17. Bölüm

1.6K 84 47
                                    

Umarım beğenirsiniz yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınnn 😽😽

İyi okumalarr...
.
.
.
.
.
.
.
.

Alev ve Mert yaklaşık yarım saat sonra gelmişlerdi. Barlası uyutup bütün olanları ikisinede anlatmıştık. Kaan yoktu. O bana Mertten daha çok sinirliydi. Haklıydı da, bir şey diyemezdim.

Mert gittikten sonra Alevde uyumak için odasına çıkmıştı. Biz de odamıza gitmiştik. "Yoruldun bütün gün uyu artık. Dinlenmen gerekiyo" dedi Ateş barlası yatırırken. "Uykum geldi zaten" dedim kafasını salladı. Yatağın içine girdiğimde o hala barlasa bakıyordu. "Gelmeyecek misin?" Diye sordum.

Bana döndü "Yok. Uyu sen" Dedi. Yüzüm düştü "Neden? Sen de yorgunsun" Dedim "Yorgunum" dedi "Kanepede uyuyacağım yat hadi" dedi. kalkıp yanımdan yastığını alırken bileğini tuttum "Kızgın mısın hala" kafasını hayır anlamında salladı. "Kızgın değilim. Kırgınım. Bilerek yapmadığını biliyorum ama kendime gelmem gerekiyor kardelen. Öyle düşündüğün gibi sadece içip içip bir yerlerde sızmadım yada sigara içip bana gelmeni beklemedim. Zor bi süreçti. Bitmişti benim için hayat. O yüzden biraz zamana ihtiyacım var"

O konuşurken benim gözlerim dolmuştu. Yavaşça kolunu bırakıp kafamı salladım. Hiç bir şey demedim. Işığı kapattı ve kanepeye gidip uzandı. "İyi geceler" dedi. "Sanada" dedim kısık bi sesle yatağa gömdüm kendimi.

Uykuyla uyanıklık arasında yatağın diğer ucunda bi baskı hissettim. Bi süre sonra belime dolanan el ile sırtım Ateşin geldiğini anladım. Belimden tutup sırtımı göğsüne yasladı. Yavaşça ona dödüm gözlerim kapalıydı ama bu kokuyu nerde duysam tanırdım. "Ateş?" Dedim eliyle saçlarımı okşayıp aradına bi öpücük bıraktı "Geldim güzelim. Burdayım" dedi fısıldayarak. Sıcak dudaklarını alnıma bastırdı.

❄️

Sabah uyandığımda Ateş yanımda yoktu. Boş boş tavana bakarken odadaki banyonun kapısı açıldı. Ateş saçları ıslak altında siyah eşofman ve üstü çıklap bi şekilde karşımda duruyordu. Elindeki havluyla saçlarını kurularken beni görünce gülümsedi. "Günaydın" dedi.

Gözlerim karın kasları altın hareleri arasında gidip gelirken kafamı salladım "Günaydın" dedim. Bu halime güldü. "Dinlenebildin mi?" Diye sordu. Kafamı salladım yeniden "Sen?" Dedim "Aşık olduğum kadın göğsümde uyurken tek yatırım şey onu izleyip kokusunu içime çekmekti ve inan ne yaparsam yapıyım bu kadar dinç olamazdım" dedi.

Sözleri beni gülümsetirken o göz kırpıp huysuzlanmaya başlayan Barlasın yanına gitti. "Aslanım uyanmış" dedi Barlası kucağına alırken. "İlk önce dışarıya çıkıp gerekli eşyaları alırız gelince de banyo yaptırırız" dedi bana bakarak. "Tamam ama sen önce git üstünü giyin hasta olacaksın" dedim.

"Ya sen ona 'gözlerimi kaslarından alamıyorum' desene" dedi pis pis sırıtarak. "Yoo ne alaka dikkatimi bile çekmedi" dedim "Deminden beri gözlerin üstümde olmasa belki inanabilirdim" dedi. "Ugraşamam seninle Ateş" ayağa kalkıp banyoya doğru giderken önümü kesti. Tek eliyle barlası tutarken diğer eli belimi sardı bedenim onunkine değiyordu yanağını yanağıma sürttü "kızardın mı sanki?" Dedi fıltıyla. Gözlerimi yumdum. "Ateş çekil" dedim zar zor.

Yanağıma bi öpücük bırakıp biraz geri çıktı. Terlemeye başlamıştım. "Ben bi duş alıcam hemen çıkarım" dedim ona dönmeden. Tam banyonun kapısındayken "İstersen yardımcı olabilirim" dedi. Yutkundum. Kulaklarıma kadar kızardığıma emindim "Ateş" dedim uyarıcı bi sesle "Söyle karımm" dedi uzatarak. "Canımı sıkma Barlasa dikkat et" dedim zar zor.

Ateş parçasıWhere stories live. Discover now