Bölüm 4 | Utanıyorum

798 102 87
                                    

Yıldızlar; gaz ve toz bulutlarının birbirine sıkışmasından başka bir şey değillerdi. Dileklerimizi gerçekleştiremezlerdi. Buna rağmen her yıldız kaydığında onlara bakar ve içimizden geçirdiklerimizi dilerdik. Gerçekleşmeyeceğini bilsek de dilerdik.

***

Luhan ve Sehun'un araba yolculukları çok sessiz geçmişti. Luhan'ın evinin önüne geldiklerinde Sehun arabayı durdurdu. Luhan arabadan inmek için emniyet kemerini açmaya çalıştı ama bir türlü beceremedi. Sehun, Luhan'a doğru yaklaştı ve bilinçli olarak hafifçe diğerinin kendi kokusunu alabileceği kadar eğildi.

Luhan'ın eli emniyet kilidinin üzerinde kalmıştı. Şaşkınlığı ile koltuğa daha çok sindi. Sehun, geyik suratlının elini kendi elinin arasına aldı ve emniyet kilidinin üzerinden çekti. Luhan'ın kalbi teklemişti. Sehun fark ettirmeden yarım ağız sırıttı ve kolaylıkla Luhan'ı emniyet kemerinden kurtardı. Daha sonra geriye çekilerek Luhan'ın arabadan çıkmasını bekledi.

Luhan kapıyı açtı ve kendini hızla dışarıya attı. Gecenin soğu tenine çarpınca üzerindeki Sehun'un hırkasına daha çok sarıldı. Sehun onun üşüdüğünü fark ettiğinde arabadan indi. Yanına yaklaştı, bir kolunu Luhan'ın beline doladı.

Luhan aniden gelen sıcaklık ile afallasa da sesini çıkarmadı. Kendi bedenini diğerinin bedenine yasladı. Sehun'un sıcaklığı ile kendini ısıtmaya çalıştı. Gerçi onunla bu kadar yakın olduğunda ister istemez ortam sıcaklaşmıştı.

Evin kapısına kadar yaklaştılar, Luhan cebinden anahtarı çıkardı ve uygun olan anahtar ile kapıyı açtı. Sehun'dan ayrılarak evin içine girdi. Yüzü hafif kızarmıştı. Sehun gülmemek için yanak içlerini ısırdı.

"Teşekkür ederim." dedi Luhan. "Buraya kadar gelmek zorunda değildin fakat beni bırakmak için geldin."

"Üşütmemen için..." dedi Sehun.

"İyi geceler Sehun-ah." dedi.

"İyi geceler Luhan. Sıcak duş almayı unutma." dedi ve arkasını dönüp arabasına doğru ilerledi. Arabasının kapısını açarken, eve doğru baktı ve hâlâ kendisini bekleyen Luhan'ı gördü. "Gir içeriye." dedi.

"Peki. Görüşürüz." dedi Luhan. Son kelimeden sonra elini salladı.

Sehun, "Görüşürüz." dedi ve arabasına binip bütün gün olanları düşünerek kendi evlerine doğru sürdü.

***

Güneş ışınları ağaç yapraklarının arasından geçip suya yansıdığında ilk uyanan Kyungsoo olmuştu. Kyungsoo temiz havayı ciğerlerine doldurarak gözlerini yeni gün için açmıştı.

Jongin, Kyungsoo'nun yanında uyumasa bile, onun varlığı sayesinde bütün gece güzel bir uyku çekmişti. Kim bilir, gerçekten yanında uyusaydı ne kadar huzurlu bir uyku çekerdi. Yine de yalnız olmadığının bilincinde olarak uyanmak iyi hissettirmişti.

Kyungsoo her zaman bacaklarının olmamasından şikayet ederdi. Tamam, kuyruklu oluşunu kabul ediyordu. Ödüllendirilmiş olduğu gerçeğini de artık kabullenmişti. Fakat şimdi bacakları olsaydı, diğerleri gibi kısıtlı olmadan gezebilseydi, kendi evinde yaşayıp, mutfakta şarkı söyleyerek yemek yapabilseydi kötü mü olurdu?

Kyungsoo, Jongin uyanmadan önce ona kahvaltı hazırlayabilmeyi isterdi. Hatta, her ne kadar klişe olsa da kahvaltı hazırlarken, Jongin'in arkadan gelip kendi beline sarılmasını ve sıcak nefesini kendi ensesinde hissetmeyi isterdi. Bunları yaşayamayacağını bilmek Kyungsoo'yu üzüyordu.

Mermasoo Where stories live. Discover now