5-Hoşuma Gitti

12.5K 1.2K 359
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar ✨

*•*•*

5. Bölüm: Hoşuma gitti

Bu hayatta istediğim birçok şeyi elde etmiş bir alfa olarak insanlar beni aç gözlü, doyumsuz ve rakipsiz görebilirdi. Beni kalıba sokup istedikleri gibi çizebilirlerdi. Zaten ben de onların düşüncelerini değiştirmek için herhangi bir adım atmazdım. İstedikleri şeyi düşünebilir, beni zihinlerinde kendi yazdıkları ve altına da en az kendileri kadar gereksiz ve lüzumsuz imzalarını attıkları tiyatroda, ana karakter olarak bir kalıba sokup oynatabilirlerdi.

Sesimi çıkarmaz beni bu kadar kafalarına taktıkları için onlara yalnızca gülerdim.

Ben de en az bahsettiğim insanlar kadar bir tiyatro yazarıydım neticesinde. Kafamda birçok kişiyi öldürmüş, derisini yüzmüş, onları binbir parçaya ayrmış; birçok kişiyi de sevmiş, sarmalamış, korumuş ve yaralarının üzerine sıcak dudaklarımla bir öpücük kondurmuştum.

Biz insanlar hayalperest ve duygusal varlıklarız. Her ne kadar bazılarımız gerçekçi ve idealist davransak da öyle olduğumuzu düşünesek de koca bir yanılgıdan öteye gidemeyiz.

Çünkü biz insanlar doyumsuzuz.

Jeon Jungkook.
Yüksek duvarlarla kendime belirlediğim sınırlarımdan içeri sızan benim küçük yenilgim, feromonları üzerimde baskınlık kuran tek kurt, ilk kaybedişim.

Uzaktan ne kadar da sessiz, mesafeli ve umursamaz görünüyorsun haberin var mı bilmiyorum ama seni izledikçe sana adım atma isteğimin önüne geçmek, okyanusun ortasında koybolmuş bir geminin fırtınadan kurtulması kadar imkansızlaşıyor.

Okul merdivenlerinin bitimindeki duvara yaslanmış, elinde tuttuğun telefonda hararetli bir tartışma gerçekleştirirken; sinirden çattığın kaşların, boynundaki kalın sişmiş damarın ve ısırmaktan kızarmış dudaklarınla dünyaca tanınmış heykeltıraş Jeff Koons'un ellerinden çıkmış sanat eseri gibi göründüğünün farkındasındır muhtemelen.

Benim ellerimden çıkmış bir sanat eseri olmanı isterdim. Şayet heykeltıraş olsaydım.

Gerginlikle ısırdığım dudaklarımla birlikte içimden kendime cesaret sözcüklerimi sıraladım ve ona doğru adımlarımı yönelttim. Hissetmiş gibi bakışları bana dönen delta kaşlarını çatarak telefon hattının diğer tarafındaki kişiye ağzının kenarıyla bir umursamazca bir şeyler geveledi ve telefonu kapatarak ceketinin cebine gelişi güzel yerleştirdi.

Ve bakışlarını benden çekip arkasını dönerek ilerlemeye başladı.

Olduğu yerde duran adımlarım sinirlerimi gererken şokla açılan dudaklarım alayla kıvrıldı. Bana arkasını nasıl dönebilirdi?

Holy SpiritWhere stories live. Discover now