-38- "Ben sen yapınca hoşlanıyorum."

23.4K 1.1K 243
                                    

Çağkan'dan
Birkaç dakika önce

Kapıda duruyordum. Ben bunu size niye açıklıyorum? İzlemem gereken bir şey var. Tamam susun.

"Ah hayır!"

Ekin'e ne oluyor? "Hayır," demesinden onun için hayırlı bir şey olmadığını anlamış bulunmaktayım. Oha İdil yere düştü! Seni s*kerim küçük kız.

Hemen İdil'in yanına gittim. O sırada Ekin de beni izliyordu. İdil'in bilincinin kapalı olduğunu fark edince ayağa kalkıp Ekin'i duvara yapıştırdım.

Ah, birini duvara yapıştırmayı ne çok özlemişim.

"Neler oluyor? İlk İdil sonra sen! Niye ikiniz de beni duvarın yanına çekiyorsunuz?!"

"Seninle birkaç şey konuşmalıyım. Birincisi, o mesajda söylenilen her şey yalandı. Zaten tek cümleydi ama çaktırma. Senden hoşlandığım falan yok. Senden kim hoşlanır? İkincisi, Asya'ya yaptıklarını duydum. Asya'yı aslında severdim. Eskiden benim iyi arkadaşımdı. Ne kadar saf olursa olsun. Sonradan değişti. Ben bunu çok sorgulamıştım ama bana hiç anlatmamıştı. Kendi yaptıklarını yapmamalıydı o da yanlış fakat onu bu hale getiren sensen veya bu olayda parmağın varsa biraz oturup düşünmen lazım. Sen iyi biri değilsin. Sana o mesajı attığı için İdil'e kızgınım. Yeni bölüm yazmadığı için yazar İdil'e de kızgınım. Sen kimsin de okuyucuları bekletiyorsun kızım?! Bak Ekin, bizi rahat bırak. Kendine sevgili mi yapıyorsun yap -hipnozla veya değil- ve çek git buralardan. İdil benim her şeyim ve ona bir daha dokunursan seni doğduğuna pişman ederim."

Çağkan kaçar.

İdil'den

Merhaba sevgili İdilieberlar. Ben içine yazar kaçmış bir İdil'im. Onun sesinden konuşuyorum. Zira kendisi bölümün sonuna açıklama yazmak ve küfür yemek istemiyor. Çünkü kendisi tok. Yine çok komiğim. Komik olan benim yazar değil. O mal. Bir türlü Ekin'i öldüremedi gerzek. Kaç kere dedim bırak şunun kafasını mermere çarpayım diye ama o bana mısın demedi. Onun yerine Çağkan gördü Ekin'in işini. Neymiş kurgu böyleymiş. Ben sap mıyım burada? Ben döveyim. Çağkan'ın kasları var sadece bir kere.

Konudan uzaklaşmadan İdil -yazar olan- sizlerden özür dilemekte ve biraz sabır göstermenizi beklemekte. Çünkü kendisi yazın evde kös kös oturmuyor, bölüm yazacak zamanı yok. O yüzden yaz tatilinde pek bölüm göremeyeceksiniz kurguyu-ben-yaparım İdil'den.

Bir deee sonunda Ekin gitti. Woop woop! Çok şükür. Çağkan yaptı ama ona da şükretmek lazım. Her zaman ben mi kimseleri döveceğim? Evet öyle. İdil duy beni.

Bu kadar yazarın ağzı olma sefası yeter. Ben hayata dönüyorum İdil.

Olur tatlım.

İço?

İço benim salak.

İço?

İç sesin benim, İdil. Seni ben yönlendiriyorum. İçinden sesler duyanlara şizofren denir güzelim. Ben yazar olduğum için beni duyman tamamen sağlıklı çünkü ben senin içindeyim.

Anlamadım ama neyse.

Anlamana gerek yok. Ben İço'yum. İç sesin benim. Sana bazı şeyleri hatırlatırım, seninle dalaşırım, sana sataşırım. Bu benim. Bir süreliğine beni duyamayacaksın. Hoşçakal.

Nasıl seni duyamayacağım? İço! İç- aman İdil! Nereye gidiyorsun? Açıklama yapmadan!

*Aradığınız numaraya ulaşılamamaktadır. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.*

ÜABMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin