9. bölüm

5.8K 107 4
                                    

Ecrin Bozkurt
Simsiyah son model ,camları filimli oldukça lüks bir arabada Karan'la birlikte yola çıkmıştık bu sefer şoför koltuğunda Emir değil Karan vardı pür dikkat yola devam ederken ona bakmamak için camdan dışarıya baktım İstanbul çok güzel di, çok büyük bir şehirdi aynı filimlerde gördüğüm gibiydi dışarıyı hayran hayran seyrederken Karanın sesini duydum "İstanbul'u beğendin mi güzel mi" diye sorunca istemesemde ona döndüm güzelmiş fena değil deyip kestirip attım daha fazla onunla diyaloğa girmek istemiyordum hele uçakta beni öpmesi ,ona karşılık vermem aklıma geldikçe çıldırıyordum ne zannediyordu bir özür dilemeyle bana yaptıklarını unutacağımı mı asla bu çok beklerdi tekrar konuşması ile ona dönmek zorunda kaldım " yarım saate evde oluruz orayıda çok beğeneceksin en azından öyle tahmin ediyorum " fark etmez nede olsa ordada esaretim devam edecek ha Mardin ha İstanbul kaderim gene değişmeyecek nede olsa "bak Ecrin senden ne kadar özür dilesem ne söylesem fayda etmez biliyorum normal şartlarda birbirimizi severek evlenmedik ama bu demek olmuyor ki çabalamayacağız anlamına geleceğini tekrar birbirimize şans versek biliyorum birbirimizi sevmiyoruz ama en azından evli olduğumuz için bir şans daha hak etmiyormuyuz sence tekrar denesek olmazmı sıfırdan " demek gerçekleri öğrendin suçsuz olduğumu biliyorsun " evet öğrendim hemde kardeşim Mert'in ağzından duydum " ne tesadüfki bende ablamdan öğrendim ama bu demek olmuyorki seni affedeceğim seni asla affetmeyeceğim eğer beni dinleseydin biliyormusun seni tanımam için bir şansın olabilirdi belki o zaman sana şans verebilirdim ama bu saatten sonra olmaz sana şans veremem sen beni bitirdin ,beni öldürüp diri diri toprağa gömdün bu demek olmuyor ki evliliğimizi unutacağımı evli bir bayan olarak isteklerini gerçekleştireceğim ama daha fazlasınıda benden bekleme " sen ne dersen de ben mücadele etmekten vazgeçmeyeceğim senin aksine seni tanımak için ,seni sevmek için elimden geleni yapacağım " sanabaşarılar dilerim çünki tek taraflı bir mücadele olacak senin için aramızda ki konuşma sonlanır sonlanmaz kocaman bir evin önünde durduk ,kocaman iki demir kapının açılmasıyla Karan içeriye girdi kocaman bir malikaneyi andıran evin önünde bir sürü siyah takım elbiseli adam bize yol verdi Karan arabadan iner inmez bütün siyah giyimli adamlar el pençe bir şekilde kafaları yere eğik bir durumda ona selam verip hazır olda beklediler Karan benim tarafıma yönelip arabanın kapısını açıp benikucağına almaya çalıştığında tek yürüyebilirim gerek yok dediğimde Karan " Ecrin beni sinirlendirmek istemiyorsan karşı gelme" sendende zaten bu beklenirdi ne sanıyordum ki değişeceğini mi " aferin güzelime beni hemende çözmüşsün " bana güzelim deme ben senin hiçbir şeyin değilim " ne kadar ayıp biraz önce arabada karım olduğunu söylemiyormuydun ne kadar çabuk unuttun " lanet olsun senin karın olduğum için kendimden nefret ediyorum hay o dilime eşşek arısı sorsaydı da o lafı söylemez olsaydım Karan bana aldırış etmeden o kadar adamın içinde beni kucağına aldı evin kapısına doğru ilerlerken utancımdan kafamı Karanın boynuna gömdüm Karan ise bu durumdan oldukça memmundu evin kapısı açılır açılmaz bir kız" hoş geldiniz efendim " dediğinde Karan kıza" akşama hazır olsun " diye emir verip merdivenlere yöneldi tek tek merdivenleri çıktıktan sora bir odanın kapısını açıp beni içeriye soktu oda kocamandı burası herhalde Karanın yatak odasıydı Mardindeki odasından daha büyüktü ortada kocaman bir yatak  duvarda dev bir plazma televizyon, makyaj masası, oturmak için koltuklar vardı odanın içinde iki tane kapı vardı biri herhalde banyo diğeri ise giyinme odası idi ben etrafı incelerken Karan " beğendin mi burası artık bizim odamız ikimiz bu odayı paylaşacağız beğenmediğin birşey varsa değiştirebiliriz " açıkçası umrumda dahi değil ne yaparsan yap " Ecrin beni sinirlendirmekmi istiyorsun eğer bunu yaparsan açıkcası başarılıda oluyorsun sabrımı çok fena zorluyorsun inanki ben bu kadar sabırlı biri değilim " Karan bey sinirlendi mi ne kadar ayıp o benden özür dileyip ,şans dileyen Karan'a ne oldu bu kadar çabuk mu pes edecektin ne kadar ayıp " ya sabır " deyip " beni yatağa uzandırıp " neyse yaralara bakayım " gerek yok dinlenmek istiyorum lütfen beni yanlız bırakabilirmisin uyumak istiyorum akşam yemeğine kadar " peki öyle olsun ama benden kurtulduğunu sanıyorsan yanılıyorsun daha iş bitmedi " sen öyle san benim için bitti " göreceğiz karıcığım göreceğiz " dedikten sonra odadan çıkıp gitti açıkçası umrumda dahi değildi akşama kadar da olsa onu görmek istemiyordum birazda olsa onun etrafımda dolaşmasını istemiyordum ne sanıyordu onu hemen affedebileceğimi mi eğer öyle zannediyorsa yanılıyordu çok şükür o günleri hala unutmadım babam beni o idam sehpasına çıkarmış olabilirdi fakat o ise boynuma ilmeği geçirip ayağımın altındaki tabureyi çekip ölmeme sebep olmuştu son ölüm darbesi ise beni bitirip ,tüketen son ise masumiyetim olmuştu hala o olay gözlerimin önündeydi hafızamdan bir türlü silemiyordum fazla düşünmemeye çalışarak gözlerimi kapattım derin bir uykuya dalmak için kısa bir süre sonra uyandığımda akşam olduğunu gördüm yataktan doğrulup banyo diye tahmin ettiğim yere doğru ilerledim kapıyı açtığımda doğru tahmin ettiğimi anlayarak içeriye girdim banyoda en az yatak odası kadar genişti yatak odası gibi gri ,siyah ve beyaz tonlarıda banyoda hakimdi ortada kocaman bir jakuzi ,yan tarafında ise duşakabin bulunuyordu tuvalet ve lavabolar diğer taraftaydı daha fazla incelemeden üstümdekileri çıkarıp duşakabine girdim duşakabinin içinde erkek sampuanlarının yanı sıra kadın şampuanları, duş jelleride bulunmaktaydı bunu Karanın yaptığını anladım daha fazla düşünmeden yıkanmaya başladım saçlarımı, vücudumu bir güzel yıkandıktan sonra banyodan çıkıp beyaz bir havluya sarıldım saçlarımın nemini almak için ufak bir havlu ile saçlarımı sardım banyonun aynasından son kez kendime baktıktan sonra banyodan çıktım giyinme odasına girip dolapların kapağını açmaya başladım ilk açtığım dolapta Karan'a ait takım elbiseler bulunmaktaydı diğer tarafı açtığımda spor tarzı kıyafetleri bulunmaktaydı tam ümidimi kaybetmişken son kez bir kapağıda açtığımda bir bayan için bir sürü gece kıyafeti bulunmaktaydı dolabın diğer tarafını açtığımda ise normal spor ve klasik bayan kıyafetleri bulunmaktaydı hepside benim bedenime uygundu içlerinden düz sade elbise çıkarıp köşeye bıraktım çekmecelere baktığımda ise birbirinden cesur iç çamaşırları ve gecelikler bulunmaktaydı bu adam beni ne zannediyordu benim bunları gidebileceğim mi zannediyordu asla bunları giymezdim içlerinden en  usturuplu bir iç çamaşırını çıkarıp giyinmek için havlumu üzerimden çıkardım iç çamaşırlarımı giydiğimde tam üstümü giyinmek için kıyafetimi alacağım sırada Karanı karşımda gördüğümde donup kaldım o an neye uğradığımı şaşırdım bir süre kendime gelemedim kendime geldiğimde Karan çoktan yanıma gelmişti kararan gözlerle bana bakıyordu bir süre sonra " senin burda ne işin var çabuk çık burdan bu ne terbiyesizlik dediğimde tek hamlede beni kendi bedenine çekip kulağıma doğru eğilip " dikkat et söylediklerine karıcığım burası senin olduğun kadar benimde yatak odam unutma buraya üstümü değistirmeye gelmiştim bilseydim daha önce gelirdim bakıyorumda duş almışsın belki birlikte alırdık " asla bunu aklından dahi geçirme şimdi benden uzak dur onu iteklemeye çalıştığımda bir milim bile kıpırdamadı aksine beni daha çok bedenine hapsetti " nereye karıcığım beni böyle karşılıyıp bu hale getirdikten sonra gidebileceğini mi zannettin " sen ne diyorsun be ne seni karşılaması bunu kasten mi yaptığımı söylüyorsun eğer öyleyse dur sana söyleyeyim kendini bu kadar önemseme inan senin geleceğini bilseydim asla duşa girmezdim şimdi beni bırakırmısın giyinmek istiyorum " çok geç karıcığım belki bilerek yapmadın fakat ama artık seni bu saatten sonra bırakabileceğimi zannetmiyorum bu demek oluyor ki elimden kurtuluşun yok" sen ne dediğinin farkındamısın istemiyorum rahat bırak beni " yanlış cevap karıcığım birazdan merak etme sende benim kadar isteyeceksin " akşam yemeğine senin yüzünden geç kalacağız Allah'ın cezası bari bunu düşün " merak etme ben seni akşam yemeğine götürürüm şimdi işimize bakalım değilmi " derdemez dudaklarıma kapandı biliyordum ki bu saatten sonra kurtuluşum yoktu kafasına koyduğunu yapacağını çok iyi bir şekilde biliyordum.

ÇIKMAZIMDAKİ BOZKURT Where stories live. Discover now