Make you mine •Rosékook•Jirosé•

9

"Hadi ama bizi ne zaman tanıştıracaksın?"

Jisoo yarım saattir Jungkook ile onu tanıştırmamı istiyordu.

"Bilmiyorum Jisoo buna gerek var mı?"

"En yakın arkadaşınla sevgilini tanıştırmak bu kadar mı zor?" Dedi Jisoo bıkkınlıkla

"Biz sevgili değiliz Jisoo."

"Ondan hoşlandığını söylemiştin. Belli ki o da senden hoşlanıyor. Sevgili olmanız için bir engel yok."

"Bu yeterli değil Jisoo. Şu an sadece flört aşamasındayız ve şimdiden bile fazla hızlı gittik. Biraz yavaşlamanın vakti geldi." Dedim sakince

"Anlamıyorum Rosé. Jimin ile çıkarken böyle değildin. Yoksa hâlâ onu-"

"Hayır Jisoo onunla ilgisi yok." Dedim onu susturarak.

Aslında ilgisi vardı.

Jungkook'u seviyorum cidden onunlayken güvende hissediyorum ama Jiminle yaşadığım şeyler bundan fazlasıydı. Onu cidden sevmiştim ve ayrıldığımızdan sonra anında başka bir kıza gitmesini yediremiyordum.

Bu yüzden sanırım bir boşluğa düştüm ve bulduğum ilk erkeğe sarıldım. Şimdi ise cidden kimden hoşlandığımı anlayamıyordum.

Jisoo ile sessiz bir şekilde eve dönüyorduk.
O da bana üzülüyordu ve yeni biriyle tanışmamı çok istiyordu.

"Her şey kesin olursa sizi tanıştıracağım Jisoo." Dedim sessizliği bozarak.

"Sana baskı yapmam iyi değildi Rosé üzgünüm. Hazır hissettiğinde-"

Jisoo lafını bitirmeden durakladı ve anında arkasına döndü.

Şaşırarak onun baktığı yere baktım.
Hiç kimse yoktu.
"Ne oldu Jisoo?"

"Bilmiyorum biri bizi takip ediyormuş gibi hissettim. Sanki birini gördüm."

Şok içinde ona baktım

Ne yani paranoya değil miydi? Cidden biri beni takip mi ediyordu.