15. Bölüm

47 5 0
                                    

  

                              "DÖVMELER"

İYİ OKUMALAR❤️

Yere çöktüğümde hâlâ ağlıyordum kafamı kaldırıp Bora ya baktığımda bana bakıyordu önce yüzü asık olsada şu an mutlu görünüyordu.

"O ö- ölmedi değil mi? Şaka yapmıyorsun değil mi?"

"Defne sana yaşıyor dedim öldü demedim. Hadi kalk yanına gidelim." dedi başımı aşağı yukarı salladım, yalpalayarak ayağa kalktım ağlamaktan güçsüz düşmüştüm başım dönüyordu dengemi sağlayamadığım için düşecek gibi oldum Allah'tan Eftelya yanımdaydı ona tutundum ve dengemi sağladığım gibi hızlı adımlarla şifahanenin kapısından içeriye  girdim.

Alparslan hâlâ uyanmamıştı, hızla yanına gittim elini sıkıca tuttum öptüm, sonrasında ona sarıldım. Başımı kaldırıp yüzüne baktım ve elimle onun yüzünü tuttum. Gözlerimden yaşlar firar ediyorlardı en son bir damla tam Alparslan'nın yanağına düştü tekrar ona sarıldım ama şifacı gelip benim omuzlarımdan tutup geriye çekti. Onun arkasına baktığımda Bora ve Eftelya da içeriye girmişlerdi hiç fark etmemiştim ardından gözlerimi tekrar şifacıya çevirdim. Bana birşeyler söyledi ama anlamadım Bora ya baktığımda bana   şifacının söylediği sözleri çevirdi.

"Defne şifacı diyor ki fazla yaklaşmasın yarası henüz daha iyileşmedi" ben onlara aldırış etmeden Alparslan'a döndüm ve eğilip dudaklarına çok hafif bir öpücük bıraktım ve geri çekildim.

                                      ***

Aradan bir hafta geçti Alparslan hâlâ uyanmamıştı evdeydik yarasına hergün pansuman yapıyordum. Bir an olsun başından ayrılımamıştım.

Seni çok özledim bebeğim lütfen uyan artık!

Ben Alparslan'nın yanında oturmuş onu izliyordum ardından kapı çaldı. Kim geldi acaba?

Alparslan'nın yanından kalkıp aşağıya indim kapının dürbününden baktığımda Eftelya ve Bora olduğunu gördüm ve kapıyı açtım. Kapıyı açar açmaz Eftelya'nın sorduğu soru şu oldu.

"Defne iyimisin bu halin ne?"

"İyiyim ne varmış halimde?"

"Kızım yorgunluktan bitkin düşmüşsün gözlerinin altı mosmor olmuş. Hiç uyumadın mı?" dedi Eftelya ona baktığımda başımı onaylar şekilde salladım.

"Uyuyamadım Eftelya Alparslan'nın başında bekliyordum belki uyanır birşeye ihtiyacı olur diye uyumadım." dedim. "Ama o uyanmadı ne zaman uyanacak onu çok özledim."

"Defne uyanıcak merak etme bugün yada yarın uyanacaktır."

"Umarım bir an önce uyanır."

"Bu arada yarası nasıl oldu iyileşti  mi?"

"Evet iyileşti yarasının kapanmasına daha var ama yinede iyi" dedim gülümseyerek Eftelya beni önce bir süzdü sonra da,

"Defne sen yemek yedin mi?" dedi bir anda ben sadece gözlerimi kaçırmakla yetindim.

"Off Defne neden yemek yemedin? Alparslan eğer bu durumda olmasaydı şimdi sana çoktan kızmıştı!"

"Biliyorum ama o bu haldeyken ben yemek yiyemezdim beni tanıyorsun Eftelya!"

"Biliyorum. Zaten bitkin düştünse ya yemek yememişsindir yada hiç gözünü bile kırpmadan gece oturmuşsundur" dedi sonra mutfağa gidip bakınmaya başladı. Bende olduğum yerde durup arkasından bağırdım.

Her An Her ŞeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin