♧ZincirBozan ♡ 5. Bölüm - Dilin Yalın Hali♧

195 21 1
                                    

Adımlarım karanlıklar lordumun salonuna doğru giderken yaşadığım tuhaf durumdan sonra hala kafamı toparlayamamıştım. Onu incittiğimi biliyordum ama canını yakacak kadar incittiğimi düşünememiştim. Kerim karısını kaybetmişti ve belli ki bu durumu hala atlatamamıştı. Belki de çok yakın bir zamanda olmuştu bu ve ben de kapanmayan , acısı henüz taze olan bir yarayı kanatmıştım. Bazen kendime ölesiye kızıyordum. Annannem hep bana; kime ne söylediğine dikkat et kızım. Ulu orta konuşma derdi hep. Bugün kesinlikle anneannemin ne kadar haklı olduğunu anlamıştım. Göz ucuyla arkama doğru baktığımda sessizce beni takip ettiğini farkettim. Kafam darmadağınıkken içerde beni bekleyen koca bir Karadağlar sorunu vardı ne yazık ki. Ne kadar cesur olmaya çalışsam da babamın şuan öfke nöbetini kaldırabilecek durumda olduğumu pek zannetmiyordum. Az önce o kotamı Karanlıklar Lordumla fazlasıyla doldurmuştum zaten. Yine bana oda cezası verir miydi acaba? ' Oda cezası alırsan şükür namazı kıl küçük aptal. ' En olmadık zamanlarda beni delirten iç sesime kızsam da bu defa kesinlikle haklı gibi görünüyordu. Bıkkınlıkla tuttuğum nefesimi saldığımda beni neyin beklediğinden habersiz salona adım attım.

Kesinlikle beklediğim bu değildi. Amcam , babam , Kadir Amca ve tabi ki olmazsa olmazımız asalak playboy. Bu defa kesinlikle başım fena halde dertteydi. Beni ilk fark eden babamın , yüzüme onun kızı olduğum için utanırcasına bakması az önce duyduğum bütün endişe ve korku kırıntılarını alıp götürmüştü.

Annesizliğin verdiği eksik yanım yetmezmiş gibi yıllarca babamın şevkatinden mahrum büyümek belki de şuan olduğum kız haline getirmişti beni. Beni pahalı bir oyuncağı gibi görmesi, bana bir insan değilde ilerde işine yaradığında kullanacağı bir eşya gibi bakması beni bu hale getirmişti hiç şüphesiz. Ben bütün dikkatimi babama vermişken odayı aniden dolduran zehir gibi sesiyle aptal Selim'in üzerime geldiğini farketmemiştim.

"Sen varya bittin kızım. Hayatını söndüreceğim lan senin. Seni baş belası küçük fare. " Köpük saça saça bana zehrini kusması hiç de beklemediğim bir davranış değildi benim için. Beklemediğim , karanlıklar lordumun beni korumasıydı. Hem de ben az önce onun canını yakmışken. Selim'e midemi bulandıran bir böcek gibi baktım. Bu hayatta karşımda öfkeyle beni süzen adamdan başka kimseden bu kadar iğrenmiyordum. Bu adamın bende yarattığı bu his neydi, nedenbu kadar tiksiniyordum bilmiyorum ondan ama sanırım başıma geleceklerin sebebinin o olacağını ben o anda bilmesem de hislerim beni ta o zamandan uyarıyordu.

"Bana bak delikanlı. Benim evimde , benim misafirim olan ve kadın olan birine bu şekilde davranamazsın. "

Dişlerinin arasından tıslarcasına bu kelimeleri söyledikten sonra beni arkasına alıp Selim'in önüne geçmesi beni inanılmaz bir şoka sokmuştu.

"Sen bu işe karışma Pozatlı. "

Hızla kafamı babamdan yana çevirdiğimde bu kez kızgın bakışlarının hedefi ben değildim. Odaklanmışcasına baktığı tek kişi Kerim'di. O ise babama bakma gereği bile duymuyordu. Hala keskin bakışlarını Selim'e kilitlemişti. Ellerim sırtında olduğu için ve bu kadar yakın olduğumdan dolayı babamın sesini duyar duymaz kasıldığını hissettim. Bunun korkudan olmadığını onu tanıdığım o kısacık zamanda anlamıştım. Kerim kimseden korkacak bir adam değildi. O babamı sevmiyordu. Bunun şaşkınlığını yaşarken onlar hala tartışmaya devam ediyordu.

" Senin yapman gereken şeyi ben yapıyorum diye mi bu öfken Resul Karadağ ? " Bu sözleri söylerken bile bir an olsun babamdan tarafa bakmamıştı. O an anlamıştım ki babamla arasında benim düşündüğümden daha da derin bir şeyler vardı. Babamın yüzüne baktığımda yanaklarının hafif dalgalandığını farkettim. Bu kesinlikle onun dişlerini sıktığının göstergesiydi. " Kızımı bu pisliğin içine sürükleme Pozatlı. " Sesi keskin bir bıçak uçu gibi sivri ve tehlikeliydi. Kerim ise hafif bir alayla karşılık verdi. "Bu tür hareketler senden beklenir Karadağ. " Onlar birbirleriyle atışırken ben heyecanlı bir maç izler gibi bir o tarafa bir bu tarafa kafamı çeviriyordum. " Madem ki sen bu tür hareketlerde bulunmazsın. Benim kızımın senin evinde ne işi var ? " Babamın öfkesi giderek bariz bir şekilde artıyordu. Sonra şimdiye kadar düşünmediğim bir gerçeği fark ettim. Beni nasıl bulmuşlardı? Kerimin evinde olabileceğimi tahmin etmiş olamazlardı çünkü onu tanıdığımı bilmiyorlardı ki. Peki nasıl? O anda daha fazla bu elektirik yüklü ortama dayanamayıp araya girdim. Beni nasıl buldukları ile ilgili merakımı nasılsa daha sonra giderirdim. " Ben buraya kendi isteğimle geldim baba. Kerim Bey'in bu olayda tek suçu yolda karşılaştığı birine yardımcı olması. " Küçük bir yalandan kimse ölmezdi dimi ? Babamın öfkeyle kafasını bana çevirmesi bu söylediğimin onun öfkeden daha da delirmesine sebep olmuştu. Sanki daha fazla kızması mümkünmüş gibi. Diğer taraftan Kerim'in şaşkınca bana bakması bu durumu daha da karmaşık bir hale sokuyordu. Onaylamazca kafasını iki yana sallayıp tekrar bakışlarını benden kaçırması hala bana öfkeli olduğunun bir kanıtıydı. Nereden bilebilirdim ki derin bir acısı olduğunu. Neden bugün herkes bana öfkeliydi?

ZİNCİRBOZANWhere stories live. Discover now