Kaybolan yıllar!

699 30 18
                                    

****
"Şimdi gözlerimi açacağım...
İçimde bir ağırlık var sanki,

karnımın içi havayla dolmuş içine taş oturmuş gibi hissediyorum kendimi...Midem de bulanıyor.
Bu koku, nerden geliyor acaba.
Resmen yanmış yağ, kokusu sardı burnumu ...ögg, ögggg

Çok yakında bunlarda bitecek kendimi daha iyi hissedeceğim.

Dün, nikahı erken bir tarihe almak istediğimizi söylemiştik ailelerimize. Kısa bir bayılma yaşamıştım, ama sonra kendime geldim. Sevdiklerimin endişeli bakışları arasında gözümü açmıştım..

Tansiyonum düşmüş...
Ertesi günü hastahaneye psikoloğa gittim Kerem ile. Ona,

"Bundan kimsenin haberi olmasın"diyerek söz almıştım.

Oda, "Bence bu önemli bir konu söylemelisin "demiş, fakat bana söz verdiği için bir daha lafını etmemişti.

"Doktora bayılmalarımı , Unutkanlıkramı büyük bir beyin ameliyatı geçirdiğimi herşeyi tek tek anlattım."

Doktor bana;

"Sinir sıkışması yaşadığımı, kaybetme korkusu içinde olduğum ve herşeyin üstüste gelmesi ile küçük bir krize girdiğimi bunları sakinleştirici haplarla atlatabileceğimi,tekrarlanırsa korkmam gerektiğini" söyleyince

"ilaçlarımı ihmal etmemem gerektiğini anlamıştım....Gelecek korkusu sarıyordu içimi.
Sahip olduğum şeyleri kaybetme korkusu girmişti içime. Bu sesleri duymama sebep buymuş."


☆☆☆☆

Kaybetme korkusu
Tekrarlanınca....

Dün, yatmadan önce almıştım hapı.
Annem, görmesin diye saklamıştım kitaplarımın arasına.

Umuyorum tekrarlanmaz böyle bir şey, bir daha...

Bugün Mikael ile, nikah işlemlerini halletmek ve buluşmak için sözleşmiştik...

"Kahretsin üstümdeki bu ağırlık haptan dolayı mı acaba? Yataktan kalkmayı canım hiç istemiyor...

Amcamlar aynı gün gece uçağa atlayıp, Almanya ya uçtular...
Nikâhımız da, onlarda ailesi ile birlikte Türkiye 'de olacaklar....

Leyla hanım ve Kemal bey, daha bir ilgili idiler Mikael'e karşı.

Sanki birbirlerini uzun zamandan beri görmüyorlarmış da, yeni kavuşmuş gibi hareket etmişlerdi...

Mikael'e, bakınca onunda bu durumdan rahatsızlık bir tarafa , bir zat mest olduğuna şahit olmuştum...

Fatma ve Mehmet de, kısa bir süre içinde sözleneceklerini , en kısa zamanda da evleneceklerini tekrarlamışlardı. "Çifte düğün yapalım mı" diye de konuşmuştuk hatta. gecemiz, sabaha kadar sürmüştü....

Kerem, bir ara izin isteyerek eve gitmek istediğini söyleyince, annemin bana bakıp kafa salladığını görünce şaşırmıştım..

İki parmağını birbirine sürtüp, bizimle kalması için bana işaret yapınca hemen

"Olmaz kardeşim! Bu gece hep birlikte sabaha kadar eğleneceğiz,evde oturup ne yapacaksın. Gel kafan dağılır hem"

diyerek ona sarılıp sırnaşınca, tebessüm ederek"Tamam canım, bugün sabaha kadar sizinleyim"

diyerek öpmüştü beni...

Kemal ve Leyla hanım, Annemi ve dadımı da alarak eve gitmişlerdiiii.

Mikael,bir ara bana dönüp"inamıyorum hala Sevgim, biz şimdi nikah gününü öne aldık ve en kısa zamanda da evleneceğiz öyle mi?"...

Mikael'in, bu lafina ben endişe ıle gülerken, diğerleri kopmuştu...

Aşk ve Gurur (Amzeni) Tamamlanmış HikayeWhere stories live. Discover now