arabella // taekook // omegaverse // texting

42-let me let you go

when the party is over- billie eilish

kontrol edemedim;( ve yeniden düzenlenecek ⭐️





"Bak, görüyor musun? O çok güvendiğin adam kaç gün oldu yok ortalarda. Demek ki serveti daha önemliymiş."

Durmadan aynı şeyleri söyleyip duran adamı dinlemek midesini bulandırıyordu artık.

"Taehyung öyle biri değil, kendinle karıştırma."

"Eminim senin yerine Jaesung olsaydı çoktan gelmişti."

Dişlerini sıkarak sakinleşmeye çalışıyordu Jungkook, ellerinin ve ayaklarının bağlı olması yetmez gibi bir de bu adamı dinlemek zorundaydı.

Ayakları da Sungyeon'un kasıklarına sert bir tekme geçirene değin açıkta olsa da hıncını alamayan Sungyeon kuyruk acısıyla ayaklarını da bağlamıştı.

Jungkook ağrıyan başını kaldırdığında rutubetli deponun onlara en uzak köşesinde bir gölge görmüş, bu gölgenin sahibi yaklaştıkça içi içine sığmaz olmuştu.

Üzeri paramparça, yüzü yara bere içindeydi Taehyung'un. Buna rağmen Kararlı ifadesi ile parlıyordu yüzü.

Arkasına aniden dönen Sungyeon, Taehyung'u görür görmez silahına sarılmıştı.

Taehyung da elindeki silahı daha sıkı kavramıştı. İkisi de birbirine nisan almış vaziyetteydi.

"Nasıl buldun beni? Yaklaşma!"

Dışarıdaki onca adamını nasıl aştığını merak ediyordu, bunu şimdilik bir kenara bırakıp "Aslında iyi oldu gelmen, sevgilinin ve çocuğunun sonunu görmen daha çok işime gelir. Başta amacım seni öldürmekti ama senin de yaşadıklarımı yaşaman gerek." demişti.

Silahı Jungkook'a doğrultmuştu bu sefer.

"Sungyeon, aptallık etmeyi bırak artık sikik herif. Kuruntularını al ve siktir git artık! Ben ve Jaesung diye bir şey yok! Sok bunu kalın kafana! Jungkook'a zarar vermeye kalk bak nasıl kırıyorum her bir el kemiğini!"

Sungyeon beklemediği anda sırtına binen yükle inledi, Taehyung'un adamlarından biri onu gafil avlamıştı. Araya Taehyung da girmiş, silahı almaya çalışmıştı elinden. Bir hışımla çektiği silahla ateş etmişti Sungyeon.

"Taehyung!"

Taehyung'un adamı kanlar içinde yerde uzanıyordu şimdi.

Bu sefer ikisi arasında kıyasıya bir mücadele başlamıştı. Jungkook nefesini tutmuş, kalbi ağzında atarken onlara bakıyordu.

Sert çekişmenin ortasında Taehyung'un silahından kurtulmuştu gözü dönmüş adam.

Taehyung kendine doğrultulan silahtan kurtulmak için büyük bir çaba veriyordu.

Taehyung üzerine çıkan kalıplı adamı olanca gücüyle itiyordu. Anlık zayıflığından faydalanarak üstünlük kazanmayı başarmış ve üste çıkmıştı bu defa. Bileklerinden  kavradığı adamın elinden almaya çalışıyordu silahı

Silahı tüm gücünü harcayarak Sungyeon'a  döndürmüş, ama namlunun onu bulması çok uzun sürmemişti. Böyle devam eden birkaç dakikanın ardından silah yeniden bu defa iki kere patlamıştı.

Jungkook ipler yokmuşçasına ileri atmıştı kendini.

"Taehyung!"

Taehyung'un sapasağlam ayaklandığını gördüğünde gözyaşları dökülüvermişti sessizce. Omzuna yakın yerdeki kanı görmesiyle nefesini tuttu.