tue-moi chérie - Minsung

<⁴>

"Sen çok güçlü bir çocuksun peter. Şimdi gidiyorum ama geri dönücem. Güçlü kal benim minik jisung'um"

20 yıl önce mark gitmeden jisung'a demişti bunları. Güçlü kalması gerektiğini söylemişti. Sanki bütün olacakları biliyormuş gibi.

Kim Jennie hayatını karartan,17 yaşını mahveden bir zorbaydı.

Şimdi jisung'un 17 yaşını mahveden kim jennie karşındaydı.

"Özlemedin mi beni peter?"

"Siktir...Siktir ne arıyorsun burda?"

"Seni özledim küçük peter"

"Ji her şey yolunda mı?" Felix'in aşağıdan gelen sesiyle içini daha da korku kapladı vampirin.

"Her şey yolunda lix kedi kırmış camı"
Felix' i geçiştirerek demişti bunları.

Jennie elindeki bıçağı sallayarak jisung'un üstüne geliyordu.

"Benden annemi aldın peter. Bende senin canını alıcam"

Jisung'un önünde durdu. Bıçağı yavaşça boğazına geçirdi. Savunmasızdı jisung. Tekrar o güçsüz peter olmak istemiyordu. Jisung karşısındakinin kız olmasını umursamadan karnına tekmeyi geçirdi.

Jennie karnını tutarken acıyla inliyordu.

"Ji! Minho hyung geldi. Seninle konuşacakmış" Felix'in sesiyle

"İşimiz burda bitmedi peter" dedi jennie ve camdan atlayıp bar arabaya bindi.

Jisung dizleri üzerine yere düştü. Gözlerindeki yaşların aşağı akmasına izin verdi.

"Jisung iyi misin?"

Çok kötüyüm minho demek istedi dışarıdaki Minho'ya ama diyemedi

"İyiyim ben" kapının açılmasıyla ayağa kalktı ve hızlıca göz yaşlarını sildi.

"Jisung? Sen ağladın mı?"

"..."

"Jisung cevap ver"

"Minho"

"Söyle vampirim"

"Minho..neden her şey üst üste geliyor? Neden hiç birşeyden kurtulamıyorum?"

Minho jisung'a iyice yaklaşıp onu kolları ile sardı.

"Geçecek güzelim geçecek..bulucaz oğlumuzu siz ikiniz çok mutlu olacaksınız"

Burnunu çekerek sordu jisung. "Sen..sen nolucaksın? Sensiz nasıl mutlu olucam ben?"

"Jisung.."

"Hayır Minho. Oğlumuzu bulunca sende bizimle olacaksın"

"Beni affetme ama"

"Seni affetmiyim o zaman"

Bu sarılma ikisinede iyi gelmişti ama Minho'nun söyleyecekleri jisung'un morelini bozabilirdi. Morelini bozmakla kalmaz onu çökertirdi.

"Jisung"

"Efendim alfam"

"Jisung bayan mina"

"Anneme nolmuş minho söyleyene"

"Anneni öldürmüşler vampirim" 

"Şaka yapıyorsun değil mi alfam. Şakacı haline geri mi döndün?"

"Jisung, şaka değil"

Şaka olmadığını anlamıştı jisung. Ama şaka olsun istiyordu. Annesi ölmesin istiyordu. Bacakları artık onu taşımıyordu. Yavaş yavaş yere yığıldı. Bacaklarını kendine çekip ağlamaya başladı.