2'nci büyük buluşma

1.6K 111 141
                                    

Kerem, çıkardığı kolye'yi  yüzünü buruşturup  acıyla, avucunda sıkmaya   başlamıştı.

Kenan'ın, aklına Serdar'ın, anlattıkları gelmişti. Yeğeni'nin bebek ken tutup sıktığı kolye'nin dönüm noktası olan gerçek soy ismini, almasına acı bir şekilde iç geçirmişti.

Gözleri yeğenindey di, onun düşüncelere daldığını hatırladıklarının iç açıcı şeyler olmadığını yüzünde beliren ,ve gözlerinin hafif buğulanmasından görebiliyordu. 

Kerem,  gözlerini kendisine bakan iki adama çevirerek anlatmaya başladı. .

"Bebek ken yurda bırakılan, terkedilip paçavra gibi yurt kapısına bırakılan.
kimsesiz ,annessiz,babasız, büyüyen ,Kolye de yazan ismim, doğduğum tarih den,  hariç başka bir gerçeği  olmayan  ben...

Boynuma, asılan kolye den anlıyorum ki beni, soğuk kış günü, yurdun kapısına bırakıp giden ailem, varlıklı insanlarmış ..Ailem'in varlıklı olduğu konusunda çok düşündüm. Çünkü, kolye'nin fiyatı dudak uçuklatan cinstendi.Sağ olsun yurtta  çalışan Ali amca,benim için kolyeyi sakladığını söyleyerek 18 yaşıma gelince kolye'yi  bana, vermişti .

Kolye'yi merak edip kuyumcu ya gösterdim, Merakla kolye'yi inceleyen kuyumcu  bana, elimdekinin çok değerli olduğunu, kıymetli özel taşlarla süslenip yapıldığını söyledi.Bunu boynuma takan ,annem,babam ,yada
başka biri, bunu bilerek boynuma taktığını  düşünüyorum .Sorun şu ki anlayamadığım, bu kadar varlıklı iseler beni neden ,yurda terketmişlerdi .Buna cevap bulamadım.

Zor  bir çocukluk,
yaşadım.Yetimhane de, büyümek inanın ki hiç kolay değildir. Kimsesiz büyüyen biri, olarak bunu yaşayan ben, yurda her koruyucu aile, geldiğinde bahçeye çıkar beni , görmeleri için kırk takla atardım.Kısmet olmadı, bir çok arkadaşım, bana, veda edip giderken, ben, her seferinde yalnızlığımla, kalıyordum.

Gece, korktuğunuz zaman yanınıza gelip

"Korkma çocuğum, hepsi geçti. Gel, aramıza geç uyu"
diyecek ne bir annem,ne de bir babam ,saçımı okşayarak beni,  sevecek,koruyacak, kollayacak,
sırtımı güvenle  dayayacağım biri, yoktu yanımda .

O kadar çok, yaşayamadığım.. hayellerim, eksik duygularım varki, bunları anlatmaya kelimeler yetmez.. ki anlatayım.

Umutla beni, kollayacak, sevecek,
koruyucu aile , bekledim.
Anne , diyeceğim bir kadın,
Baba ,  diyeceğim bir adam,
sıcak bir yuvam, olsun istedim.

10 yılım, beklemekle geçti. Murat Bey , ta ki bana burs verene kadar.
O an benim, için bir umut ışığının yandığını düşündüm.
Belki burs vermekten ileri gider diye düşünüyordum, fakat Murat Bey, fazla ileri gitmemişti. Menfaat olarak değil de , umut ışığı olarak düşünün bunu lütfen!
Umudum, sadece büyüyeceğim, sıcak bir yuva ,isteğiydi.

Madem bana, burs verdi deyip daha çok kitap okumaya,daha çok bilgi edinme yarışına girdim.
Yurtta büyüyen o çocuk gibi, olmak istemiyordum. Yaramazlığın dan dolayı ceza, alan. Önüne, geleni döven Cengiz, gibi olmayacak insanların benim hakkımda kötü
düşündürmeyecektim.

Kapılar  zaten kapanmıştı benim, için. Yıllar, su gibi akıp geçmişti artık, 18 olmuş, kendi ayaklarımın üstünde durmam gerektiğini biliyordum. 

Kara kara, ne yapacağımı düşünürken Murat Bey'in, bildirdiği teklifle mutlu oldum. Murat Bey'in, Avukat'ı, yanıma gelerek bana;

"Murat Bey, kalmanız için size ev ayarladı. Orda oturmanızı istiyor sizden. Hiç bir talepte de bulunmadı. Tek şartı : İyi bir meslek, edinip istediğini başarır sanız ,borcunuzun bu şekilde ödenmiş olacağını, eğer bu yükün altında kalmak istemiyorsa,  part time olarak yanında, yani şirketinde de çalışabileceğinizi  söyledi"

Aşk ve Gurur (Amzeni) Tamamlanmış HikayeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin