arabella // taekook // omegaverse // texting

31-maybe hating you is the only way it doesn't hurt

nothing's new - rio romeo

🎀

aslında senaryo böyle değildi, bi anda değiştirme kararı aldım. Bakalım nasıl olmusss

🎀





Gözleri göğün mavisine dalmışken kuruyan dudaklarını bastırdı birbirine, aklından aynı sahneler geçip duruyordu.

Her şeyin böylesine güzel giderken tepetaklak oluşuna akıl erdiremiyordu bir türlü.

Pencerenin kenarında canlı renklerini yitirmek üzere olan ortancaya kaydı bakışları.

flashback (geçmişe dönüş)

"Böyle yapmaya devam edersen hiç uyuyamayacağız."

Jungkook, yanında uzanan bedenin kasıklarında hayali çizgiler çekerek ilerletiyordu arsız ama zarif parmaklarını.

"Uyumak isteyen kim?"

Dudakları çıplak bedenin boynunda gezinmeye başlamıştı şimdi de.

Kızgınlığın yeni dalgası vücudunu vurmaya hafiften başladığında kanının da kaynadığını hissediyordu.

"Taehyung..."

Taehyung bacağına sürtünmeye çalışan Omega'nın üzerine çıkmış, vücutlarını özellikle alt bedenlerini birbirine sürterek daha çok alevlendirmişti ateşi.

Jungkook bacaklarını daha çok aralayarak daha çok yer açtı ona çok güzel olduğunu hatırlatırcasına bakan adama. Ağzına dayanan parmakları büyük bir iştahla yaladı, bunu yaparken bir saniye olsun ayırmadı gözleri parmakların arsız sahibinden.

Islak parmaklar zaten ıslak olan deliğinden içeri sızdığında belini kıvırmaktan alamadı kendini. Buna karşılık kendininkine sürten ve halihazırda sert olan penisi avuçladı. Islak sesler, sık nefesler, tutku dolu bakışlar altında aklıselim kalamıyordu ikisi de. Jungkook onun gözlerinin içine bakarak kendi sıvılarıyla kaplı uzun parmakları yalayan alfanın cezbedici görüntüsüne dayanamadı daha fazla. Mızmızlanarak alt vücudunu onun alt vücuduna çarptırdı.

"Şımarık şey. Yine istediğini almak için hile yapıyorsun."

Jungkook sadece ona bakmaya devam ederken bacaklarını iyice açmıştı cevap olarak.

"İstediğimi yine aldım, ben zaten her zaman istediğimi alırım." demişti olanca arsızlığıyla Taehyung kavradığı penisini ıslak girişe sürterken.

"İstediğini vereceğim şımarık omegama, büyük bir zevkle hem de."

İçinde sertçe gidip gelen uzunluk tatlı noktasına her çarptığında kayıyordu baygın gözleri. Yüzünde memnun bir sırıtış vardı Jungkook'un. Halinden memnun olduğu belliydi. Kafasını başının altındaki yastığa iyice bastırarak üzerindeki bedenin omuzlarına geçirdi tırnaklarını.

"Tae, Taehyung..."

"Nasıl da sıkıyorsun içinde beni, her vurduğumda içine havai fişekler patlıyor kafamda. Hiç bırakmak istemiyorum bu sıcaklığı."

Altında zevkle kıvranıp duran omeganın aralık dudaklarını kavramış, sertçe çekiştirerek öpmeye başlamıştı alfa olan. Nefessiz kalmak ikisinin de umrunda değildi o an.

"Telefon, kimin telefonu?"

Jungkook zorlukla tamamlamıştı cümlesini.

"Boşver şimdi telefonu."