-2-

166 28 21
                                    

Hoseok korkuyla çığlık atmış, ağrıyan karnını tutarak yatağın öbür ucuna kaymıştı, çığlığa uyanan beyaz tenli adam ise uyku sersemi şaşkınlıkla ona bakıyordu.

Esnedi, minik pembe dudaklarını yalayıp doğruldu. Üzerinde bir şey yoktu ve hafif kaslı beyaz vücudu gözler önüne seçilmişti.

Kaslı kollarını korkuyla onu süzen esmere uzatıp kalın, pütürlü sesiyle mırıldandı.

"Güzelim? Sorun nedir? Kabus mu gördün?"

Hoseok iyice ona yaklaşan adamla yataktan kalkmak istemiş, karnındaki ağrının artmasıyla gözlerini aşağı indirip kocaman göbeğini görmüştü.

İkinci bir çığlık atarak ağlamaya başladı.

"Bu da ne! Karnım niye bu kadar büyük? Niye ağrıyor"

Hıçkıra hıçkıra ağlayan Hoseok ile beyaz tenli kendine gelmiş, hızlıca yanına yaklaşıp kollarını ona sardı, saçlarını öptü.

"Güzelim, sancın mı var?"

Elini karnına koydu, yavaşça okşadı, onun okşamasıyla karnındaki ağrı birazda olsa azalmış, olayları kavramaya çalışıyordu Hoseok.

"Sen kimsin..."

Karnında gezinen elin yavaşça durmasıyla sancısı tekrar başlamış, elini hareket etsin diye beyaz damarlı elin üzerine koyup hareket ettirdi Hoseok.

"Hoseok, dalga mı geçiyorsun bebeğim?"

Hıçkırdı, çaresizlik ve kafa karışıklığı ile tekrar ağlamaya başladı.

"Sen kimsin? Karnım niye büyük? Burası neresi?!"

İki eliyle gözlerini kapatıp ağlamaya başladı.

//Şuan anlatımım biraz kötü olabilir çünkü tam olarak nasıl bir teknik kullanacağıma karar vermedim, af görün lütfen. Sizi seviyorum!

Paralel evrenWhere stories live. Discover now