-9-

112 20 20
                                    

Yatakta yatmış, bir eli karnında tavanı izleyerek düşünüyordu Hoseok.
İçinden bir his bu güzel rüyanın sonuna geldiğini söylüyordu.

Dönünce nasıl yaşayacaktı ki? Ne beş kuruş parası, ne onu seven bir ailesi vardı. Tek arkadaşları Jimin ve Taehyung da hayatın yoğun temposunda belki onun varlığını bile unutmuştu.

Düşündü, burada da pek bir paraları yoktu, yine de birbirlerine sahiptiler, bu onlara yaşamak için bir sebep veriyordu.

"Keşke Yoongiyi de peşimde götürebilsem"
Fark etmeden düşündüklerini sesli bir şekilde dile getirdiği sırada yatağın yanındaki kısım çöktü, minik dudaklar önce karnına bir öpücük bırakıp kocaman elini karnına koyup okşamaya başladı. Yumuşak saçları omzuna yaslandığında huylanarak kafasını çekmeye çalıştı Hoseok, gülerek sevdiğinin yanağına öpücük kondurdu Yoongi.

"Nereye götürmek istiyorsun bakalım beni minik bebeğim?"

Gülümseyerek bir elini karnına, bir elini Yoongi'nin saçlarına koydu, yavaşça okşadı Hoseok.

"Rüyalarıma, orada bile ayrılmak istemiyorum senden"

Gülümseyerek sevdiğinin bedenine birkaç öpücük bıraktı Yoongi, gözlerini kapatmadan önce dudaklarına son, yumuşak bir öpücük daha bıraktı.

"İyi geceler güzelim, rüyalarda buluşalım"

"İyi geceler sevgilim..."

Yoongi'nin kokusunu derince içine çekip gözlerini kapattı Hoseok, vücudunda hissettiği karıncalanma, hissizlik ile gözlerini yavaşça açtığında eski, küçük odasındaydı.

Ne şiş bir karnı, ne güzel kokulu Yoongisi vardı yanında.

Gittiği gibi gelmişti, bütün oda geceden dolayı karanlıktı, dudaklarından bir hıçkırık firar etti.

Her güzel şeyin bir sonu vardır değil mi?

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 17 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Paralel evrenWhere stories live. Discover now