30. BÖLÜM "1. KİTABIN FİNALİ"

7.5K 351 517
                                    

Vee evet malesef o güne ve o bölüme geldik.. Bu bölümü 29. Bölümü yayınladıktan 1 gün sonra Yazmaya başlıyorum. Yani;
7 Ocak pazar ve saat 11:14

Bu bölümün sizi derin'den etkilemesini istiyorum, unutamayacağınız bir son olsun istiyorum ve umarım öyle'de olur..
Bu bölüm için oy sınırı koysam mı koymasam mı diye çok düşündüm.

ÖNEMLİİ!! "Belki bazılarının hayal ettiği, istediği bir son, bir bölüm olmamıştır. Bunun için üzgünüm :(
BEN elim'den geleni yaptım. Sizin için uzun bir bölüm yazdım. Ama sizin hayal ettiğiniz bir son ve bölüm olmadı diyelim. Kusura bakmayın lütfenn"🥺

Sınırı koymayacağım, ama 200 oy gelirse benii çok mutlu edersinizz ballarıımm💜

Ben ölme'den önce yaşamak isterdim. Üzerime toprak atılmadan önce mutlu olmayı isterdim. Sevdiğim adam'la el ele verip tüm dünyaya kafa tutucağımıza inanmıştım.

Elimi tutup dünyayı başıma yıkaması bana'da sürpriz oldu..
Aldığı ahlar'la boğulmaları dileğiyle. Ölüp, gitmeleri dileğiyle.
Bu hayatta ne yaşadıysam 10 katını yaşasınlar her biri. Tek tek.

Öldüm.. Öldüm her köşe başında.
Sesim çıkmadı, kimse duymadı beni. Yardım eli, umut ışığı olmadılar bana. Bana mı tuhaf geliyor du bu lanet dünya.
Herkes sadece birbirinin kuyusunu kazma peşindey di.

Ne gerçek aşk var, nede gerçek dostluk ve kardeşlik. Sadece birbirlerini çok iyi tanıyan iki yabancılar vardı. Öyleydim. Bende öyleydim. Ama benim bir eksikliğim vardı, ben Ateş'i tanıyamamıştım.

Zaman geçtikçe yaşanılan her şey gerçekliğini yetiriyor malesef..

Bugün doğum günüm' dü. Ölüceğim gün desem daha doğru olur du. Çünkü ben ilk defa keşke doğmasaydım dedim. Keşke bu lanet insanlar'la tanışmasaydım.
Herşeyin yalan olunca, bu gerçeklere inanmak zorunda kalıyorsun.

Hayatım bile bir yalan üzerine kurulmuştu. Bu 17 senelik haytım'da bana artık kimseye güvenmemeyi öğrettiler. Bazı insanlar.

Yatak'ta değildim, odada da değil. Şuan salonun ortasın'da kurulmuş bir yemek masasın'da oturuyor dum. Bana oyun oynayanlar insanlarla aynı yemek masasın'da oturuyorum. Ne acı ama dimi?

Herkes yemeklerini yerken, ben bugün nasıl bir gün olacağını düşünüyordum. Sadece ateşe bakıyordum. Ama o bana göz ucuyla bile bakmıyor du. Ben gerçekten bu adama aşık mı olmuştum?

Seviyor muydum? Belki öldürmez, bırakır beni diye yüzüne bakıyordum. Bir kez bile bakmadı..

İnsanlar katillerine aşık olurmuş. Bende olmuştum, beni öldüreceğini bile bile belki bir umut yapmaz diye düşünüyordum. Bunları daha fazla düşünmek istemedim. Belliydi.

Masa'da ece'ye baktığım'da ise gözünün altının hafif mor olduğunu gördüm. Ne olmuştu ki gözüne? Ateş mi yapmıştı? Ateşe tekrar baktım. Bana bakıyor du, benim ona baktığımı görünce başka tarafa çevirdi kafasını.

Ateş yapmıştı büyük ihtimal, çünkü gökhan'ın yapacağını sanmıyorum. Dün ki olaydan da kimse bahsetme di. Demek ki ecenin odasın'da kamera yoktu. Benim için iyi olmuştu. Ama ece için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.

Herkes yemeğini yedikten sonra kalktı. Tek başıma büyük masada tek başıma kaldım her zamanki gibi. Bende sofradan kalktım. Nereye gideceğimi bilemediğim için yukarıda ki odaya çıkmaya karar verdim.

Salon'dan çıkıcakken, birisi kolum'dan tutup kendine çekti. Sanki bu hissiyatı hatırlıyordum. Bir kaç hafta önce okul'da veya her yerde aklıma gelen hissiyat.
Kafamı kaldırıp baktığım'da ateş ti.

ADAVET.. (18+)Där berättelser lever. Upptäck nu