hissetmiştim. içim burkuldu. O aile sıcaklığını kendi evimde değilde bi' başkasının evinde hissetmek gerçekten içimi burkmuştu.

Araf sanki düşüncelerimden kurtulmam için gönderilmiş gibi "hadi girelim." Demişti. Oda heyecanlıydı.

**

Kapıyı çaldığımda karşımda ağzı kulaklarında bir Aysel anne vardı. "Oyy, hoşgeldin Ege'm!" Kocaman gülümseyip sarıldım. "H-hoş b-buldum a-a-Aysel a-anne." Gülümseyebilirmiş gibi daha çok gülümsedi. "Anne diyen ağzını yerim oğluşum benim!" Gülümsedim. "Hadi içeri geçelim" başımla onayladım onu.

Adımlarım aşina olduğum evde doğruca oturma odasına giderken vücuduma bi gerginlik dalgası hakim olmuştu. İçeri girdiğimde daha önce gördüğüm ama konuşmaya vaktimiz olmayan Gülce ablayı görmüştüm. Ablam çoktan gelmiş Gülce abla ile konuşmaya dalmışlardı.

  "Biz geldik!" Araf'ın sohbet ortasında konuşması ile konuşmaya dalmış ikilinin gözleri bizi bulduğunda Gülce abla hafif sırıtarak "hoş geldiniz." Demişti. "Sende hoş geldin Aysu." Ablam Kafasını sallayıp gülümsediğini koltuğa geçtim hala biraz gergindim.

Daha önce bu eve gelmiştim ama şu an daha rahatsız ediciydi. O zamanlar Araf ile arkadaş bile olmak istemezken şu an ondan hoşlanıyordum ve en çok Aysel annenin tepkisinden korkuyordum. Gerçi çok büyük tepki vermezdi ama korkuyordum işte.

"Oluşum hadi gel! Bak ben sana yemekler hazırladım. Araf sende gel iki bişeyler atıştır."
Aysel annenin bana oğlu gibi davranması çok hoşuma gidiyor. Hatta bazen Araf'tan daha fazla oğlu gibi davranıyor. "Kendimi üvey gibi hissettim" hafif ağlamaklı çıkan sesine sırıttım çok tatlıydı şerefsiz!

Masaya baktığımda en son bu kadar yemeği üvey annemin altın gününde görmüştüm. "Z-z-za-zahmet e-etmesey-diniz" dedim ve törenle kafama tokat yemem bir oldu.  Acıyan başımı  tutuğumda Aysel anneye baktım. Bana kızgın bakıyordu. "Ne demek zahmet etmeseydiniz?? Benim oğlum gelecek ben yemek yapmayacağım? Oldu canım!" 

Araf bir yandan annesinin vurduğu yeri ovalayıp bir yandan sırıtıyordu "n-n-niye sı-sırıtıyorsun?" Başıma küçük bi öpücük kondurup konuştu. "Çünkü annem seni azarlarken çok masum duruyordun." Bu kez şakaklarımdan öptü.

Kalbimin ağzımdan çıkacağını hissettim bir an "yapma.." diye fısıldadım. Annesi buradaydı ve ben utanıyordum. Şu an son tabakları yerleştirse de bizi görebilirdi..

**

Yemekler yenmiş sofrayı toplamaya yardım etmiştim. "Ya ben sıkıldım!" Diye sitem etti Gülce aramızda sadece 4 yaş vardı belki biraz çoktu ama abla dememi istememişti. "Sahile gidelim mi?" Araf'a baktığımda bana istekle baktığını gördüm. Kalbim titredi bir an. Kafamla onayladığımda. Kolları bedenimi dört bi yandan sarmıştı. Bu bile kalbimin ritmini değiştirirken birde dudaklarını yanağıma bastırması.. kulaklarımın yandığını hissettim. "Hoop! Aile var burada!" Ablamın söylediği ile kendimi geri çekmiştim. Kulaklarım yanıyor..

***

Sahildeydik ateş başında oturuyor, içiyorlardı. Ablam ve Araf kesin bir dil ile reddetmişti. Araf Çakır keyif ablam ise sarhoştu. Ben içmiyorum diye Gülce'de içmemişti. Ablam ve Gülce kendi halinde idi biz ise sadece kapkaranlık gecede kaybolmuş denize bakıyorduk.

"Buraya gelmeden önce çok düşündüm. Sürekli doğru zaman, doğru yer dedim. Doğru kişi olduğunu biliyorum. Ama doğru yer ve zamana biraz fazla takmıştım sanırım. Eğer sen doğru kişi isen ne önemi var doğru yerin? Doğru yeri ve zamanı kendimiz oluştururuz. Ve doğru zamanı düşünerek sen ile geçireceğimiz zamanlardan çalmak istemiyorum. Benimle çıkar mısın?"

Güzlerim dolu dolu idi. Kalbimin her gördüğümde deli gibi attığı bu adam ile sevgili olmak tabii ki istiyorum. Benden beklenmeyecek bi hareket yapıp dudağının kenarına bastırdım dudaklarımı. Küçük ve masum bir öpücüktü bu. Geri çekildim.

Geri çekilmem ile bu sefer Araf dudaklarını benim dudaklarıma bastırdı. Alt dudağımı dudaklarının arasına alıp çekiştirirken bende aynısını üst dudağına yapmaya çalışıyordum.

Bi süre daha devam edip ayrıldık. "Seni seviyorum" diye fısıldadım. "Seni seviyorum Ege'm"

Benim böyle kitabım varmış amk :d

KEKEME (BxB)Where stories live. Discover now