Bölüm 1 | Sen Gerçeksin

1.5K 149 96
                                    

Şelalenin huzur verici sesi ağaçlara çarparak tüm ormana yayılıyordu. Kuş cıvıldamaları, ağaçların rüzgâr estikçe çıkardığı sesler ve etrafta uçuşan rengârenk kelebekler ile ormana sakin bir hava hâkimdi.

Şelalenin bulunduğu kısımda derinlerden gelmiş, bin bir türlü ve birçok renkte olan balıklar ile yaşayan bir misafir bulunuyordu. Üst tarafı tam bir insan vücudu gibi görünen ama alt tarafında bacak yerine, mavinin en görkemli tonunda, parlak pullarla kaplı uzun bir kuyruğu olan bu deniz erkeğine doğadaki tüm canlılar alışmışlardı.

Pek çok insan, denizkızlarının veya deniz erkeklerinin çirkin, lanetli olduklarını söyleseler de, Kyungsoo öyle değildi. O, çoğu denizkızından güzeldi ve şimdiye kadar hiçbir uğursuzluğuyla veya lanetli olduğu anlarla karşılamamıştı.

Bir krallıktan gelmiyordu veya saraylarda yaşadığı bir hayatı yoktu. O, sadece derinlerdeki hayattan sıkılmış ve merak ettiği ortamı solumak için biraz daha yükseklere çıkmıştı. Buralarda sesi ile tanınmış, güzelliği ile pek çok hayvanı mest etmişti.

Kyungsoo, şelalenin akarken oluşturduğu melodiye mırıldanarak eşlik etti. Mırıldanmaları şarkıya dönüştü ve sözler ağzından döküldü.

"Parlaklık seninle beraber yok oluyor..."

Söylemeye devam ettikçe etrafında pek çok balığın yüzdüğünü ve su içmekte olan geyiğin kafasını sudan kaldırıp onu dinlediğini fark etti. Yüzüne bir gülümseme oturttu ve şarkının son sözlerinin ağzından fısıltı gibi çıkmasına izin verdi.

"Bu acı dolu gece sessizce bitiyor..."

Kyungsoo şarkıyı bitirdikten sonra duyduğu alkış sesi ile irkilmişti. Hayvanların arasında fark etmediği gizli bir izleyicisi, onu alkışlıyordu.

Kyungsoo sadece, "S-sen..." diyebilmişti. Yüzünü dikkatlice inceledi fakat bu adamı daha önce ormanda görmediğine emindi. Kendini toparladı ve devam etti, "Sen de kimsin?" Korkusu sesine yansımadığı için Kyungsoo içten içe gururlandı.

"Araştırma yapıyordum. Sesler duyunca bu tarafa doğru geldim." dedi bacakları olan. Kyungsoo suyun içinde olduğu için kuyruğu onun tarafından fark edilmemişti.

"Neyi araştırıyorsun?" merakla sordu Kyungsoo.

Bacakları olan sır veriyormuşçasına, suyun içinde ki Kyungsoo'ya doğru eğildi ve fısıldadı. "Denizkızlarını." dedi.

Kyungsoo'nun gözleri olduğundan daha çok büyüdü ve duyduğu şey ile titrediğini hissetti.

"N-ne? Deniz... kızı mı?" Cümlesini toparlayamamıştı. Titremesi sesine yansımış ve kendisine lanet okumasına sebep olmuştu.

Bu zamana kadar kendi cinsinden olanlar çift bacaklılardan hep kaçmış, derinliklerin yukarısına çıkmamışlardı. İnsanlar, sadece kendi iyiliklerini düşünen bencil yaratıklardı. Yıllarca Kyungsoo gibilerin soylarını bulmaya çalışmış, hiçbir zararları dokunmadığı halde onları yok etmek istemişlerdi. Bu suların altındaki bir efsaneydi. Kyungsoo ve diğerleri buna inanır, onlarla karşı karşıya gelmekten kaçınırlardı.

Kyungsoo suyun üzerine çıktığından beri karşılaştığı tüm insanlardan kaçmıştı. Diğerleri onu fark etmeden suyun altına gizlenirdi ve onlar gidene kadar su yüzeyine çıkmazdı. Bu sefer tamamen dikkatsizliğine denk gelmiş ve yakalanmıştı.

"Denizkızlarına inanır mısın?" dedi Jongin aldırmadan.

Jongin daha çok küçükken izlediği denizkızı filminden çok etkilenmişti. Ve yıllarını onlara adamıştı. İnanıyordu, bunca yıldır araştırdığı şeylerin doğruluğuna inanıyordu.

Mermasoo Where stories live. Discover now