onuncu bölüm

2.6K 117 19
                                    

Yekta, Asena'nın mesajı beğendiğini gördükten sonra telefonunu kapatıp masanın üzerine koydu. Akşam akşam canı sıkılmıştı durduk yere. Alperen ile birlikte biraz oturduktan sonra görüş açılarına Selim girdi. Yanlarına geldiğinde Yekta'nın suratını gören Selim meraklanmıştı.

"Hayırdır Yekta ne bu suratının hâli?"

"Ne olmuş ki komutanım?"

"Nasıl ne olmuş oğlum, ölü gibisin hayırdır?"

"Bir şey yok komutanım yorulmuş olabilirim."

"Bu yorgunluk gibi değil ama neyse. Yat dinlen biraz sabah konuşalım."

"Emredersiniz komutanım."

Konuşmalarının hemen ardından Selim'in telefonu çaldığı için ortamdan uzaklaşma durumunda kalmıştı.

"Şişt! Lan Yekta."

"Ne var Alperen?"

"Komutanın yanında bozmadım ama sana bir şeyler olmuş. Ne oldu lan?" diyen arkadaşına ters ters baktı Yekta.

"Cevap versene oğlum."

"Napacaksın kardeşim?"

"Götüme sokacağım Yekta. Mal mısın nesin ya? Gece gece ağzına sıçayım istiyorsun."

"Farkında mısın bilmiyorum ama ben senin komutanınım. O yüzden bana horozlanmayı bırak bence."

"Bir kıdem oğlum sadece abartma."

"Yasa böyle abiciğim ağlama."

"Konuyu dağıtma belli bir şey olmuş."

"Anlatırsam susacak mısın Alperen?"

"Evet."

"Tamam o zaman anlatmıyorum, kendi kendine konuş sabaha kadar."

"Ala gavat ya. Çok komiksin anasını satayım. Götüne trafo direğini sokacağım şimdi."

"Off!"

Araya giren ufak süreli bir sessizlikten sonra Yekta düşüncelerini, hislerini paylaşmak istemişti. Neden bu kadar kafaya taktığını anlayamıyordu ve belki olayı birisiyle paylaşırsa bu sorun çözülebilirdi.

"Bir tane kız var. Biz bu kızla bir iki aydır konuşuyoruz ama öyle devamlı bir konuşma değil. Böyle bazen o bir şey soruyor ben cevaplıyorum, bazen ben bir şey iletmek durumunda kalıyorum falan."

"Anlaşıldı şimdi."

"Ne anlaşıldı amına koyayım, ne anlıyorsun dinlemeden etmeden?"

"Bağırma lan."

"Neyse işte en son konuştuğumuzda ben bir şeyden dolayı saçma bir tepki vermişim ve fark ettiğim de özür dilemek için yazdım. Ama daha üzerinden yirmi dört saat bile geçmeden bir şeyler oldu, anlayamadım."

"Ne gibi şeyler?"

"Yani bilmiyorum işte. Bana niye yazıyorsun, ben sana yanlışlıkla yazmıştım, devam ettirme gibisinden şeyler. Tanımadığım bir adamla arkadaş gibi konuşamam falan dedi."

"Red mi yedin şimdi anlamadım."

"Alperen ağzının ortasına bir tane çakacağım şimdi göreceksin reddi. Öyle sandığın gibi bir şey değil amına koyayım. Gayet arkadaşçıl şekilde konuşuyorduk ve bir sorun da yoktu yani. Söylediğim şeyden sonra bir anda soğuk girdi araya. Benim derdim o, benim yüzümden bozulup kızarıp bir şeyler düşünüyor kafasında. Beni biliyorsun ben böyle şeyleri sevmem. Birileri benim yüzümden tırnak ucu kadar bile negatif duygu hissetse ben deliriyorum."

Abimin Hattı l textingWhere stories live. Discover now